Filistin’in kıvırcık saçlı çocuklarını ayırmak

04:002/08/2018, Perşembe
G: 2/08/2018, Perşembe
Kemal Öztürk

Gazze, İsrail tarafından bombalanırken girmiştik Mısır’ın Refah kapısından (2012 yılı). Girdiğim anda biraz ilerde bir bomba patlamış, olduğum yerde donup kalmıştım. Bosna savaşında gazetecilik yaparken bomba sesine alışkındım. Aradan 17 yıl geçince unutmuşum.Bir ambulansa bindik. Aslında sınırdan içeri insan taşımakta kullanıyorlardı. O zaman İsrail sınırda hareket eden her aracı vuruyordu çünkü.GAZZELİ CESUR ÇOCUKLARTepemizde insansız hava araçları, denizde top atışı yapan savaş gemileri ve büyük

Gazze, İsrail tarafından bombalanırken girmiştik Mısır’ın Refah kapısından (2012 yılı). Girdiğim anda biraz ilerde bir bomba patlamış, olduğum yerde donup kalmıştım. Bosna savaşında gazetecilik yaparken bomba sesine alışkındım. Aradan 17 yıl geçince unutmuşum.

Bir ambulansa bindik. Aslında sınırdan içeri insan taşımakta kullanıyorlardı. O zaman İsrail sınırda hareket eden her aracı vuruyordu çünkü.



GAZZELİ CESUR ÇOCUKLAR

Tepemizde insansız hava araçları, denizde top atışı yapan savaş gemileri ve büyük gürültüyle uçan savaş uçaklarıyla Gazze, tüm dünyanın gözü önünde bombalanıyordu yine. Biz de tam bu ortamda Anadolu Ajansı’nın Gazze bürosunu açıp, dünyaya yayın yapacaktık.

İlk defa orada Gazzeli cesur çocukları gördüm. Yaser, Hasan, Ömer, Lubaba, Metin, Farid, Mustafa…

Gazze’de bombalar patlarken, onlar fotoğraf ve video çekip dünyaya yayıyorlardı. Önceki büromuz vurulmuştu. Bir arkadaşımız da yaralanmıştı. Şimdi yeni büroyu açıyorduk.

Yaser Arafat El Benna ofisimizin yaşı genç ama ruhu acılarla olgunlaşmış yöneticisiydi. Siyah kıvırcık saçları vardı. Yüzünde abluka altında yaşayan, her gün acı haberler yapan bir Filistinli gazetecinin hüzünlü ciddiyeti vardı.

Elinde telsiz, bomba düşen yerleri takip ediyordu. Yeri tespit ettiğinde ekipleri oraya sevk ediyor ve haberini yazıyordu.

ALINLARINDAN ÖPÜLECEK ÇOCUKLAR

Ailesinin ve sevdiklerinin yaşadığı evler de o bomba düşen yerlerden biri olabilirdi pek ala. Tüm ekip aynı durumdaydı. Her an kendisi vurulabilir ya da ailesinin vurulma haberini alabilirdi.

Gece Gazze’nin tek ayakta kalmış, gazetecilerin olduğu otelde kaldım. Sabaha karşı öylesine büyük bir patlama oldu ki, yatağımdan yere düştüm ve bilinçsizce dışarı fırladım. Çıktığım yer balkonmuş. Otel sağlamdı. Karşı mahalleden dumanlar yükseliyordu.

Hemen oraya gittik. Bir füze ile vurulmuş çok katlı bir binaydı burası. Patlama öylesine şiddetliydi ki, bina erimişti adeta. Koca bir aile de onunla birlikte.

O gün gözlerimden akan yaşları nasıl gizleyeceğimi bilemedim. Tüm enerjim tükendi.

Sonra Gazzeli çocuklara baktım. Bunun haberini yapıyorlardı. Bu vahşi katliamı dünyaya duyurmak ve davalarına bir katkı sağlamak için uğraşıyorlardı. İşte o zaman bu kıvırcık saçlı çocukları alınlarından öpmek gerekir dedim.

SARI KIVIRCIK SAÇLI AHED TAMİMİ

Yaser Arafat El Benna önceki gün bana bir mesaj attı. Filistin davasına AA ofisinin yaptıkları için güzel sözler söyledi. Tam o esnada sarı kıvırcık saçlarıyla Ahed Tamimi’nin fotoğraflarına bakıyordum.

Kardeşine ağlayarak sarılması dağladı yüreğimi. Sonra babasının kızına sarılırken yüzündeki ifade içimde bentleri yıkıp götürdü. Ben de kız babasıyım, hapislere düşmüş evladı için neler hissedebileceğini kestirebiliyorum. O babanın içinde kopan tufana kapıldım. Kızına sarılırken içinde akan nehirleri hissettim.

İki kıvırcık saçlı genç çocuğun Filistin davası için verdiği mücadele, benim gibi uzaktan izleyip, yazı yazan biri için fazlaca ağır geldi. Ne yaparsınız, bazen hayat size hiçbir şey yaptırmayarak acı çektirir.

Sanırım benim gibi binlerce insan, bu kıvırcık sarı saçlı kızın ve (tanınmasa da) onun haberlerini yapan Yaser’in hikayesinden etkilenmiştir.

AHED TAMİMİ VE YASER ARAFAT EL BENNA’YI BİRBİRİNDEN AYIRMAK

Filistin davasının bu iki genci arasında ayrım nasıl yapabilir bir insan? Yapanlar olmuş. Ahed Tamimi’nin sarı kıvırcık saçlarına, kot pantolonuna laf etmişler. Beğenmemişler.

Cehaletin, bağnazlığın ve bir davayı baltalamanın en tipik örneğidir bu ayrım. Sanırım İslam dünyasını İsrail karşısında aciz düşüren anlayışın da en önemli göstergesi budur.

Giyimine, kuşamına, tipine, mezhebine, tarikatına, şeyhine, meşrebine göre Müslümanlar arasında ayrım yapanlar, İslam’a en büyük zararı verenlerdir.

Zaten bir şey yaptığınız yok, bari oturduğunuz yerden bu gençler arasında ayrım yapıp, cılız süren mücadeleyi baltalamayın bari.

../..

Filistin’de doğdum

Yerim yok

Ve manzaram yok

Küçük bir evim var

Ah şarkı söylediğinde

Ve acılarınla

Kadınlarımız çarpışacak

(Emel Mathlouthi-Naci El Palestina)

#Filistin
#Ahed Tamimi