16 milyon İstanbullunun, hatta evdeki kedilerin, ağıllardaki kuzuların bile başkanı olan Ekrem İmamoğlu, son bir haftalık siyasi tartışmaların bir numaralı konusu olmayı başardı.
Şimdi de Elazığ depreminin hemen ardından Erzurum Palandöken’den verdiği fotoğraflarla gündem oldu İmamoğlu.
Kendisinin eleştirilere verdiği yanıtları, yine kendi tuttuğu yerden, yani salt tatil çerçevesinde alıp yorumlarsanız, kulağa sempatik gelen cümleler olarak değerlendirebilirsiniz.
Şöyle diyor İmamoğlu:
Halbuki buradaki mesele, siyasi sorumluluk sahibi bir kimsenin ailesine vakit ayırması meselesi değil.
Bir ocağa, bir mahalleye bir acı düştüğü zaman, orada bayraklar yarıya indirilir.
Müzik varsa sesi kısılır, davul çalıyorsa susar, düğün varsa ya ertelenir, ya da sade bir törenle yapılır.
24 Ocak akşamı Elazığ’da bir deprem olmuş, bütün hanelerde insanların kalbi deprem bölgesi için atıyor.
Enkazın altında kalıp da nefes almaya devam eden insanların daha hepsine ulaşılamamış.
Ve böyle bir ortamda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, Palandöken’de kayak yaparken fotoğraf veriyorsa, böyle bir durum, aileye vakit ayırma meselesi olarak kalamaz.
Böyle bir tutum;
Palandöken tatilini Elazığ depremi parantezinden ayırarak meseleye bakarsanız, bu savunmada yadırgayacak bir şey bulamazsınız tabii.
Ama burada farklı bir durum söz konusu.
Yaz aylarında İstanbul’da sel felaketi yaşandığı zaman, doğal olarak herkes, bu şehrin belediye başkanı nerede diye sordu.
Normal şartlarda, bir kentte bir felaket yaşanmışsa, o kentin belediye başkanının başka yerde buna yakalanmasını, hatta tatilde olmasını ben yadırgamam.
Ama oradaki sorun da bu değildi.
Oradaki sorun, İstanbul gibi bir şehre belediye başkanı seçilmiş bir ismin, görevinin ilk haftalarını gece gündüz demeden o kentin sorunları için kafa yorarak geçirmesi gerekirken soluğu tatilde almış olmasıydı.
Öyle bir fotoğraf, yeni seçilmiş belediye başkanının aklının İstanbul’da değil, başka bir yerde olduğuna işaret ediyordu.
İstanbul’u atlama taşı olarak gördüğünü, gözünü daha yukarılara diktiğini gösteriyordu.
İstanbul’a belediye başkanı seçilmiş bir ismin gözünü daha yukarılara dikmesinde, muhalefetin cumhurbaşkanı adayı olma iddiası taşımasında yadırganacak bir durum yok elbette.
İmamoğlu’nun geliştirdiği siyaset tarzının İstanbul’da işe yaradığı görüldü mü, görüldü.
Toplumsal hafıza Tayyip Erdoğan’a İstanbul’u iyi yönettiği için, kentin birikmiş sorunlarını çözdüğü için, yani bir hikaye yazdığı için daha yukarılara yol verdi.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.