Avrupa Birliği Türkiye’nin en önemli ticari partneri. Avrupa ekonomisinde olan biteni bu kadar yakından takip etmemizin en önemli sebeplerinden birisi de bu. Hali hazırda derhal güncellenmesi gereken Gümrük Birliği ile hazırlıkları devam eden Yeşil Mutabakat’ın tüm etkilerine rağmen Avrupa bizim en önemli ticari partnerimiz olmaya devam edecek. Bu bakımdan Avrupa’da olan bitene göz atmakta fayda var.
Hemen cevap vereyim; çok zor geçecek! İki nedeni var. İlki Rusya geçen kış daha naif davrandı ama bu kış aynı şekilde davranmayacak ve ödeme alamadığı ülkelerin gazını kesecek. İkincisi Avrupa’nın Rus gazını bu kadar kısa sürede ikame etmesi mümkün olmadığı için fiyatlar uçacak. Uçacak diyorum çünkü nerede duracağını şimdiden kestirmek çok güç.
Daha önce yine bu köşede detaylı bir şekilde yazdığım için bugün sizi çok rakama boğmadan yeniden hatırlatayım. AB ülkelerinin doğalgazda Rusya’ya bağımlılığı homojen değil. Bazı ülkeler %100 bağımlı iken bazı ülkeler sadece %3 bağımlı. Ama esas mesele artık sadece bağımlılık değil. Zira her ne kadar petrol fiyatlarında görece olarak belirgin bir düşüş gözlemlense de doğalgaz fiyatları için aynı şeyi söylemek zor. O yüzden AB için her bir metreküp doğalgaz kritik öneme sahip.
AB ülkeleri, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalini gerekçe göstererek Rusya’ya belirli alanlarda yaptırım uyguluyor. Bu alanlardan en önemli ikisi enerji ve bankacılık. Plana göre AB ülkeleri mümkün olan en kısa sürede Rusya’dan petrol ve doğalgaz almayı kesecek. Diğer yandan pek çok Rus bankası SWIFT sisteminden çıkarılmış durumda. Yani Rusya’ya ödeme göndermek de oldukça zorlaştı.
Mevcut durum bu iken akla şu şekilde bir çözüm önerisi geliyor: Türkiye, Rus gazını İstanbul’da EPİAŞ’ta ticarileştirerek mevcut boru hatları üzerinden Avrupa’ya satabilir. Tabii teoride mümkün olan bu önerinin pratikte uygulanabilmesi için Rusya’nın Türkiye’ye gönderdiği doğalgaz için yeni bir kontrat yapıp ona da “re-export” yani bir başka ülkeye ihracat hakkı vermesi gerekiyor. Neden olmasın?
ABD Merkez Bankası hızla sıkılaştırıcı adımlar atmaya devam ediyor. Fed bir yandan faiz artırırken diğer yandan bilanço daraltmaya devam ediyor. Bu politika ABD Doları’nın diğer para birimleri karşısındaki değerini hızla yükseltiyor. Buna Euro da dahil. Hatta geçtiğimiz hafta içinde Euro-Dolar paritesi bir ara terse bile döndü.
Şimdi Avrupa Merkez Bankası (ECB) da faiz artışı yapma hazırlığında. Son gelişmeler ECB’nin 25 değil 50 baz puan faiz artışı yapacağına işaret ediyor. Tabii böylesi sert hareketlerin resesyonu tetiklediği de aşikâr. Bu bakımdan en önemli ticaret partnerimizin de ekonomik durgunluğa doğru gittiğini analizlerimize dahil etmemiz gerekiyor.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.