Türkiye ekonomisinin kronik meselelerinden birisi de genç işsizlik. Son yıllarda dikkat çekici düzeye gelen nitelik ve beceri uyuşmazlığı genç işsizliği ekonomik ve sosyal politikaların odağında bir mesele haline getiriyor. Pek çok stratejik ve sürdürülebilir kalkınma hedefine giren konu yeni Orta Vadeli Program (OVP) ile bir kez daha kendisini gösteriyor. Temmuz 2024 itibariyle %16,6 olan genç işsizlik oranı gelişmişlik düzeyi bir yana aynı meridyende olduğumuz ülkeler arasında dahi yüksekliği
Türkiye ekonomisinin kronik meselelerinden birisi de genç işsizlik. Son yıllarda dikkat çekici düzeye gelen nitelik ve beceri uyuşmazlığı genç işsizliği ekonomik ve sosyal politikaların odağında bir mesele haline getiriyor. Pek çok stratejik ve sürdürülebilir kalkınma hedefine giren konu yeni Orta Vadeli Program (OVP) ile bir kez daha kendisini gösteriyor. Temmuz 2024 itibariyle %16,6 olan genç işsizlik oranı gelişmişlik düzeyi bir yana aynı meridyende olduğumuz ülkeler arasında dahi yüksekliği ile dikkat çekiyor, kapsamlı bir stratejiye ihtiyaç duyuyor. Başarılı olabilirse belki aynı şeyleri tekrar ediyor ama Orta Vadeli Program (OVP) bu sorunun üstesinden gelmek için bir yol haritası çiziyor. Bu sayede “Fidanlar ağaca, ağaçlar ormana dönüşecek” mottosu, bir çocuk şarkısının ötesinde gençlerin istihdamını da yeşertmeyi hedefleyen OVP’ye ev sahipliği yapıyor.
Hepimiz gençlerin işgücü piyasasına entegrasyonu için gerekli becerilerin kazandırılması gerektiğini önemsiyoruz. Mesleki eğitim programlarının yaygınlaştırılarak ve piyasasının ihtiyacına göre güncellenmesinin bilincini taşıyoruz. Teorik bilginin gençler için yeterli olmadığını, pratikte işe yarar beceriler ile donatılması gerektiğini yaşayarak tecrübe ediyoruz.
20 yaşında bir üniversite öğrencisinin mezuniyetine iki yıl kala yapma fırsatı bulduğu stajda teori ile pratiği buluşturamamanın çaresizliğine, okuduğu bölüm için “Ben buraya neden çıktım? Niçin çıktım?” paradoksunun bıraktığı karamsarlığa çözüm bulmamız gerektiğinin altını defalarca çiziyoruz.
Bu noktada, OVP’nin yeniden işlevsellik kazandırmaya çalıştığı mesleki eğitim ve staj programlarının sorunların çözümü noktasında öncekilerden farkının ne olacağını merak ediyoruz.
Kadınlar ve gençlerin ekonomik faaliyete katılımlarını teşvik etmek için geliştirilmesi planlanan esnek çalışma modelleri, cinsiyet eşitliğine dayalı imkanlar ve gençlere yönelik teşvikler kulağa hoş gelen uygulamalar olarak dikkat çekiyor. Uzaktan çalışma, yarı zamanlı iş imkanları gibi modellerle, özellikle gençlerin iş dünyasına daha kolay entegrasyonu planlanıyor. Haftada üç gün evden çalışma dijitalleşen gençler için bir cazibe odağını temsil ediyor. Ancak “Ofiste smoothie makinesi, barista var mı?” gibi sorunsal içerisinde olan belirli de olsa kesimin verimliliği için alternatifimiz var mı?
Bir dizi repliğinde olduğu gibi “Sizi neden işe alalım”
sorusuna
“Aç mı gezeyim”, “Peki yaratıcı mısınızdır?
sorusuna
“Estağfurullah”, “İş konusunda sizi en çok ne motive eder?”
sorusuna
“çay” yanıtını veren bir kitleyi hangi esnek çalışma ya da fiili çalışma modeli ile motive etmeyi planlıyoruz.
İğneyi gençlere batırdık çuvaldızı da işgücü piyasasına batıralım. Yeni mezun olmuş gençlerden iş pratiği ve deneyimi bekleyen, kadınların önüne evlilik ve çocuk sınırları koyan piyasa anlayışının çözümü için yazılı olarak değil pratik olarak neyi vaat ediyoruz.
Bir mutfak eşyası olsan, ne olurdun? ile soyut becerilerini test ettiğimiz gençlere somut asgari ücret ya da işin niteliğinin altında bir ücret teklifi ne kadar ikna edici bir sürecin adımı olabilir. 'Bir süper gücün olsaydı, ne seçerdin ve neden?' sorusu ile adayın problem çözme ve stratejik düşünme yeteneğini sorguladığımız gençlere standartın altında bir çalışma şartı sunmak hangi problemin çözümü ve stratejik adımın öncüsü olabilir.
FİDANLARI TEKNOLOJİYLE BESLEMEK
İşgücü piyasasını gençler için “American Ninja Warrior” parkuruna dönüşmeden düzenlemek OVP’nin genç işsizlikle mücadelede belirlediği misyon için önem taşıyor. Bu süreçte teknolojik ve yenilikçilik kapasitesinin artırılması, gençler için teknoloji odaklı iş sahalarının erişilebilir olması elbette gençler açısından kritik yer tutuyor. Başta tarım ve hayvancılık olmak üzere nesiller arası aktarımın koptuğu üretim sahalarına yönelik etkin hibe, teşvik ve destek programları pek çok mesleğin paslanmaya yüz tutmasına da engel olma potansiyeli taşıyor.
Genç girişimcileri desteklemek, hibe programlarını devreye sokmak, taşın altına gövdesini sokmak isteyen genç girişimcileri cesaretlendirmek, “Benim de bir startup’ım olsun” diyen gençlerin hayallerine bir adım daha yaklaşmalarını sağlamak fidanların meyve vermesi için ihtiyaç duyulan ön koşullar olarak öne çıkıyor.
Dijital pazarlama alanında kendini geliştirmek isteyene de, kendi mobil oyun şirketini kurmak isteyene de, yenilikçi bir çevre projesi hayata geçirmek isteyene de “elveda” değil “merhaba” deme refleksi gençleri sadece ekonomiye katılmaya değil ekonominin dinamosu olmaya davet ediyor.
Başarı tanımı; kariyer, mutluluk ve maddiyat üçgeninden oluşan gençleri anlamak onların hayatlarına dokunan, onlara umut ve fırsat sunan hedefleri ortaya koymak rakamdan öte bir anlam ifade ediyor. Türkiye Gençlik STK’ları Platformu
“Genç Türkiye Forumu Çalıştay Serisi – 1”
raporunda sunulan bazı öneriler aslında sürekli çözmeye çalıştığımız sorunun kronik yanlarına ışık tutuyor. Enflasyonla mücadelede etkin denetim eksikliği, teşvik ve desteklerin etkin olmadığı algısı, EYT sürecinin arzu edilen yeni istihdamın önünü açmamış olması, fırsat eşitliği konusunda mekanizmaların hantallığına dair yaygın kanaat her yeni stratejik hedefe olan inancın azalmasının önünü açıyor. Adı ister Orta Vadeli Program olsun ister başka bir şey, eğitim, girişimcilik, esnek çalışma modelleri ve dijitalleşme gibi adımlarla bu fidanların büyümesi için gereken şartların hayata geçirilmesi her geçen gün önem kazanıyor.
Bizde yol aynı olsa da, her yolcunun varacağı yer başkadır.
#Ekonomi
#Türkiye
#işsizlik