Golan Tepeleri, İsrail’in olsunmuş

Zamanı gelmiş.

Neyin zamanı?

Tanınmasının zamanı gelmiş.

Neymiş tanınacak olan?

İsrail’in egemenliği.

Neredeki egemenlik?

Golan Tepeleri üzerindeki.

Nasıl?

Tam olarak.

Niye?

İsrail’in güvenliği için kritik derecede stratejik öneme sahip olduğundan.

Başka?

Bölgenin istikrarı için de önemliymiş.

Kim söylüyor?

ABD Başkanı Tramp.

Halt etmiş.

***

Stratejik öneme sahipse, zaten kritik demektir.

Yeryüzünde kritik olmayan ve fakat stratejik önem arz eden hiçbir konu, hiçbir yer yoktur.

Önemini vurgulamak için iki hususu birden belirtmeye gerek var mıydı?

Yok elbette.

***

Demek, bir zamanı varmış.

Kim neye göre karar veriyorsa, önceden belirlenmiş adeta.

Öyle bir anlık bir olgu değil.

Bakınırken gördük ki zamanı gelivermiş gibi bir durum yok.

Birden bire fark edilmiş de haydi bakalım tanıyalım o halde denilmemiş.

***

Tramp isimli şahsın yaptığı açıklamayı tek cümle halinde görecek olursak, şöyle:

“52 yıl sonra ABD’nin, bölgesel istikrar ve İsrail’in güvenliği için kritik derecede stratejik öneme sahip olan Golan Tepeleri üzerindeki İsrail egemenliğini tam olarak tanımasının zamanı geldi.”

ABD tanıyacak, hesaba göre diğer ülkeler de peşinden gelecek.

Fakat kazın ayağı öyle değil.

Bazen tek ayaklı görünürler de yanıltırlar.

Yakınında teneke çalarsanız, davulun tokmağını iki vurursanız, öbür ayağı da ortaya çıkar hemen.

***

Her şeyden önce netleştirilmesi gereken hususlar var.

Kim karar vermiş o işe?

Neye dayanarak?

Nasıl olacakmış?

Hangi gerekçeyle?

Hangi hakla?

ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, İsrail’de bir televizyon kanalında sorulan “Başkan Tramp da Kraliçe Ester gibi Yahudileri İran tehdidinden kurtarmak için büyütülmüş olabilir mi?” şeklindeki soruya saçma sapan bir cevap verdi:

“Bir Hıristiyan olarak kesinlikle bunun mümkün olabileceğine inanıyorum. Tanrı, Tramp’ı Yahudileri kurtarmak için göndermiş olabilir.”

***

Neresinden tutacaksın bu soruyla bu cevabın? İkisi de kulpsuz, sapsız.

Biz de bir Müslüman olarak, bu tür soru ve cevapların bir yerinden tutmak istiyoruz da elimizden kayıyor. Tutulacak yeri yok.

Türkiye bu açıklamalara birinci ağızdan son derece sert tepki gösterdi:

“Golan Tepeleri’yle ilgili talihsiz açıklama bölgeyi yeni bir krizin gerilimin eşiğine getirmiştir. İşgalin meşrulaştırılmasına azla izin vermeyiz, veremeyiz.”

Avrupa Birliği de kabul edilemez olduğunu açıkladı. O egemenliği tanımadıklarını ilan etti.

Öte yandan BM kanadında önemli bir gelişme: İnsan Hakları Konseyi, işgal altındaki Filistin topraklarında BM’nin varlığını güçlendiren ve İsrail’i kınayan karar tasarısını kabul etti.

Yoksa AB ve BM yetkilileri, ABD Dışişleri Bakanı gibi Hıristiyan değil mi?

Galiba eşkıya dünyaya hükümdar olmayacak. Bizim Emreler, Ekremler de çok üzülmüştür şimdi. Tüh.