Mecra, Cins TV ve İstanbul Kültür Çalıştayı

04:0013/05/2018, Pazar
G: 13/05/2018, Pazar
İsmail Kılıçarslan

İki adamın bir araya gelip icat ettiği bir güzellikten bahisle başlayayım notlarıma. İlk adamın adı Ömer Karaca… Yeni Şafak grubunun ne kadar dijital işi varsa onun ardındaki beyin. Hiç vaktinin olmaması konusunda kendimden daha kötü bir örnek olarak gördüğüm yegâne insan. Gün geçtikçe ne kadar önemli bir platforma dönüştüğünü sevinerek gördüğümüz gzt.com’un da bir bakıma mucidi.İkinci adamın adı ise Taha Kılınç. İslâm dünyası konusunda ne anlatırsa dinleyebileceğim, hangi tespiti yaparsa “doğrudur”

İki adamın bir araya gelip icat ettiği bir güzellikten bahisle başlayayım notlarıma. İlk adamın adı Ömer Karaca… Yeni Şafak grubunun ne kadar dijital işi varsa onun ardındaki beyin. Hiç vaktinin olmaması konusunda kendimden daha kötü bir örnek olarak gördüğüm yegâne insan. Gün geçtikçe ne kadar önemli bir platforma dönüştüğünü sevinerek gördüğümüz gzt.com’un da bir bakıma mucidi.



İkinci adamın adı ise Taha Kılınç. İslâm dünyası konusunda ne anlatırsa dinleyebileceğim, hangi tespiti yaparsa “doğrudur” diyebileceğim, ilgi alanlarına, birikimine, bu birikimine rağmen hiç elden bırakmadığı tevazuuna hayran olduğum biri Taha.

Bu iki adamın ve daha nice güzel insanın işbirliğiyle ortaya çıkmış bir mikro site “mecra.” gzt.com sitesinin altında veriyor hizmetini. Kelimenin bütün çağrışımlarıyla söylemek gerekirse “harika” bir iş çıkmış ortaya. Derinlikli bir İslâm dünyası sitesi olarak tanımlayabiliriz aslında “mecra”yı. Daha fazlası içinse gzt.com/mecra adresine tıklamanız yeterli olacaktır. Fakat şu kadarını söyleyeyim. Benim favorim “doğru mu” bölümü oldu. Bilhassa “Kaddafi askeri okulu Türkiye’de okudu” ve “Osmanlı Mekke’de Kabe’den büyük bina yapmazdı” meseleleri tam benlik. “Hareketler” bölümü ise neredeyse dünyadaki İslâmî hareketler konusunda şu ana kadar karşılaştığım en doyurucu kaynak olmaya namzet. Aman gözden kaçmasın.

***

Mecra’dan sonra sıradaki gzt.com projesi ise Cins TV olacak. Yine gzt.com adresinin altında bir mikro site olarak hizmete girecek sitede hem Cins Dergisi’nin eski sayılarının içeriklerini belli bir kataloglama sistemiyle bulabileceksiniz, hem de çeşitli Cins videolara buradan erişim sağlayabileceksiniz. Aykut Ertuğrul-Furkan Çalışkan ikilisinin yaptığı kısacak program “Bi mesele”; Ömer Baykar’ın troleybüsleri, gazozları, açık hava sinemalarını, antikacıları anlattığı “Hatırlıyorum”; İbrahim Ertan’ın yaptığı “Cins Şeyler”; Işıl Toper’in hazırlayıp sunduğu “Kültür Olayı”; Yusuf Genç’in yaptığı “Kitabiyat” gibi programlar bu sitede yayınlanacak. Ayrıca “Cins klipler” programında dünyadan çeşitli müzik örnekleri de izleyiciye sunulacak. Tabii bir takım sürprizlerimiz daha var. Onları da sitemiz yayına girince göreceksiniz. Anlayacağınız, derginiz Cins, bir bakıma kendi görsel içeriğini kendisi üreten bir yayıncılık da yapmak üzere kolları sıvamış durumda.

Bu hayırlı niyetimiz için bize dua edin olmaz mı?

***

Kültür Bakanlığı’nın düzenlediği İstanbul Kültür Çalıştayı’nın ön toplantısında, üyesi olduğum “İstanbul’un Kültürel Ortak Yönetimi” komisyonunun saygıdeğer başkanı İskender Pala’ya şöyle dedim: “Hocam, çalıştay yorgunu bir insanım. Bu tip çalıştaylar benim açımdan dostları görmek, yeni dostlar edinmek ve bir kurum çantası almak dışında bir işlev görmüyor. Umut ederim bu defaki çalıştay farklı olur.”

Hem Kültür ve Turizm Bakanımız Numan Kurtulmuş’un açılış konuşmasından hem de çalıştay komisyonlarının gayretli çalışmalarından anladığım kadarıyla bu defaki çalıştay “bir miktar ilgilinin asla uygulanmayacak tavsiyeleri” düzeyinde kalmayacak. Bu güzel olur, çok güzel olur.

Doğrusu, söz konusu “İstanbul” ve “kültür” kavramları olunca bütün dileğim bu çalıştayda ortaya konulan bütün önerilerin bir plan dâhilinde uygulanabilmesidir. Sözgelimi üyesi olduğum komisyonun aldığı birbirinden değerli 20 kararın uygulanması bile İstanbul’u kültür anlamında bir dünya markası yapar çünkü.

Çok yakında kamuoyuyla da paylaşılacak çalıştay raporuna göz attığınızda ne demek istediğim daha da net anlaşılacaktır.

Yeri gelmişken bir küçük meseleye de açıklık getirmekte fayda var. Yanılmıyorsam 9 komisyonlu ve 200’ü aşkın üyeli bir çalıştaydı “İstanbul Kültür Çalıştayı.” Görebildiğim kadarıyla komisyon üyelerinin seçimi hususunda da oldukça geniş bir yelpaze kullanılmıştı. Her kuşaktan, her politik görüşten insan vardı. Akademi, medya, STK’lar, sanat ve edebiyat çevreleri… İstanbul ve kültür denilince akla gelebilecek tüm paydaşlar temsil edilmişti çalıştayda. Fakat bu geniş katılıma rağmen kimi isimlerin çalıştay davetini “politik nedenler”le kabul etmediğini işittik yetkililerden. Tabii, sehven de olsa bazı kıymetli isimlerin bu çalıştaya davet edilmediğini de üzülerek öğrendik.

Ezcümle, bu son derece başarılı çalıştay için Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerini ve bilhassa İstanbul İl Kültür Müdürlüğü’nü tebrik etmemiz gerekir. Bu çalıştayda ortaya koyulan çerçeve masada kalmaz da alana inerse bu tebrikimizi yüzle, binle çarparız vesselâm.

#Mecra
#Cins TV
#İstanbul Kültür Çalıştayı