Kilit kapanırken

Mehmetçik, terörü tamamen bitirmek ve sınır güvenliğini sağlamak için Irak ve Suriye’deki yakın hat üzerinde operasyonlar yapıyor.

Pek çok kişinin “bizim kız” dediği CNN Türk’ten Fulya Öztürk, Irak’ın kuzeyinde Pençe Kilit Operasyonu bölgesine gitti ve askerlerimizin bir gününü paylaştı.

Pek çok ayrıntılı bilgi verdi.

Araziyi, mağaraları, nöbetleri gördük, operasyona katılan uçaklara tanık olduk, ayrıca günlük ihtiyaçların nasıl karşılandığını öğrendik.

Yüksek rakımlı dağ başlarında karşılaşılan zorlukları bir nebze de olsa anlamaya çalıştık.

*

Dağların zirvesinde bulunan üs bölgesinde askerlerimizin plastik, cam ve kâğıt atıklar için ayrı bölümler tahsis ettiklerini, çöpleri atmadan önce ayrıştırdıklarını belirtti bizim kız.

İyi, hoş da ister istemez aklımız bir konuya takıldı.

Ya izmaritler nereye atılıyor?

Yoksa yere mi atıyorlar?

İşte onu belirtmedi.

Sağlığa zararlı olduğu için konu etmedi muhtemelen.

*

Hâlbuki evvelce teröristlerin tarafını ziyaret eden gazetecilerimiz (evet, bu ülkenin gazetecileri) o ayrıntıyı da ihmal etmemiş, ne kadar çevreci olduklarını hayranlıkla belirtmişlerdi.

Kimdi onlar, isimleri neydi unuttum da sözleri aklımdan hiç çıkmadı.

Teröristleri “zarif çocuklar” diye göstermeye çalıştılar.

*

Dağdaki teröristlere hayranlık duyan gazetecilerin varlığı kimsenin garibine gitmedi.

Pek fazla üzerinde durulmadı. He deyip geçti çoğunluk.

Çünkü konu gazetecilerle bitmiyor.

Teröristlere hayranlık duyan memurlar, amirler var.

Dahası Meclis’te vekiller biliyoruz.

Hele bir kısmı var ki hangi konuda nasıl davranacağına dair emirleri onlardan alıyor.

Meclis’imizin şirinliği buradan geliyor belki de.

Ve ülkemizin biricikliği.

*

Biricik, çünkü bir benzerini bulmak mümkün değil yeryüzünde.

Gökyüzündeki durumu bilemiyoruz.

Gitmişliğimiz, görmüşlüğümüz yok. Duymadık bile.

Çok fazla galaksi, sonsuz sayıda gezegen var. Dünyadaki kum tanelerinin sayısından fazla. Hangi birinde ne var ne yok, nasıl bilelim!

Belki teröristleri Meclis’inde barındıran ve devlet bütçesinden besleyen ülkenin bulunduğu bir gezegen daha vardır ve gezip duruyordur sonsuzluğun içinde bir yerlerde.

Mesela birkaç milyar ışık yılı uzakta falan.

Nadiratın derecesini anlamak lâzım.

*

Cümle âlem biliyor ki başka hiçbir ülke, teröristleri ve onların emrindekileri ve yardakçılarını ve âşıklarını içinde barındırmaz, beslemez.

Ne Avrupa’da ne Amerika’da ne başka bir yerde.

Köküne turp suyu, kibrit suyu, ne bulursa döker…

Hepsinin canına okur, çanına ot tıkar, defterini dürer.

Bizde ise dağlarda kilit kapanırken, içeride yeni yeni kilitler icat etme derdine düşenler var.