Çanakkale nedir?

04:0020/03/2019, Çarşamba
G: 20/03/2019, Çarşamba
İbrahim Tenekeci

Birinci Cihan Harbi’nde Osmanlı kurmay zekâsı, İstanbul için üç ihtimal planı yapar. Karadeniz’den gelecek Rus saldırısı, itilaf devletlerinin Selanik merkezli kara taarruzu ve Çanakkale. Bu ihtimallere göre asker havuzu oluşturulur. Nihayetinde o senaryolardan sadece biri gerçekleşir. Havuz tamamen boşalır. Çanakkale’de verilen ağır kayıplar, bütün cepheleri ciddi şekilde etkilemiştir.Burada, Çanakkale’den iki yıl önce gerçekleştirilen Çatalca savunmasını anmadan geçmek olmaz. Müslüman Türk milletinin

Birinci Cihan Harbi’nde Osmanlı kurmay zekâsı, İstanbul için üç ihtimal planı yapar. Karadeniz’den gelecek Rus saldırısı, itilaf devletlerinin Selanik merkezli kara taarruzu ve Çanakkale. Bu ihtimallere göre asker havuzu oluşturulur. Nihayetinde o senaryolardan sadece biri gerçekleşir. Havuz tamamen boşalır. Çanakkale’de verilen ağır kayıplar, bütün cepheleri ciddi şekilde etkilemiştir.



Burada, Çanakkale’den iki yıl önce gerçekleştirilen Çatalca savunmasını anmadan geçmek olmaz. Müslüman Türk milletinin ziynetini hedef alan Bulgar saldırısı, onca dağılmışlığa ve bozguna rağmen, Çatalca hattında durdurulur. Bulgar ordusunu motive eden sloganlardan biri de budur: “Ayasofya’ya haç dikeceğiz!”

İtilaf devletlerinin Trakya üzerinden İstanbul’u hedef alacak kara taarruzunu iptal ettiren neden, belki de Çatalca hattındaki parlak savunmamızdır. Bu savaşın tek eksiği, cumhuriyeti kuran tepe kadrodan herhangi birinin orada bulunmamasıdır. Ders kitaplarına bu yüzden yeteri kadar yansımamış olabilir.

Millî Gazete’de düşünce editörü iken, yazmaya ve okumaya meraklı genç arkadaşlara hep aynı tavsiyeyi verirdim:
“Kut, Sarıkamış ve Çatalca savaşlarına, ayrıca Ahlat ve Malazgirt beldelerinin nasıl bir anlam taşıdığına çalışın. Yakında onların vakti gelecek.”
Bu cümleleri kurarken, mesela Çatalca ilçesinde bulunan Dağyenice köyündeki Alaiye Şehitliği adeta çöplüktü. Buranın varlığından pek kimsenin haberi yoktu. Şimdi ise orada bir anıt var. Anma törenleri düzenleniyor. Alanya ve Antalyalılar, şehit atalarına dua etmek için otobüslerle buraya geliyor.
Osmanlı Devleti’nin nasıl bir şey olduğunu göstermek için, şehitlikte yatan bir zabitin ismini vermek isterim: Trabzon Gönüllüleri Reisi İzmirli Arap Hafız. İşte böyle.
CESARET, DİRAYET, HAMİYET

İngilizler, Çanakkale’deki taktiklerine Filistin cephesinde devam etmişlerdir. Savaş gemilerinin ağır bombardımanıyla desteklenen kara birlikleri, oralarda hayli tesirli olmuştur. Türk tarafının yeterli tahkimata ve karşılık verme gücüne sahip olmaması, yenilgiyi getiren unsurlardan birine dönüşmüştür. Evet, deniz kuvvetlerinin ve topçu bataryalarının önemi…

Çanakkale artık sadece bir şehir ismi değildir. Bizim millî azmimizin adıdır. Cesaret, dirayet, hamiyet ve inayet anlamına gelir.

Dirayetimiz kırılırsa ne olur? Bu sorunun cevabını da yine Çanakkale üzerinden verebiliyoruz.

Çanakkale’deki tabyalardan (kale) birinin adının Kilitbahir olması tesadüf değildir ve anlamlıdır. Burası sadece Ege veya Marmara denizinin değil, İstanbul’un da kilididir. 1918 yılında bu kilit kırılmış, kapı açılmıştır.

İtilaf devletleri, yenilgilerinden iki yıl sonra hem Çanakkale’yi işgal etmiş, hem de milletimizin kalbi, vatanımızın ziyneti olan İstanbul’u ele geçirmiştir.

Bu işgallerin bitiş tarihi de tartışmalı bir konudur: 6 Ekim 1923. Cumhuriyetin ilanından hemen önce ve herhangi bir çatışma vuku bulmadan…

HASTA DEĞİL, YARALIYIZ

Bazı yaralar asla kapanmaz. Her fırsatta kanar.

Birinci Cihan Harbi’nin esas kaybedeni biz olduk.
Balkan Savaşı’nda batıdaki dallarımız kesilmişti. Cihan Harbi’nde ise doğudaki dallarımızı kırdılar, kanırdılar. Böylece bir gövdeyle kalakaldık.

1877 - 78 tarihli Osmanlı - Rus Harbi’nin etkileri, aradan bir buçuk asır geçmesine rağmen hâlâ devam ediyor. Ahıska Türklerinin dramını konuşuyoruz mesela. Hocalı katliamı bile bu savaşın yan etkilerinden biridir.

Balkan Savaşı’nın neden olduğu telâfisi imkânsız kayıplar, yıkımlar. Bir Rumeli türküsü duyduğumuzda, yüreğimiz yanıyor.

Çanakkale dün yaşanmış gibi sıcak. Sanki savaşın ve zaferin birinci yıldönümü.

Birkaç gündür zihnimde bu soru var: Çanakkale nedir?
Çanakkale yüksek imanın, saf inancın ve kutsal inadın ete kemiğe bürünmüş halidir.
Bugün Türkiye, İslam âleminin Çanakkale’si olmuştur.
İçeriden ve dışarıdan yapılan onca saldırı, siyasî ve iktisadî operasyonlar hep bu engeli aşmak, savunmayı kırmak içindir.

Paragrafın devamı, “Türkiye nedir” sorusunun cevabıdır. Bu da yeni yazımızın konusu olsun inşallah.

#Çanakkale
#Türkiye