Aman dikkat, yoldan çıkmayalım

04:0030/10/2020, Cuma
G: 30/10/2020, Cuma
Mehmet Şeker

Fransa’nın talihsizliğine bakın… Ne zamandır adam gibi bir yönetici bulamıyorlar.Gelen gideni aratıyor her seferinde.Bir önceki seçimde Löpen gelmesin diye Makron’u seçtiler.O da aşırı beceriksiz çıktı.Löpen gelmedi ama öpen geldi.Ne içeride destekçisi var, ne dışarıda beğeneni.Fransızların yüzde 82’si Cumhurbaşkanı koltuğunda oturan Makron’un karşısında.Böyle bir oran, başka bir ülkede olsa, gün geçmeden erken seçim yapılır.Orada seçim isteyecek bir muhalefet lideri yok anlaşılan.*Adı Emanuel ama

Fransa’nın talihsizliğine bakın… Ne zamandır adam gibi bir yönetici bulamıyorlar.

Gelen gideni aratıyor her seferinde.

Bir önceki seçimde Löpen gelmesin diye Makron’u seçtiler.

O da aşırı beceriksiz çıktı.

Löpen gelmedi ama öpen geldi.

Ne içeride destekçisi var, ne dışarıda beğeneni.

Fransızların yüzde 82’si Cumhurbaşkanı koltuğunda oturan Makron’un karşısında.

Böyle bir oran, başka bir ülkede olsa, gün geçmeden erken seçim yapılır.

Orada seçim isteyecek bir muhalefet lideri yok anlaşılan.

*

Adı Emanuel ama İslâm düşmanlığını otomatiğe bağladı.

Her gün dozunu artırıyor.

Sorarsak, cevap hazır: Fikir özgürlüğü.

Faşist deyince de bozuluyorlar.

Çok büyük hakaretmiş.

Kabul edilemezmiş.

İslâm’a, Müslümanlara, Peygamber Efendimize (S.A.V.) ve bütün değerlerimize hakaret etmeleri kabul edilebilir mi?

*

Türk ürünlerine boykot başlatanlar, kendi ürünlerine karşı aynı cevabın verileceğini hesap edemiyorlar.

Ne siyasetten anlıyorlar, ne hesap biliyorlar.

Buyurun bakalım.

Şimdi bütün Müslüman ülkelerde Fransız ürünlerine boykot başladı.

Afrika’dan Asya’ya her tarafta tepkiler artıyor.

Protesto gösterileri günden güne yayılacak gibi.

*

Neyse ki bizim muhalefetimiz var.

Fransa’yı da savunur, Makron’a da destek verirler.

Başladılar bile.

Önce biraz çekingen davrandılar, ardından cesaret geldi.

Aslanlar gibi yazıp çiziyor, söylüyorlar.

“Olmaz ki, bu kadar da ağır konuşulmaz ki…” sözlerini duyunca şaşırmıyoruz.

Elin gâvurunun söyledikleri ve yaptıkları fikir özgürlüğü…

Bize gelince, amma da yaptın ha!

*

Az daha gayret etseler, Ermenistan’a da destek çıkacaklar.

Şimdilik tek tük, kıyıda köşede, hafiften çabalar görebilirsiniz.

Büyük tepki görmeyeceklerini bilseler, bağıra çağıra ortaya çıkarlar.

Fransızlardan daha fazla Fransız olan, Ermenilerden daha Ermeni görünmekten geri kalmaz.

Yeter ki Erdoğan’a karşı bir hareket olsun.

Kimin desteklendiğinin önemi yok.

Uzaydan bazı canlılar çıkıp gelse, onlarla bile işbirliği yapılır. Hem de itinayla.

*

Çok şükür Meclis’te dört parti ortak karar alıp tepki gösterdi.

Bunun iki tarafına bakmak gerek.

1. Meclis’te bildiğimiz kadarıyla daha fazla parti var.

Hiçbir ortak karara imza atmayan o beşinci parti, neyin nesidir?

Ne yer, ne içerler?

Ne işe yararlar?

Hiçbir yaralı parmağa yaklaşmadıklarına göre, varlıklarının anlamı nedir?

2. Partisi Fransa’ya tepki gösterirken, kendileri farklı davrananları nereye istif etmeli?

Televizyon ekranlarında ve gazetelerinde konuşup yazarken, Fransa’nın avukatı gibi davranabilenleri anlayan dinleyen kimdir?

*Sözün başında Fransa’nın talihsizliğinden söz ettik.

Asıl bu kafanın sahipleri bizde seçilir de iş başına gelirse, o zaman kimin talihsizliğiymiş, ne çaptaymış, hep beraber görürüz.

Fransa’nınki ne ki? Makron gider, mikron gelir. Yollarında yürürler.

Biz öyle bir kaza-bela yaşarsak, Allah korusun, yoldan çıkarız.

#Fransa
#Erdoğan
#Makron