“Erken seçim var mı”diye soranlara,“2018’deki şartların tam tersi var şu an”diye söze girerek cevap veriyorum.Ne demek istiyorum, açayım.Ak Parti çevrelerinde üç yıl önce bu zamanlar, yani 2018’in ilk aylarında, erken seçim senaryoları üzerine konuşulurken en geçerli tez, seçimlerin zamanında yapılması halinde şartların daha zorlayıcı olacağı şeklindeki tezdi.İktidarı sandık dışı yöntemlerle devirmek için devreye sokulan darbe girişimlerinin çeşitli versiyonları bir şekilde boşa çıkarılınca, herkesin
“Erken seçim var mı”
diye soranlara,
“2018’deki şartların tam tersi var şu an”
diye söze girerek cevap veriyorum.
Ne demek istiyorum, açayım.
Ak Parti çevrelerinde üç yıl önce bu zamanlar, yani 2018’in ilk aylarında, erken seçim senaryoları üzerine konuşulurken en geçerli tez, seçimlerin zamanında yapılması halinde şartların daha zorlayıcı olacağı şeklindeki tezdi.
İktidarı sandık dışı yöntemlerle devirmek için devreye sokulan darbe girişimlerinin çeşitli versiyonları bir şekilde boşa çıkarılınca, herkesin aklına acaba bundan sonraki
‘bel altı vuruşlar’
3 Kasım 2019’a endeksli şekilde mi hazırlanıyor sorusu düşmüştü.
Ekonomi çevrelerinde de 2019’un daha zor geçeceği yönünde kanaat oluşmuştu.
Nitekim bu görüşler etrafındaki ortaklaşma artınca, Nisan 2018’de erken seçim kararı alınmış oldu.
2021’in ilk aylarındaki duruma baktığımızda ise, bütün dünya gibi Türkiye’de de pandemi şartlarının da etkisiyle sıkıntıların çoğaldığı bir dönemin içinden geçiyoruz.
Toplumda zaten bir erken seçim talebi yok.
Daha önce aktarmıştım. Anketlere göre halkın yüzde 70’den fazlası, erken seçim yerine, mevcut sorunların çözümüne odaklanılması yönünde bir irade beyanında bulunuyor.
Ekonomide pozisyon sahibi çevrelerden aldığım nabzı da buraya ekleyeyim:
2021’in kontrollü şekilde geçirileceği, 2022’den itibaren büyüme hedeflerinin hız kazanacağı yönünde bir karar verilmiş gibi görünüyor.
Yani bugünkü şartlarda, seçimlerin 2023’te, başka bir deyişle zamanında yapılmaması için ikna edici bir gerekçe yok gibi görünüyor.
Başlığa taşıdığımız ifadelerden mülhemle,
‘erken seçim hamleleri’
yerine,
‘2023 hamleleri’
dememizin nedeni de bu.
“OSMAN NURİ KABAKTEPE 80 SONRASI MİLLİ GÖRÜŞ HAREKETİNİN GENÇLİK ORGANİZASYONUNU YAPAN 6-7 KİŞİDEN BİRİSİ”
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2021’e cumhur ittifakının çatısını genişletmek için yeni hamleler yaparak başladı.
Siyaset kulislerinde, Saadet Partisi’nin asıl
‘bir numarası’
olan, Genel Başkan Temel Karamollaoğlu’nun Ak Parti’ye karşı
‘bütünüyle kapalı’
tutumunu esnetme eğilimi gösteren Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk’e yaptığı ziyaretle ilgili tartışmalar da bitmiş değil henüz.
Şimdi de, Erdoğan’ın İstanbul İl Başkanlığı için Milli Görüş geleneğinden gelen bir isme yönelmesi, merakları celbeden bir gelişme olarak karşımıza çıktı.
Ak Parti’nin yeni İstanbul İl Başkanı olarak ismi gündeme gelince, Osman Nuri Kabaktepe ile ilgili bir takım araştırmalar yaptım.
Eski arkadaşlarını bulup konuştum.
Şu an Ak Parti camiasında saygın bir yeri olan, isminin kullanılmaması şartıyla konuşan bir isim, Kabaktepe’yi
“1980 sonrasındaki Milli Görüş hareketinin gençlik organizasyonunu yapan 6-7 kişiden biri”
olarak anlattı.
“O 6-7 kişi içinde en genç olan isimdi”
diyerek.
80’lerden beri Kapaktepe’nin en yakın arkadaşları arasında olduğunu söyleyen ilgili isim, kendisiyle ilgili konuşurken şu bilgileri de verdi:
-Uzun yıllar öğrenci örgütlenmelerinde ortaöğrenim başkanlığı yaptı.
Fazilet Partisi’nde, Refah Partisi’nde Gençlik Kolları’nda görevler yürüttü.
-Gençlik örgütlenmelerinde en önemli rol üstlenen arkadaşlarımızdan bir tanesi oldu. Siyasetten sonra vakıflara yoğunlaştı. TÜGVA’da Yüksek İstişare Kurulu üyeliği yaptı. Maarif Vakfı kurulunca, mütevelli heyet başkan yardımcısı oldu.
-Düşünce anlamında bir düşünce adamıdır. Entelektüel anlamda iyi bir münevverdir, eylem adamlığında iyi bir aktivist.
Ak Parti’nin İstanbul İl Yönetiminde, Genel Merkez Teşkilat Başkanlığı’nda uzun yıllar görevler yapan, çekirdekten yetişme bir siyasetçi olan İstanbul Milletvekili Mustafa Ataş da, Kabaktepe ile ilgili benzer cümleler kullanıyor:
“Ben gerek Beşiktaş, gerek İstanbul ilde görev yaparken Osman Bey, Milli Gençlik Vakfı’nda siyaset yapan bir arkadaştı. Uzun süredir irtibatımız kopuktu. İlde karşılaştık. Hemen birbirimizi tanıdık. İyi bir değer katacağı kanaatini taşıyorum. Kendisini iyi yetiştirmiş, entelektüel birisi. Tabanımız tarafından da ciddi anlamda olumlu bir tepkiyle karşılandı. Bu anlamda faydalı olacağına inanıyorum. Bu yerinde bir değişim oldu. Cumhurbaşkanımıza teşekkür ederim.”
Erdoğan’ın kongre arifesinde İstanbul için çekirdekten gelen, direklere afiş asarak siyaset yapmaya başlamış, gençlik örgütlenmesinde başarılar göstermiş bir isme yönelmesi, 2023 yolunda önemli mesajlar içeriyor.
Sadece 2023 değil tabi, çeyrek asır sonra kaybedilen İstanbul için 2024 Mart sonunda yapılacak seçimlere dönük de, teşkilattaki yenilenme üzerinden bir başlangıç vuruşu anlamına geliyor bu hamle.
#İstanbul
