PKK’yı aklamak, üzerinden yük almak, suçlarını örtmek

04:0020/02/2021, Cumartesi
G: 19/02/2021, Cuma
Mehmet Acet

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dün Ankara’da, 107. Dönem Kaymakamlık Kursu Açılış Programı’nda, toplumun geniş kesimlerinin duygularına tercüman olan bir konuşma yaptı.Gara’daki PKK vahşeti sonrası, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yaptıkları ziyarete atıfla, “Görüşmeden çıkar çıkmaz meseleyi siyasi tartışmaya çevirmesi. Ve şehitlerin sorumlusunun Cumhurbaşkanımız olduğunu söylemesi, PKK’yı aklamaktan, üzerlerinden yük almaktan başka bir şey değildir.” dedi.“Bu kalleşliğe hep birlikte, siyasi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dün Ankara’da, 107. Dönem Kaymakamlık Kursu Açılış Programı’nda, toplumun geniş kesimlerinin duygularına tercüman olan bir konuşma yaptı.

Gara’daki PKK vahşeti sonrası, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yaptıkları ziyarete atıfla, “Görüşmeden çıkar çıkmaz meseleyi siyasi tartışmaya çevirmesi. Ve şehitlerin sorumlusunun Cumhurbaşkanımız olduğunu söylemesi, PKK’yı aklamaktan, üzerlerinden yük almaktan başka bir şey değildir.” dedi.

“Bu kalleşliğe hep birlikte, siyasi parti ayrımı gözetmeksizin, fatura ödettirebilme fırsatı kaçırıldı. Böyle yapılmamalıydı.” dedi.

“O grup toplantısını dinlediğim an, (CHP Meclis Grubunda Kılıçdaroğlu’nun yaptığı konuşma) hayatımın en büyük hayal kırıklıklarından birini yaşadım. Siyaset tartışır, fikrini söyler ama bunun kırmızı çizgisi terör örgütleridir.” dedi.

İktidarın milli güvenlik meselelerinde, hassas konularda muhalefeti bilgilendirmesi gerektiği düşüncesi de yara aldı bu gelişmeden sonra.

Niçin böyle diyoruz?

CHP lideri, terörle mücadelede kritik görevleri olan iki bakanın ziyaretinin hemen ardından, sanki böyle bir ziyaret hiç yapılmamış gibi, ya da böyle bir görüşmeye değer atfetmediğini ihsas edercesine, katliamın sorumlusu olan PKK yerine, bütünüyle iktidarı suçlamaya odaklı bir konuşma yaptı.

SORUN ‘YENİ CHP’NİN’ VE KILIÇDAROĞLU’NUN PKK YAKLAŞIMINDA

Buradaki mesele, muhalefetin PKK’nın elindeki esirleri kurtarmak için yapılan operasyonla ilgili sorular sorması, neden böyle olduğunu sorgulaması meselesi değil.

Mesele, Kılıçdaroğlu’nun soru sorma, sorgulama niyetiyle değil de, Bakan Soylu’nun da işaret ettiği gibi PKK’nın değirmenine su taşıyacak bir tarzda hareket etmesi.

Bir başka deyişle, maksadının üzüm yemek değil, bağcı dövmek olması.

İçinde PKK geçen meselelerde CHP’nin en tepesine dönük çok ciddi kuşkular, büyük soru işaretleri var.

Bir çırpıda şunları hatırlatabiliriz:

-Suriye’deki PKK/YPG oluşumunun Türkiye topraklarını tehdit etmesi meselesi kendisine sorulduğunda, “YPG mi bizi tehdit edecek?” diye cevap vermemiş miydi?

-Fırat’ın doğusu için operasyon yapılacağında, sınır ötesi harekât için Meclis’te tezkere oylaması başlamadan önce, “İçimiz yana yana evet oyu kullanacağız” diyen Kılıçdaroğlu değil miydi?

-PKK’ya karşı Afrin harekâtı başladığı gün, o operasyondan duyduğu rahatsızlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri ile omuz omuza o operasyona katılan Milli Suriye Ordusu’na ‘çapulcular’ diye hakaret ederek dışa vurmamış mıydı?

Ya da şöyle soralım gitsin.

Kılıçaroğlu CHP’si, PKK’ya karşı Türkiye’nin hangi çabasına, hangi operasyonuna destek verdi ki, bugün aldığı tutumdan farklı bir anlam çıkarılabilsin.

MUSTAFA DESTİCİ’DEN KILIÇDAROĞLU’NA İNCE AYAR

Dün öğle saatlerinde Kılıçdaroğlu ile birlikte basının karşısına çıkan Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, böylesi zamanlarda nasıl davranılacağına dair ders gibi bir konuşma yaptı.

-“Terörle mücadele hepimizin ortak meselesi” dedi.

-“Bu meselede en önemli sorumluluğumuz bir siyasetçi olarak bir ve beraber hareket etmektir” dedi.

-“Asıl hedef alınması gereken evlatlarımızı kahpece öldüren terör örgütüdür. Kınanması gereken PKK’dır.” dedi.

Destici’nin bunu Kılıçdaroğlu ile yan yana yaptıkları basın toplantısında dile getirmesi önemli.

Hedef saptırma girişimine karşı, “Asıl hedef alınması gereken terör örgütüdür” vurgusunda bulunması, bunu Kılıçdaroğlu’nun bir yerde yüzüne karşı söylemesi de önem taşıyor.

Kılıçdaroğlu, HDP ile ‘kader birliği’ yaptığı için, son dönemlerde ise, etle tırnak haline geldikleri için, PKK hakkında konuşurken kullandığı kelimeleri özenle seçiyor.

HDP’yi alınganlığa sürükleyecek söylemlerden özenle kaçınıyor.

Bu meselede de, PKK’nın vahşi yüzüne odaklanmak yerine, bunu hiç gündeme getirmeden, salt kurtarma operasyonuna dönük soru işaretleri üzerine vurgu yapmasının bir nedeni bu.

Kısacası, mevcut CHP yönetiminin PKK konusundaki dilinde de, tutumunda da ciddi sorunlar var.

Sokağa çıkıp CHP seçmenine sorsanız, her ikisinden biri benzer şeyler söyleyecektir.

#CHP
#PKK
#Suç