Yeni Şafak

Siyaset ile silah arasında BDP listesi ve YSK kararı

21:0021/04/2011, Perşembe
G: 4/09/2019, Çarşamba
Murat Aksoy

BDP listesi göreli olarak açılım sağlasa da Türkiyelileşme değildir. Kürt siyasetinin Türkiyelileşmesi seçim sürecinde ve yeni dönemde siyasete sahip çıkmak ve siyaset üretmekle olacaktır.CHP ve AK Parti''nin aday listelerini değerlendirmesinden sonra sıra BDP listesine gelmişti ki, araya YSK darbesi girdi. YSK darbesi bize siyasetin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Bu darbe belki de YSK''nın yeniden yapılanmasının başlangıcı olabilir. Sonuçta YSK, gelen tepkiler üzerine bir tür geri

BDP listesi göreli olarak açılım sağlasa da Türkiyelileşme değildir. Kürt siyasetinin Türkiyelileşmesi seçim sürecinde ve yeni dönemde siyasete sahip çıkmak ve siyaset üretmekle olacaktır.

CHP ve AK Parti''nin aday listelerini değerlendirmesinden sonra sıra BDP listesine gelmişti ki, araya YSK darbesi girdi. YSK darbesi bize siyasetin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Bu darbe belki de YSK''nın yeniden yapılanmasının başlangıcı olabilir. Sonuçta YSK, gelen tepkiler üzerine bir tür geri adım atarak hiçbir şey olmamış gibi yola devam etmemizi istiyor.

Bu olay bize iki şey söylüyor:

  • Başta anayasa olmak üzere tüm yasal mevzuat baştan sona ve bir an önce değişmeli,
  • Makro düzeyde Kürt sorunu dediğimiz meseleye artık mikro düzeyde de bakmanın zorunluluğu.
  • Bağımsız adaylar konusuna girmeden yukarıdaki ikinci noktaya kısaca değinmek istiyorum. Çünkü bu konu gerçekten üzerinde durulmayı hak ediyor. YSK kararı sonrasında ortaya çıkan olumsuz manzaralar aslında makro düzeyde Kürt sorunu olarak bildiğimiz meselenin mikro düzeyde başka başka sorunlara dönüştüğünü gösteriyor. YSK''nın geri adım kararı, bu tepkileri dindirmiş olabilir; ancak bunun uzun süreli olduğunu sanmak aldatıcı olabilir.

    PİSKOLOJİK KOPUŞ GERÇEĞİ

    YSK''nın almış olduğu kararın ardından Hakkari''de, Şırnak''ta, Bismil''de, İstanbul''da yaşananlar, Kürt sorununun çözümünün sanıldığı kadar kolay olmadığını göstermiş olmalıdır. Çünkü bugün ''sorun'' artık sadece Kürt sorunu (etnik, kültürel, sosyal, ekonomik hakların genişletilmesi, iyileştirilmesi) ve terör sorunu (PKK''nın silah bırakması, hapishanelerdekilerin serbest kalması vs.) değildir. Bugün artık Kürt sorununa bu iki boyut dışında üçüncü bir boyut daha eklenmiştir. Bunun çözülmesi ilk iki sorunun çözülmesinden daha çetrefilli görünmektedir.

    Kürt sorununun bu yeni boyutu, başta büyük şehirlerde olmak üzere bölge illerinde karşımıza çıkan ''sosyal entegrasyon'' sorunudur. Büyük şehirlerin varoşlarında (kendi oturduğum mahalleden açık biçimde gördüğüm) yaşayan Türkler ile Kürtler arasındaki sorunlar gündelik ilişkilerin artık psikolojik kopuş noktasına geldiğini göstermesi açısından acıdır. Batı''da farklı nedenlerle ortaya çıkan kimi olayların kısa sürede etnik bir nitelik kazanması bu durumun sonucudur. Bu acı; ama gerçektir. Türkiye artık bu gerçeğin farkına varmalıdır.

    KAYIP KUŞAĞIN FARKINDA MIYIZ?

    Bunun yanında Batı''da va bölgenin büyük şehir merkezlerinde göç, zor yaşam koşulları, işsizlik bugün karşımıza sosyal entegrasyona bağlı ''kayıp bir kuşak'' çıkardığı da başka bir gerçektir. Bugün yaşları 15-25 arasında olan kuşak için Kürt sorunu başka başka anlamlar ifade etmektedir. Bu kuşağı sorunun çözümsüzlüğü kötü bir senaryo karşısında kontrol etmek kolay değildir. YSK kararı sonrasında yaşananlar bunun bir örneğidir. Hükümetin başlatmış olduğu Demokratik Açılımın başarılı olması belki ''Kürt'' ve ''terör'' sorununu çözebilir; ama bu sorunların bir sonucu olan ''sosyal entegrasyonu'' kısa vadede çözmesi mümkün değildir. Çünkü bu artık sosyolojik değişime bağlı bir kuşak sorunudur.

    BDP listesine bu gözle baktığımda ne yazık ki, çok fazla umutlu olamıyorum.

    BDP, Türkiye''nin çeşitli illerinde 61 (YSK kararına bağlı) aday gösterdi. Kamuoyundaki genel algı, adayların güçlü olduğudur. Özellikle bölgede AK Parti listelerinin açıklanmasından sonra BDP''nin Meclis''e hedeflediğinden birkaç vekil daha fazla sokabileceği konuşulmaya başlandı. Ancak sayı kadar önemli olan da siyasal niteliktir. Siyaset üreten değil, üretilen siyasetleri savunanlardan oluşan bir siyasi grubun sayısının üç eksik beş fazla olmasının önemi yoktur.

    SÖZÜN İKTİDAR ZAMANI GELDİ

    BDP grubuna bakıldığında ilk göze çarpan, listelerinde dar da olsa bir açılım yaptığıdır. Bu açılımın bir ucu bölgede muhafazakâr kimlikleri ile bilinen isimlere, diğer ucu ise Türk solundan -özgürlükçü sol değil, Ortadoks sol- isimlere değiyor. Bu açılım BDP''nin bölgede İslami duyarlılıkla ve kendisine eleştirel bakanlarla, Batı''da ise solla barışması olarak okunuyor ve böyle sunuluyor. Keşke gerçek barışma bu kadar kolay olabilse. Barışmak sayısal ortaklık üzerinden değil, fikirsel ve zihinsel ortaklık üzerinden olur. Sayılar üzerinden kurulan ortaklık pragmatik ortaklıklardır ve gelecekleri ne yazık ki uzun olmaz. Bu açıdan BDP''nin aday listesi ile Türkiyelileştiği iddiası fazlasıyla romantik bir yaklaşımdır. Bu, özellikle Batı''dan entelektüel kesimlerde Kürt sorununa, Kürtlere romantik bir ilgi ile bakanların temennisinden başka bir şey değildir.

    Yeni dönemde Türkiye''nin en önemli ihtiyacı siyasettir. Yani toplumsal olanın kamusal alanda savunulması ve sözün iktidarını kurma sürecidir. Bu açıdan yeni dönemde, başta yeni anayasa süreci aynı zamanda Kürt sorununun yasal çerçevesini çizme anlamını taşımaktadır. Yeni anayasanın dibacesinden vatandaşlık tanımına, eğitim hakkından ana dilin kullanılmasına kadar pek çok sorunu tartışmak ve toplumsal uzlaşmayı sağlama sürecidir.

    Siyasetin önemi konusunda Kürt siyasilerin ve bağımsız adayların, YSK kararı sonrasında sergilediği tavır açıkçası parlak görünmedi. Kararı, AK Parti karşıtlığı üzerinden açıklanmaya çalışılan komplo teorileri, hamaset ve belagat yüklü cümleler siyaseten anlamı olmayan söyleyeni popüler kılmaktan öte anlam taşımaz.

    Bu açıdan yeni dönemde BDP''nin temel sorunu, siyasi özerklik yani siyaset üretme sorunudur. Bu açıdan yeni dönemde BDP''nin başarısı, Kandil''i dönüştürme, onları etkileme gücüne bağlı olacaktır.

    Elbette bunu söylerken, devletin yıllarca Kürtlere, Kürt partilerine, Kürt siyasilerine, Kürt aydınlarına türlü türlü haksızlık ve hukuksuzluk yaptığı gerçeğini inkar edemeyiz. Bunu artık herkes kabul ediyor. Üstelik bundan sonra da böyle düşünenler olacaktır. Ama bu, Kürt siyasetini demokrat olmaktan uzaklaştırmamalıdır. Çünkü artık sorunun çözülmesi silahtan değil, siyasetten geçiyor. Silah, siyasetin üzerinde demoklesin kılıcı gibi sallandıkça çözüm gerçekleşmez.

    BDP''NİN SORUNU SİYASETSİZLİK

    Kürt siyasetinin bir başka açmazı da AK Parti barışamamasıdır. Her türlü olumsuzluğun arkasında AK Parti''yi arama hastalıklarından vazgeçmeleri gerekiyor. Elbette bunda AK Parti''nin de payı vardır. AK Parti''de özellikle açılım sürecinda daha cesur davranabilirdi. 2005 yılından itibaren başta Kürt sorununda elimizi kolumuzu bağlayan yasal düzenlemeleri gözden geçirebilir ve gerekli değişikleri yapabilirdi. Yapmadı. AK Parti bu süreçte BDP''nin siyaseten elini güçlendiren adımlar atmaması başka bir eleştiri konusudur. Tekil olarak değerlendirdiğimizde YSK kararından sonra BDP''yi siyaseten eleştirsek de, vicdanen söyleyecek sözümüz çok azdır.

    Sonuç olarak BDP listesi göreli olarak açılım sağlasa da esas açılım, seçim sürecinde ve yeni dönemde siyasete sahip çıkmakla olacaktır. Bu açıdan listeleri büyük ölçüde İmralı onayı olsa da; listenin Kandil (ve Avrupa''nın) etkisinde kalması en kötü senaryo olur. Çünkü son günlerdeki gelişmeler BDP''nin açık biçimde Kandil etkisinde kaldığı açıktır. Temennimiz BDP''nin bundan sonraki süreçte siyasete sahip çıkmasıdır. Yapmazsa, kaybeden siyaset olur, Kürtler olur, Türkler olur, Türkiye olur...

    Yorumlar

    Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.

    Henüz yorum bulunmuyor

    İlk yorumu siz yapın.

    Kapat

    Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.

    Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.