Saldırıyı eş Şebab örgütü üstlendi. Pakistan’da, Afganistan’da eğitim görmüş, hangi devletin, hangi istihbarat örgütünün kullandığı bilinmeyen ama 'müslüman' gençlerin kendini feda ettiği bir örgüt sonuçta.
Gerekçesi, fikri, ideali, amacı, mezhebi her olursa olsun, İslam adına, müslümanlar adına yüzlerce sivili öldüren bu insanlar bizimle aynı İslam’a inandığını mı söylüyor? Ya da biz bu insanlarla aynı dinden miyiz gerçekten?
Bu insanların işlediği cinayetler, benim de içinde olduğum müslümanların hanesine yazılıyor, bu kabul edilebilir mi? Peki buna karşı ne yapacağız.?
Mısır’ın Ariş şehrinde, Sufilere ait olduğu söylenen bir camide, Cuma namazı çıkışı, yapılan terör saldırısı sonrasında 305 kişi hayatını kaybetti. Bunların 27’si çocuk.
Saldırıyı IŞİD yaptı deniyor. Yani kimin hangi amaçla kurduğu artık bilinen, İslam dinine İsrail’den, Haçlı seferlerinden daha fazla zarar veren bu örgüt, Mısır’da da müslüman kanı döktü. Hem de katliam boyutunda.
Ne adına? Kimin adına? Hangi din, hangi mezhep, hangi fıkıh, hangi hukuk, hangi alim, ‘cami çıkışında rastgele bomba patlatabilir, yüzlerce masum müslümanı öldürebilirsin’ diyor?
Halep Emevi Cami’nin son halini gösteren bir fotoğraf gördüm. Savaştan önce, savaş esnasında da gördüğüm bu cami, taş yığını haline gelmiş. İslam tarihinin ne nadide camilerinden, mimarimizin en kıymetli örneklerinden biri olan bu camiyi taş yığını haline getirenler hangi dinin, hangi mezhebin, hangi fıkhın, hangi fikrin sahibidir?
İnsanlar IŞİD’in yakıp yıktığı Şii türbelerini, camilerini, tarihi eserleri gösterip, suçu onlara atıyor. Buna karşılık Haşdi Şabi’nin, Şebbiha’nın, Muhaberat'ın yıktığı, taş yığınına döndürdüğü camileri, türbeleri, külliyeleri örnek veriyorlar.
Hangi mezhepten olursa olsun, sonuç itibariyle bu katliamları, bu cinayetleri, bu vahşeti yapanlar, ‘müslüman’ kimliğini taşıyor mu, taşmıyor mu? Fatura İslam’a, müslümanlara kesiliyor mu, kesilmiyor mu?
Mezhebi fark etmez, bu zihniyeti yetiştiren, besleyen, büyüten ve sahaya süren kimlerse, bunlardır asıl İslam’a zarar verenler. Tüm medeniyeti ortaçağa dönemine çevirenler asıl bunlardır.
Suriye’de kimyasal silahla çocuk öldürenler muhalifler olsa ne olur, Esed rejimi olsa ne olur? Ne fark eder, her ikisi de müslüman değil mi? Sonuçta masum çocukları kimyasal silahla öldürdüler işte, kimsenin inkar edemeyeceği gerçek budur.
GÜÇLERDE DEĞİL,
Yabancı devletlerin, istihbaratların bu örgütleri kurduğu söyleniyor. İyi de sonunda tetiği çeken, bombayı patlatan, canlı bomba olan ve binlerce insanı öldüren son kişi ‘müslüman’ kimliğini taşıyanlardır. Bir yabancı örgütün ajanı kendini patlatmıyor yani. Peki bu örgütlerin oyuncağı haline gelen insanları kim yetiştiriyor, kim motive ediyor?
Tahribatın boyutu gelecek nesillerde daha iyi anlaşılacak. Deizmin, ateizmin, nihilizmin nasıl büyük bir akım olarak, yeni kuşakta yayıldığını hep birlikte göreceğiz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.