Geçtiğimiz Cuma günü, Cumhur İttifakı’nın üçüncü ortağı Büyük Birlik Partisi’nin Genel Başkanı Mustafa Destici ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun kameralar önünde karşı karşıya gelmeleri gündem oldu.
Kılıçdaroğlu, PKK’nın Gara katliamıyla ilgili konuşurken, başından beri yaptığı gibi iktidara odaklanarak suçlamalar yöneltti.
Buna karşın BBP Genel Başkanı Destici, Kılıçdaroğlu’nun çelişkilerini, PKK konusunda artık iyice gün yüzüne çıkan tuhaf tutumunu, nazik bir şekilde afişe ederek şöyle şeyler söyledi:
Destici, o açıklamalar sırasında, biraz da ziyaretin nezaketi gereği, Kılıçdaroğlu’nu HDP’den ayrı tutan sözler de sarf etti.
Ayrı ayrı mekânlarda, ayrı ayrı zamanlarda bu iki görüş karşımıza çıkmış olsaydı, çok da ilgi çekici bir durum olmayabilirdi ama iki isim yan yana iken böyle bir tablo ortaya çıkınca, mesele iz sürmeye daha fazla değer hale geldi.
Öğrendiğime göre Destici, Kılıçdaroğlu’na yeni anayasa için destek aramak üzere gitmiş.
Büyük Birlik Partisi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yeni anayasa çağrısını çok önemli buluyor.
Mevcut Anayasa’nın 12 Eylül döneminde darbeciler tarafından yapılmış olan anayasa olma özelliğini koruduğu gerçeğinden hareketle, sivil ve demokratik bir anayasanın bütün partilerin katılımıyla yapılması fikri savunuluyor.
Destici’nin CHP’nin kapısını çalmasının temel gerekçesi de bu zaten.
Görüşmede Erdoğan’ın çağrısında herhangi bir dayatma olmadığı, kendilerinin de bu çalışmalara bir şans vermesi gerektiği yönündeki görüşünü, Kılıçdaroğlu ve beraberindekilere anlatmış.
BBP Genel Başkanı’nın bu çabasına CHP’nin verdiği yanıtı, daha önceki tecrübelerden yola çıkarak herkes tahmin edebilir.
2011’de kurulan komisyon, 60 maddede uzlaşma sağlamıştı.
Sonra dağıldı ama hiç olmazsa bu uzlaşılan maddeleri Meclis’ten geçirelim yönünde yapılan çağrılara CHP yönetiminden olumlu yönde bir destek gelmedi.
1 Kasım 2015 seçimlerinden sonra kurulan komisyonun dağılması da, CHP’nin parlamenter sistem dışında başka hiçbir modeli tartışmayız diyerek kestirip atması sonucu olmuştu.
Burada da Erdoğan’ın herhangi bir şart öne sürmeden yaptığı çağrıya CHP’nin olumlu yönde karşılık vermediği görüldü.
İşin anayasa ile ilgili kısmında şaşılacak bir durum yok.
Ama ben asıl, Destici ile Kılıçdaroğlu arasında yapılan görüşmede Gara katliamı konusunun gündeme gelip gelmediğini, iki ismin aralarında bu konuyu konuşup konuşmadıklarını merak ettim.
Evet, konuşulmuş.
Destici, Kılıçdaroğlu’nun PKK yerine sadece iktidara siyasi fatura çıkarma çabalarını görüşme sırasında da gündeme getirip karşı duruşunu ortaya koyuyor.
Sadece Gara katliamında değil, son yıllarda öznesinde PKK olan bütün gelişmelerde CHP liderinin aldığı tutuma dönük sorgulamalar daha fazla artmış durumda.
Bu kadar örnekten sonra, bu kadar çok kişi, bu kadar fazla şüphe serdetmeye başlamışsa eğer, PKK konusunda gerçekten nerede durduğunu, gerçek fikrini saklayıp saklamadığını anlatmak ve edebiliyorsa kendi tabanının büyük bölümü dahil toplumun geniş kesimlerini ikna etmek, Kılıçdaroğlu’nun boynunun borcu haline gelmiş durumda.
Ha, iş gerçekten şüphe götürmeyecek bir noktaya gelmişse, o zaman meselenin vahameti çok daha büyük demektir.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.