En ‘baba’ yalan da Katar’la ilgili olanıydı.
Protokol, askeri tıp alanındaki tecrübelerden yararlanma amacıyla imzalanmış olmasına rağmen, Türkiye’de sınavla üniversiteye girecek öğrenciler aleyhine herhangi bir hüküm içermemesine rağmen, öyleymiş gibi sunuldu.
Hem de, üniversite sınavına saatler kala, bu sınavda ter dökecek öğrenciler ve ailelerinin kafasını karıştırma amacıyla yapıldığı besbelli olacak şekilde.
Haber, ilk saatlerde yalanlanmasına rağmen, sitede uzun süre kaldı.
Bu arada muhalefet, en başta da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya üzerinden paylaşımlar yapıp, yalan haber üzerinden gençlerin zihnini bulandırma kampanyasına destek oldular.
Üzerinden epey bir zaman geçtikten sonra olsa da, haberi yapan T24 sitesi yaptığı hatanın farkına varıp bir özür metni paylaştı.
Haberin kaynağından gelen özür beyanına rağmen Kılıçdaroğlu, yalan haber üzerinden yaptığı paylaşımları silmedi, hatta üzerine yeni twitler attı.
Malum, CHP’nin bir Katar alerjisi var.
Türkiye’nin Katar’la olan yakınlığını, Katar sermayesinin Türkiye’deki varlığını temsil eden her fotoğraf karesi, Cumhuriyet Halk Partisi’ni çileden çıkartıyor.
Katar üzerinden Arap düşmanlığı yapıyorlar.
Doğru olup olmaması da önemli değil, eğer herhangi bir konu Katar sokağına çıkıyorsa, hasmane duygular hemen devreye giriveriyor.
Aslına bakarsanız, Sakarya’daki Tank-Paleti Fabrikası’nın Katarlılara peşkeş çekilmesi gibi bir durum söz konusu değil.
Katarlıların ülkemizde yaptığı yatırımların tümü bu ülkenin lehine olan yatırımlar.
Bir ekonomist gözüyle bakarsanız, Katar parasının tek farkı, Türkiye söz konusu olduğunda diğer yabancı sermaye kadar ürkek olmaması.
Başka ülkelerden gelen para en ufak bir güvensizlik atmosferi olduğunda kendisine hemen kaçacak yer ararken, Katar sermayesi, bunun tam aksine zor zamanlarda Türkiye’de kalmayı tercih ediyor.
Aslında bu durumun da şöyle bir sebebi var:
Katar’daki yönetim, en zor zamanında yanında bir tek Tayyip Erdoğan’ı bulduğu için, Türkiye söz konusu olduğunda cömert bir tutum sergilemekten kaçınmıyor.
Bu köşede birkaç kere anlatmıştım.
Sırf buralardan baktığınızda dahi, CHP’nin, Kılıçdaroğlu’nun nasıl bir ideolojik saplantı ile hareket ettiklerini hemencecik anlayabilirsiniz.
Arap düşmanlığı derken bütün Araplara düşman oldukları sanılmasın tabii.
Birbirleriyle çok iyi anlaştıkları Araplar da var.
Örneğin, Beşar Esed.
Esed, Suriye’de katliam yaparken, Türkiye’de Kılıçdaroğlu kendisiyle sürekli bir şekilde dayanışma içinde olmadı mı?
Hatırlayalım.
Dikkat çekici bir durum değil mi bu?
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.