, etnik ve
kimliği üzerinden haritalar çizenlerin, Türkiye'nin bölge ve güvenlik politikalarını
endişesi taşıyorum.
Birkaç yıldır, yoğun biçimde kendi doğrularını biçimlendirmeye çalışan Türkiye'yi,
. Güneydoğu şehirlerinde, ilçelerinde iç işgal girişimi yapanlarla IŞİD tehdidi ve buna karşı operasyonları biçimlendirenler aynı çevreler çünkü.
Örgütün sessiz sedasız Suriye ve Irak'ın bir bölümünü işgal etmesi,
zaten. Uzunca bir süre örgüte kimse dokunmadı. Neredeyse onun
zemin hazırlandı.
Görünüşte
'a karşı konumlanan, mezhep
üzerinden hareket ediyor görünen IŞİD bir anda
İşte bu da şüphelerin en büyüğüydü.
Bir Kürt-Arap çatışması çıkarmak isteyen kimdi? Sünni iki etnik çevreyi kapıştıran kimdi?
Bir süre sonra
karşı karşıya kaldık. IŞİD'i besleyip büyütenler,
bir anda Türkiye'yi hedefe oturttu. İngiltere ve Avrupa genelinde yaygın bir
bağlantısı tartışılır oldu. Türkiye
ilan edildi.
ilan edilmek istendi.
Türkiye'nin yakalayıp Avrupa ülkelerine gönderdiği, istihbarat servislerini uyardığı bazı kişiler oralarda korundu. Sonra ne mi oldu?
.
. Uyarıları ciddiye almayıp bu kişileri koruyan ülkeler bile Türkiye'yi suçladı.
Hatta
ve ekibinin IŞİD'le bağlantılı olduğunu iddia etmeye kalkıştılar.
. Erdoğan'ı devirmeye çalışan paralel örgütün
'ları operasyonu ile
ihalesi bu geniş senaryonun bir parçasıydı.
Türkiye, bu suçlamaların
altında kaldı.
. IŞİD'le bağlantısı olmadığını ortaya koymak için mücadele vermeye başladı. Aslında buna gerek yoktu,
.
. Türkiye'nin
duyması yerine bu merkezleri hedefe alması gerekiyordu. Ama öyle olmadı.
örgüte karşı amansız bir mücadeleye, tabi ülke içinde de bombalar patlamaya başladı.
Dikkat ederseniz IŞİD'le mücadele konusunda en keskin ve net ülke Türkiye. Örgütü
tutması ilkeli bir duruş anlamına gelse de birileri Türkiye'ye
tayin ediyor,
ediyordu. Yanlış anlaşılmasın, IŞİD'i haklı gösterecek, örgütle mücadeleyi yanlış bulacak bir anlam çıkarılmasın. Benim dikkat çekmeye çalıştığım şey,
.
, Türkiye ve Avrupa genelinde yürütülen kamuoyu çalışmaları da bizi savunmacı bir çizgiye itmiş, amaç hasıl olmuştur.
tehlikesini ilk dile getirenlerdenim.
Irak işgalinden bu yana bölgedeki her gelişmeyi günü gününe izlemeye çalışan biri olarak, Türkiye ile Güney'deki Müslümanlar arasında nasıl bir
örüldüğünü görüyordum.
.
, bu
olduğunu düşünüyorum. Sanıldığı gibi Rusya'nın Suriye'de sadece kendi çıkarları doğrultusunda bulunmadığını, bir şekilde
düşünüyorum. İki ülke arasındaki krizi yumuşatmanın yolları aranmalıdır. Ancak krizi daha da büyütecek adımlarını hemen
edileceğini de unutmayalım.
Kuzey Suriye Koridoru ve
adım adım gerçekleşiyordu. Bizler reaksiyonlar gösteriyorduk ama
başımızı kaldırmaya fırsat bırakmıyordu. Bu açıdan
. Mücadele edilen şey aslında
, bir
girişimine karşı içeriyi temizliyorduk.
Türkiye'nin bu kadar sert mücadele edeceğini tahmin edemediler. Bu kadar başarılı olabileceğini de düşünemediler.
.
Zamanlamaya dikkat edin
i. Senaryonun PKK sonrası için yazılan sahnesi oynanıyordu.
. Türkiye bu sefer de bu örgüte mücadele edecek, uzunca bir süre bölge ile ilgilenemeyecek, diğerleri de
somutlaştıracak, amaçlarına ulaşacak. Yeni senaryomuz bu.
Peki biz IŞİD'le mücadele ederken onlar tam olarak ne yapacak? Yine
lar yapacaklar,
üzerinden alan genişletecekler,
. Biz
, biz savaşacağız, onlar PYD'yi oralara yerleştirecekler. ABD'nin Suriye'deki operasyonel ortağı PYD değil mi? Ona
akıtmıyorlar mı? Onu müttefik ilan etmediler mi?
. Bizim elimizle bize tuzak kuruluyor. Biz IŞİD'e karşı koalisyondaysak PYD de koalisyonda. En azından ABD'nin ortağı. Şimdi
Peki ya sonrası? Örgütün boşalttığı yerleri doldurmaya sıra gelince ne olacak? Dikkat edin, Türkiye'nin desteklediği muhalefeti değil, PKK'yı oralara yerleştirecekler?
derken işte bunu soruyorum.
derken,
” derken bunu kastediyorum. PYD'ye silah akıtanlara
anlıyorum ama içeriden verilen desteği, sağlanan
, hatta iddialara göre silahları, ne yapacağız?
. Birileri Türkiye'nin bölgeye bakışını, müdahale biçimini
ediyor? Birileri bizi fena oyuna getiriyor? Sadece dışarıdan değil, içeriden de tuzağa sürükleniyoruz. Aklımızı başımıza almazsak, birkaç yıl sonra kendi
hatta
göreceğiz.
a'da
operasyon yapıyor. PKK unsurları
kadar Suriye'de nüfuz sahası oluşturdu. Bizse hala sınırlarda oyalanıyoruz,
derdindeyiz.
hala tam anlamıyla kavrayabilmiş değiliz.
.
Yüzlerce kilometrelik cephe açılacak.
'nun
” ifadesi sadece bir siyasi
örneği değildir. İşte o zamana hazırlığın işaretlerini vermektedir. Türkiye'nin
'ne geçiş mücadelesi vereceği o günlerde
başlayacaktır.
Bir
inşa etmeye çalışıyorlar. Operasyonun büyüğü Türkiye içinde yapılmaktadır. Evet, birileri siyasi iradeye, siyasi perspektife rağmen, yaklaşan tehditleri
etmekte, el altından Türkiye'ye çok ciddi tuzaklar kurmaktadır. Ama biz bu tuzakları boşa çıkarmayı da bileceğiz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.