İyi olan kazanacak, hem yayını hem seçimi

04:0011/06/2019, Salı
G: 11/06/2019, Salı
Mehmet Şeker

Yer: İstanbul, Lütfi KırdarYayın vakti: 16 Haziran Pazar, 21.00Yayın yeri: Uydu (İsteyen her kanalın ve platformun alıp yayınlayabilmesi için)Yönetici: İsmail Küçükkaya23 Haziran seçimi öncesi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olan Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu’nun katılacakları program, merakla bekleniyor.Önce Uğur Dündar’ın adı geçmişti ki isabetli bir isimdi.Her nedense olmadı.Sebebini öğrenmek isteyecek kadar merak etmedim.Küçükkaya da onu aratmaz.Uygun bir isim.Zaten sorular

Yer: İstanbul, Lütfi Kırdar

Yayın vakti: 16 Haziran Pazar, 21.00

Yayın yeri: Uydu (İsteyen her kanalın ve platformun alıp yayınlayabilmesi için)

Yönetici: İsmail Küçükkaya

23 Haziran seçimi öncesi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olan Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu’nun katılacakları program, merakla bekleniyor.



Önce Uğur Dündar’ın adı geçmişti ki isabetli bir isimdi.

Her nedense olmadı.

Sebebini öğrenmek isteyecek kadar merak etmedim.

Küçükkaya da onu aratmaz.

Uygun bir isim.

Zaten sorular aynı olacak, cevap için verilen süre aynı olacak.

*

Moderatör dedikleri yöneticinin çok da önemi yok.

Esas mesele canlı yayın olması.

Keşke banttan yayınlansaydı.

Önce çekim yapılsın, denetlensin, hata var mı, kusur var mı bakılsın, sonra yayına verilsin.

Sebep basit.

Söyleyince siz de hak vereceksiniz.

Endişem odur ki, İmamoğlu canlı yayında kendini tutamaz küfür ederse, çok ayıp olur.

Ayıp demek bile hafif kalır.

*

“Efenim, niye küfretsin? Adam günlerdir hazırlanıyor.”

Yahu bu küfür alışkanlığı öyle kolay atlatılır bir nane değildir.

Öksürük gibi bir şey.

Geldi mi tutamaz kendini, öyle kötü bir alışkanlığı olanlar.

Küfrü basar, sonra da kendisinden özür dilenmesini bekler.

Ordu’da olduğu gibi.

Devletin valisine küfreden, milletin adayına da edebilir.

*

Bu yüzden, sunucunun, (yöneticinin, moderatörün hangisi daha çok yakışıyorsa artık) soru sorarken çok dikkatli olması gerekir.

Canını sıkacak bir soru sormamalı.

Yahut normal bir soru da olsa, soruş şeklinde sinirlendirici bir tonlama yapmamalı.

Süre bitimini son derece nazikçe hatırlatmalı.

Ayrıca, Binali Bey konuşurken, Ekrem Bey’in dilini zapt edemeyip araya girmesine de mani olmayı bilmeli.

Canlı yayını riske sokmaya hiç gerek yok.

Yayın öncesi bir veya iki tek sakinleştirici de çözüme katkı sağlayabilir.

*

Aslında bant yayın ile canlı yayın arası bir yöntem daha var.

Anlık değil de beş on saniye gecikmeli yayına vermek.

O kısacık zaman içinde küfür denetimi yapılabilir.

Seyirci nereden bilecek söylenen sözlerin on saniye gecikmeli geldiğini?

Ayrıca bilse ne çıkar?

Şayet o da mümkün değilse, masa başında yayın yöneticilerinden birinin eli her an biiiip düğmesinin üstünde olmalı.

AYYILDIZ TİM GÖREVE HAZIR

İzlanda-Türkiye karşılaşması için Siber Ordu, göreve hazır bekliyor.

(Biz orayı İzlanda biliyorduk, meğer ilkini değil, ortadaki üç harfi büyük yazmak gerekirmiş: izLANda.)

Millî takımımıza karşı yapılan çirkin davranışlar sebebi ile dünyaca ünlü hacker Gurubu AYYILDIZ-TİM 500 bin kişilik siber Askeri ile Siber saldırı için hazır beklediğini açıkladı.

Ayyıldız Tim, maç esnasında çıkacak olaylara karşı siber savaşa hazır olduklarını, saldırı hedeflerinin belirlendiğini, Türk futbolcularına karşı yapılacak en küçük hakaret ve saldırının bedelinin ağır ödetileceğini, İzlanda’nın siber abluka altına alınacağını belirtti.

Ayyıldız Tim, en son saldırısında Trump’a mehter ve “Dünya 5’ten büyüktür” videolarını izletmiş, bu saldırı Washington Post ve ABD’nin pek çok gazetesinde yer almıştı.

#Binali Yıldırım
#Ekrem İmamoğlu
#Program
#İsmail Küçükkaya
#Milli Ta-kım
#İzlanda
#AYYILDIZ-TİM