Sevginin adını koymak Hüda"ya layık olmak

00:0021/04/2012, Cumartesi
G: 5/09/2019, Perşembe
Osman Tanburacı - Cumartesi

Gözünü dünyaya açtığında ilk görmediğin şey kendinsin…Belki ilk gördüğün şey de kendinsin.Sen sendeki güzelliksin önce…Hüda''dan gelen.Meğer ki kendini tanıya…Önce ana koynunda sonra baba evinde geçiyor ilk yılların. Ne öğrenirsen orada öğreniyorsun. Sonrasında 4+4+4''lerle büyüyorsun. Çevrendekiler senin can dostların bazen de tuzakların oluyor. Bir süre sonra yalnız yürümeye başlıyorsun…Seni koruyan sadece Yaradan.Amellerine göre.İşte o dönemin, seni sana anlatan dönem.Farkındalık.Sonrasında hayatı

Gözünü dünyaya açtığında ilk görmediğin şey kendinsin…

Belki ilk gördüğün şey de kendinsin.

Sen sendeki güzelliksin önce…

Hüda''dan gelen.

Meğer ki kendini tanıya…

Önce ana koynunda sonra baba evinde geçiyor ilk yılların. Ne öğrenirsen orada öğreniyorsun. Sonrasında 4+4+4''lerle büyüyorsun. Çevrendekiler senin can dostların bazen de tuzakların oluyor. Bir süre sonra yalnız yürümeye başlıyorsun…

Seni koruyan sadece Yaradan.

Amellerine göre.

İşte o dönemin, seni sana anlatan dönem.

Farkındalık.

Sonrasında hayatı paylaşmak için adımlar atıyorsun farkında olmadan. Hayat seni öylesine taşıyor ki yollarında... Henüz çıkmaz sokaklardasın yolunu arıyorsun sora sora… Ana yollar seni korkutuyor. Otobanın da olduğunu fark ettiğinde tedbirli olman gerektiğini de anlıyorsun.

Belli ki yollar seni umuda taşıyacak.

Açtığın her kapıdan umut bekliyorsun, çünkü hayata olan inancın insanlara olan güvenin, Yaradan''a olan aşkın seni sen yapıyor… Güçlü adımlarla ilerliyorsun çünkü yüreğinde sevgi var. Adımların seni götürse de sen aslında gönlünün yolundasın.

Farkında olmadan.

Gizli bir inançla

Tertemiz bir kalple…

Arzuların seni sarıp sarmalıyor. Gönlündeki sevgi aslında senin kimsenin bilmediği aslın. Aslına sadık kalaraktan ve de sendeki seni düstur olarak tutaraktan başlıyorsun hayatın çetrefil yollarında güneşle ay arasında seyirtmeye…

Meğer ki ayağın taşa takılmaya…

Meğer ki mehtapla tanyerini karıştırmaya…

Biliyor musun hayatta iyiyle kötü yan yana.

Bir tek güzellik sendeki güzellik. İçindeki….

Saf ve korunası.

Derken elin ekmek tuttuğunda bir değer daha düşüyor yanı başına.

Arayıştasın ya hala…

Sendeki sen

Sendeki onu buluyor.

Bir kızıl koncaya benzer dudağın

Açılan tek gülüsün sen bu bağın.

Kurulur kalplere sevda otağın

Kim bilir hangi gönüldür durağın.

O gönül sensin işte…

Farkındasın.

Sen hayatı kovaladıkça hayat da seni kovalıyor aslında. Kızıl konca dudaklar, tek gül oluş, kalplere sevda, ve son durak…

Doğumla hayata son nokta arasında gidiş gelişler…

Uzayan mesafeye tecrübe diyorlar her bizden öncekiler…

Kabulü zor bir nasihat gibi gelse de; yaşadıklarınız size hayatın akla karasını da gösteriyor gizliden.

Anlayabiliyorsan…

Gönlünüzdeki sevgiyle, sizi kıskananlar arasında kalışınızdan asla korkmayınız.

Sizi taşlayanlar da olacaktır mutlaka. Onlar çekemeyenlerdir. Sizi kıskananlardır, haset duygularına yenilenlerdir.

Unutmayın;

Sevginin gücü kıskançlığın acısını bastırır.

Siz yüreğinizdeki saf sevginin yolunda giderseniz, sizin yolunuza taş koymak isteyen gafiller saf saf dizileceklerdir ruz-u mahşerde ilahi adaletin önünde.

Hayatta iki şeyin kıymetini bilin;

Sevgi ve sabır.

Şunu diyebiliyor musunuz;

Ömrüm seni sevmekle nihayet bulacaktır,

Yalnız senin aşkınla ruhum solacaktır.

Hayat hiç bitmeyecekmiş gibi gelen bir şarkıdır aslında,

Dilinizdeki terennümdür sizi mutluluk yollarında gezdiren.