Meseleyi anlatayım, siz okuyun öyle karar verin. Sözümün büyük kısmı Ankara’daki büyüklerimize.
Biliyorsunuz, FETÖ’nün darbe girişimi sonrası adli ve idari soruşturmalarla kamudan ihraç edilenlerin itirazlarını değerlendirmek üzere, 23 Ocak 2017 tarihli 685 sayılı KHK ile OHAL Komisyonu’ kuruldu.
Bir de tabi hukuk, adalet ve insaniyet açısından gerçekten mağdur olan insanların hakkını teslim etmek de çok önemli bir konu.
Komisyonu kuruluş aşamasından bu yana takip ediyorum. Çalışmalarını inceliyorum. Şu ana kadar gayet başarılı bir çalışma yürüdü. Gerekli teknik ve teknolojik alt yapı kuruldu, insan kaynakları istihdam edildi ve fiziki imkanlar sağlandı. Ardından başvurular kabul edilmeye başlandı.
Yayımlanan toplam 14 KHK ile kamudan ihraç edilenlerden 108 bin 92 kişi ile, kapatılan 2 bin 727 dernek, vakıf gibi kuruluşların söz konusu Komisyona başvuru yapma hakkı var. Yaklaşık 2 ay gibi bir sürede 108 bin 92 kişiden 92 bin 464’ünün Komisyon’a itiraz etti. Bunlardan 84 bin 805’inin onay işleminin tamamlandığı ve Komisyon’a gönderildi. Büyük bir rakam.
Komisyon şimdi bu dosyaları tek tek inceleyecek. Sonra bir karar verecek. Bazı insanlar bu komisyonun kararıyla işlerine geri dönecek, bazıları dönemeyecek. Dönemeyenler için yargı yolu da açık tutulacak. İtirazı olan yargıya başvuracak yani.
İhraç edilen, hayatları perişan olan ve gerçekten mağdur olan inşaların haklarını geri alması, komisyon için sadece bir karar ama o insanlar için hayatlarının dönüm noktası.
Alınlarına çalınan kara leke silinecek ve yeniden doğmuş gibi olacaklar.
İşte benim dikkat çekmek istediğim konu da bundan sonra başlayacak.
Hukukçuların kendi alanlarının dışındaki konulardan biri olan medya ve iletişim konusunda çok ilgi göstermemesi normal. Ancak olayın siyasi ve idari yükünü omuzunda taşıyan hükümetin bunu atlamaması gerekir. Bu iletişimi iyi yönetecek bir ekip, bir mekanizma muhakkak kurmalı.
Şimdi FETÖ üyeleri, hem mahkemelerde, hem de yurt dışında yaşanan mağduriyetleri kullanarak, devletin adaletsizlik yaptığını, hükümetin darbeyi, kendi iktidarını güçlendirmek için kurguladığını anlatıp duruyor.
Bu konunun en önemli eksiklik olduğunu söylememin sebebi, hem FETÖ’nün çalışma yöntemlerini bildiğim, hem de örneğini bolca gördüğümüz içindir.
Sonra ‘haklıyken haksız konuma düştük’ dememek için şimdiden yazıyorum. Sayın Başbakanımızın ve Cumhurbaşkanımızın dikkatine sunar, saygılarımı iletirim!
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.