Doç. Dr. M. Levent YILMAZ Selçuk Üniversitesi İşletme bölümünden onur derecesiyle mezun oldu. Ardından TÜBİTAK bursu ile stratejik yönetim alanında yüksek lisans çalışmasını tamamladı. 2013 yılında Küresel finansal kriz üzerine yazdığı tez ile doktor unvanını aldı. Meslek hayatına Konya Ticaret Odası’nda başlayan Yılmaz, sırasıyla Selçuk Üniversitesi’nde araştırma görevlisi ve Gazi Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Gazi Üniversitesi’nde görev yaptığı dönemde kısa süreli olarak YÖK’te danışmanlık görevinde bulundu. Bu süre zarfında çok sayıda yurtiçi ve yurtdışı akademik makalesi basıldı. Pek çok gazete ve dergide analizleri yayınlandı. Doktora sonrası dönemde “Ekonomi Güvenliği” alanında akademik çalışmalar yapmaya başladı. Yılmaz’ın bir düşünce kuruluşundan yayınlanan “Güvenlik Kavramında Yeni Bir Boyut;. Ekonomi Güvenliği. “TÜRKİYE NE KADAR GÜVENDE?” başlıklı eseri alanındaki ilk çalışma olma özelliğini taşımaktadır. Bu kapsamda Modern İpekyolu’nun önemi ve terörün ekonomik boyutuna ilişkin çalışmalar yaptı. 2017 yılında Oxford Üniversitesi’nde davetli konuşmacı olarak “Ekonomi Güvenliği” üzerine konferans verdi. İngiltere’de yayınlanan The Conservative isimli dergide yazıları yayınlandı. Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Enstitüsü öğretim üyesi olarak görev yaptı ve “Ekonomi Güvenliği” ile “Ekonomik İstihbarat” alanlarında lisansüstü dersler verdi. Yılmaz halen Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü’nde öğretim üyesi olarak akademik hayatına devam etmektedir.
https://twitter.com/mleventyilmaz
Çok yoğun bilgi akışının olduğu bir çağda yaşıyoruz. Hemen hemen her konu hakkında haber siteleri, televizyonlar ve sosyal medyada sürekli bilgi akışı var. Ancak bu bilgilerin ne kadar gerçek olduğu konusu ise genellikle teyide muhtaç hale geliyor. Örneğin bir ara Suriyeli mültecilerin sınavsız üniversiteye alınması (yalanı) sosyal medyada oldukça fazla gündemi işgal etmişti ve bu gerçek dışı bilgiye inanan bazı parti liderleri açıklama bile yapmıştı. Bu ve benzeri örnekleri çoğaltmak mümkün. Ancak ortada bir gerçek var ki, bu kadar yoğun bilgi akışının olduğu bir dönemde habercilere büyük görev düşüyor.
Oldukça yaygın kullanılan ve anonim olan bir söz var; “algı gerçekliktir.” Yani bir olayın gerçeğinin ne olduğundan öte olayın nasıl algılandığı esastır. Bir şeyin gerçeği ve bize anlatılan-gösterilen şekliyle beynimizde oluşan algısal gerçeklik farklılık gösterebilir. “Güvende olma hali” de böyledir. Bir ormanda daha önce defalarca yürüyüş yapmış ve tüm parkurları bilen birisi ile o ormana ilk kez giden birisinin güvenlik algısı farklıdır. Hatta ormanı bilen kişinin güvenlik algısı gece ile gündüz arasında bile farklılık gösterecektir. Burada temel konu aktarılan bilgidir. Son derece güvenli olan bir ormanla ilgili olarak sürekli olumsuz haberler yapılması insanlar üzerinde ormanın güvensiz olduğu algısını oluşturacaktır. Aslına bakarsanız gerçeğin dışında görünen başka bir gerçek oluşturmak için “algı yönetimi” oldukça sık başvurulan bir yöntemdir. Gerçeğe ise ancak gerçek bilgiye ulaştığınız zaman ulaşabilir ve bu algı yönetiminin başarısız olmasını sağlayabilirsiniz.
Yukarıda bir orman için anlattığımız durumu ekonomi için de geçerlidir. Zira ekonomi bir sosyal bilim olarak sadece rakamlardan ibaret değildir. Ekonominin önemli bir bölümü güvene ve o güveni tesis edecek olan algılara dayanır. Dolayısıyla makro ekonomik göstergeler iyi durumdayken bile algıyı bozarak göstergeleri bozmak mümkün. Bu bakımdan söz konusu ekonomi olunca, algıyı bozabilecek unsurlara çok daha fazla dikkat etmek gerekiyor. Bunun için ekonomi iletişiminin çok güçlü ve net olması önemli.
Ekonomide yanlış algının nasıl oluştuğuna dair çok güncel bir örnek var. Salı sabahı bir haber ajansı şöyle bir haber geçti: “Yurt dışındaki 28 bin 88 hesaba, döviz kurları üzerinden yaklaşık 2,5 milyar lira gönderdiği tespit edilen 417 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.”
Peki olayın aslı neydi? “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, devletin ekonomik finansal güvenliğini hedef alan eylem ve kişilere yönelik “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet” ve “Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet” suçlarından bazı kişilere yönelik başlatılan soruşturma kapsamında, MASAK ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince yürütülen çalışmalarda, 1 Ocak 2017 tarihinden itibaren farklı zamanlarda değişik banka şubelerinden ve ATM’lerden 5 bin lira ve üzerinde olmak üzere yurt dışındaki toplam 28 bin 88 hesaba döviz kurları üzerinden toplam 2 milyar 455 milyon 332 bin 141 lira gönderildiği belirlendi. Bu işlemi yapan terör örgütleri PKK, FETÖ, DHKP-C ve Hizbullah’a aidiyet, irtibat veya iltisakları olduğu belirlenen kişiler gözaltına alınmıştı.”
Yani aslında Türkiye uluslararası bir suç şebekesini çökertmiş ve çoğu İran uyruklu şahıslara yasadışı para transferini engelleyen dahası uluslararası arenada elini güçlendiren bir operasyona imza atmıştı. Ancak haberin ilk veriliş şekli detayları belli oluncaya kadar, zaten bir süredir tüm makamların yalanlamasına rağmen “sermaye kontrolüne gidilecek iftirası” ile karşı karşıya kalan Türkiye’nin algısının bozulmasına yönelik bir duruma neden oldu.
Haberi hızlı verme refleksi olduğunu ümit ettiğim bu tavrın, haberin detayları gelene kadar sosyal medyada neden olduğu infiali görmek, ekonomi güvenliği açısından algının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.
Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.
Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.