Ankara’daki hızlı tren kazası fazlasıyla can sıkıcı. Kazada ölenlere rahmet, yaralılara şifa diliyoruz. Gerçekten kaza mıdır yoksa kasıt mı vardır, yakın zamanda anlaşılır.
İki değil, üç ihtimal var burada.
1. Kasıt
2. İhmal
3. Kaza
İhmalin, kasta yakın olduğunu da bilmek gerekir.
*
15 Temmuz Çengelköy davasının karara bağlandığı günün hemen ertesinde, 15 Temmuz gecesi Çengelköy’de darbeci şebeklere karşı polisleri organize eden Rize Emniyet Müdürü Altuğ Verdi’nin öldürülmesi de hiç sıradan bir cinayete benzemiyor.
Çok kaba bir hesabın neticesi gibi.
Cinayeti işleyen polis bozuntusu, saçma sapan cümleler kurdu ifadesinde.
“Ben bunu nasıl yaptım, bilmiyorum…” gibi sözler söyledi.
Fazla akıllıca laflar bunlar.
*
Emniyet Müdürünü makam odasında vuracaksın…
Yanında birkaç kişiyi de yaralayacaksın…
Sonra da çıkıp, ben bunu nasıl yaptım, diyeceksin.
Hakikaten: Nasıl yaptın?
Hangi kafayla…
Hangi vicdanla…
Veya hangi emirle?
Nasıl yaptığını nezaketle sorup, güzelce hatırlatanlar çıkacaktır muhakkak.
*
Vatandaş nasıl bakıyor bu gelişmelere?
Hiç kimse tesadüften bahsetme eğiliminde değil.
Uzay ajansının kurulması, Gökbey isimli helikopterin üretilmesi, askerimizin Fırat’ın doğusuna operasyon yapacağının ilan edilmesi, birilerine çok dokundu.
Bu sebeple tezgâhlar kuruluyor.
Tren kazasıdır, cinayettir vs.
Vatandaş işte böyle görüyor.
Biz sormadan, kendi söyledi.
*
Biz sanıyorduk ki Mehmetçik Fırat’ın doğusuna geçerken, birileri de mal mal bakacak…
Öyle olmadığı aşikâr.
Mal mal bakıyorlar bakmasına da aynı zamanda ellerinden gelen ne varsa ortaya koyma gayretindeler.
Son kozları da oynayıp, azami zarar vermenin derdinde her biri.
*
Böyle bakıyoruz.
Böyle bakmak zorundayız.
Çünkü diken üstünde olmazsak, başımız dertten kurtulmaz.
Kar fazla yağsa bile niçin öyle olduğunu düşünüyoruz artık.
Bugüne kadar gördüklerimiz, yaşadıklarımız, her olayın arkasına bakmak gerektiğini öğretti bize.
Kaza, deyip geçemiyoruz.
Tesadüftür, deyip peşini bırakamıyoruz.
Yapamayız da.
Biz işimizi kış tutalım da yaz çıkarsa bahtımıza, deriz.
*
Her taşın altına bakmak lâzım.
‘Kripto’ denilen gizlenmişleri bulup çıkarmak şart.
Ülkesine kötülük etmeyi meslek edinenleri ayıklamadıkça rahat edemeyiz.
Bir yıl, beş yıl, on yıl gizlenir, herkesten daha vatansever görünür…
Görevini hiç aksatmadan, büyük bir titizlikle yapar, büyük takdir toplar.
Fakat bir gün gelir, uyandırılmış hücre rolünü üstlenerek, akrep gibi yolun tam ortasında sokar, zehirler.
Tıynet meselesi.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.