Biz onu izlerken henüz renkli televizyon bile yoktu

04:0023/09/2015, Çarşamba
G: 13/09/2019, Cuma
Münir Üstün

Psikologlar geçmişe özlemin vücudun ve özellikle beynin kendini muhafaza yöntemlerinden birisi olduğunu söylerler. Araştırmalara göre beynimiz, geçmişe dair, o zamanlarda çok zorlandığımız, kendimizi kötü hissettiğimiz anları dahi, kötü kısımlarını ayıklayarak güzel yönleriyle hatırlamamızı sağlar böylece de sağlığını kontrol altında tutarmış...Neden mi bu bilgiyi paylaştım? Şöyle çocukluk ve gençlik dönemlerimize bakıyorum da sanki futbol da futbolcu da taraftarlık da çok daha güzeldi hissine kapılıyorum

Psikologlar geçmişe özlemin vücudun ve özellikle beynin kendini muhafaza yöntemlerinden birisi olduğunu söylerler. Araştırmalara göre beynimiz, geçmişe dair, o zamanlarda çok zorlandığımız, kendimizi kötü hissettiğimiz anları dahi, kötü kısımlarını ayıklayarak güzel yönleriyle hatırlamamızı sağlar böylece de sağlığını kontrol altında tutarmış...

Neden mi bu bilgiyi paylaştım? Şöyle çocukluk ve gençlik dönemlerimize bakıyorum da sanki futbol da futbolcu da taraftarlık da çok daha güzeldi hissine kapılıyorum sık sık... İşte o güzel anılarımın güzel adamlarından birisinden bahsedeceğim bugün : Rainer Bonhof !

Rainer Bonhof, çocukluğumun Alman starlarından. Biz onu izlerken henüz renkli televizyon bile yoktu. Bonhof, serbest vuruş için topun başına geldiğinde rakip kaleciler kadar onu izleyenler de nefeslerini tutarlardı. Toplara o kadar sert ve düzgün vururdu ki hayran olmamak elde değildi. Hami geldi aklınıza değil mi? Zaten Bonhof'u hatırlayanlar Hami'yi ona benzetirler Bonhof Hami diyenler bile olurdu ilk yıllarında. Tıpkı Şifo Mehmet gibi...

Biraz kariyerinden bahsedelim...

Futbola Sus Emmerich takımında 1963 yılında başladı ve 1970 yılına kadar aynı takımda mücadele etti. 1970 yılında yıldızının sonuna kadar parlayacağı Borussia Mönchengladbach takımına transfer oldu. 1978 yılına kadar 9 sezon boyunca bu takımda oynadı. Herkes onu bu takımda tanıdı. 231 karşılaşmada mücadele etti, rakip filelere 42 gol atmayı başardı. Hayatı boyunca Borussia Mönchengladbach takımının bir parçası olacaktı. Her nerede olursa olsun hangi takımda forma giyerse giysin herkes onu Borussia Mönchengladbach'lı Bonhof olarak hatırlayacak ve takdir edecekti.

1970'li yılların en çok korkulan orta saha oyuncularından biri oldu... Hatta İngiliz kaleci Ray Clemence kariyerinde en çok korktuğu futbolcunun Rainer Bonhof olduğunu itiraf edecekti. Serbest vuruşlardaki becerisi inanılmazdı. Sadece Clemence'in değil tüm kalecilerin korkulu rüyası olmuştu.

1978-1980 yılları arasında Almanya'dan ayrılarak İspanya'nın Valencia takımında oynamaya başladı. 2 yılda toplam 60 karşılaşmada yer aldı ve 10 gol atmasını bildi. İspanyada da çok sevildi. İspanya'dan sonra kariyerine Almanya'da kendi ülkesinin Köln takımında 1980-1983 yıllarında 3 sezon boyunca devam etti. 74 maçta oynadı, 14 gol attı. 1983 yılında Hertha Berlin takımına transfer olsa da topu topu 6 karşılaşmada forma giydi. Bileğinden sakatlanmış ve futbol hayatı sona ermişti.

Kariyeri oldukça parlak geçen Bonhof, tüm zamanların en ünlü Alman futbolcuları arasında yerini aldı. Almanya Milli Takımı için 53 karşılaşmaya çıkan Rainer Bonhof 9 kez ağları havalandırdı. İsmi bir zamanların en önemli futbol ekolünün temsilcileri olan efsane isimleriyle anıldı. 1974 yılında Dünya Kupasını kazanan Alman Milli Takımında görev yapan ünlü futbolcu, milli takım kariyeri boyunca, yanında ve karşısında dünyanın en iyi futbolcuları ile birlikteydi. Sepp Maier, Vogts, Beckenbauer, Breitner, Honess, Gerd Müller, Neeskens ve Cruyff o isimlerden bazılarıydı.

Final maçında Hollanda'yı yendiler ve kupanın sahibi oldular. Aynı başarıyı 1980 Avrupa Şampiyonu olan Alman Milli Takımında da gösterecekti Bonhof.

Tam Hollanda sınırında doğması sebebiyle sık sık aslında Hollandalı olduğu dedikoduları hiç bitmeyen Bonhof, ne tesadüftür ki, hayatının en önemli maçlarında hep Hollanda'yı hayal kırıklığına uğratan isimlerin başında gelmişti...

Bir adam düşünün ki, kaleden başka hemen her mevkide oynamış, ne görev verilmişse, hangi pozisyonda oynatılmışsa sanki orası için yaratılmış gibi bir profesyonellik ve ciddiyetle işini yapmış olsun... İşte böyle bir adamdı Bonhof... Futbolun bu kadar da göz önünde olmadığı yıllarda değil de 90 larda oynasaydı belki Lothar Mattheus değil onun adına besteler yapılırdı Almanya'nın statlarında...

Futboldan kopamadı pek çok meslektaşı gibi Bonhof da... Futbolculuğunun ardından Alman Milli Takımlarında görev yapmaya devam etti. Sonra ki 2 yıl boyunca Borussia Mönchengladbach takımını çalıştırdı. 1 yıl Kuveyt Milli Takımı, 3 yıl boyunca da İskoçya U-21 takımında Teknik Direktör olarak görev yaptı.

Halen, anıldığı, ünlü olduğu, frikik golleriyle efsane olduğu Borussia Mönchengladbach takımının Başkan yardımcılığını yapıyor…

Biz mi? Zaman zaman bu köşede yer verdiğimiz efsanelerin bazılarını çok, bazılarını bir kez izlediğimiz ve hatta bazılarını da ancak hayal meyal hatırlayabiliyor oluşumuzla avutuyoruz kendimizi...

Çünkü araştırmalar ne derse desin, O zamanlar futbol, gerçekten bir başkaydı...
#Rainer Bonhof
#Sus Emmerich
#Bonhof
#Lothar Mattheus