Şam yönetimininİdlib’deaskerlerimizi hedef alan saldırısı, Suriye savaşının seyrini değiştirecek ölçektedir. Çünküilk kez doğrudanTürk askerini hedef aldılar.Şam yönetimi ilk kez bu kadaraçık, bilerek, isteyerek, kasıtlı olarak Türkiye’ye saldırdı.Savaş uçağımızın Akdeniz’e düşürülmesinden sonra ilk kez böylesine açık bir tavırla karşı karşıya kaldık.Suriye’nin kuzeyindePKK ile, DEAŞ ile bizi vuranlar, İdlib’de Türkiye’yitestettiler. Daha önce ülkenin kuzeyindePKK ve DEAŞ’la test edenlerbu seferŞam
Şam yönetiminin
İdlib
’de
askerlerimizi hedef alan saldırısı
, Suriye savaşının seyrini değiştirecek ölçektedir. Çünkü
ilk kez doğrudan
Türk askerini hedef aldılar.
Şam yönetimi ilk kez bu kadar
açık, bilerek, isteyerek, kasıtlı olarak Türkiye’ye saldırdı
.
Savaş uçağımızın Akdeniz’e düşürülmesi
nden sonra ilk kez böylesine açık bir tavırla karşı karşıya kaldık.
Suriye’nin kuzeyinde
PKK ile, DEAŞ ile bizi vuranlar
, İdlib’de Türkiye’yi
test
ettiler. Daha önce ülkenin kuzeyinde
PKK ve DEAŞ’la test edenler
bu sefer
Şam yönetimine mensup silahlı güçler üzerinden test ediyorlar
.
BU BİR YOL KAZASI DEĞİL. ASTANA VE SOÇİ UMUTTU, YARALANDI.
Üstelik
Türkiye-Rusya-İran üçlü anlaşması
çerçevesinde bölgede
gör
ev yapan askerimiz,
bu ülkelerin ortak ihanetine
maruz kaldı. Bu, kesinlikle bir
“yol kazası”
değildir ve öyle de kabul edilmeyecektir.
Haftalardır İdlib’i vuran Rusya ve İran
,
altına imza attıkları şartları yaraladılar
, anlaşma taahhütlerine uyan Türkiye’ye acı bir tecrübe yaşattılar.
Astana
ve
Soçi
süreçleri bütün bölge için bir
umuttu
, sürecin
üç mimarından ikisi
olan Rusya ve İran tarafından böylece ciddi oranda zayıflatılmış oldu.
ÜÇTE İKİSİ SÜRGÜN EDİLİP ÖLDÜRÜLEN ÜLKE: İNSANSIZLAŞTIRMA KİMLER İÇİN?
Suriye meselesi, artık bir savaşın ötesinde, bölgesel hatta küresel bir sorun.
Artık kimse Suriye halkının ne istediğine bakmıyor
. Maalesef en büyük hata da burada yapılıyor.
Halkın üçte ikisi belki daha fazlası sürgün, vatansız. Bugünkü Şam yönetimi için onlar imha edilmesi gereken, Suriye topraklarından sürülmesi gereken kalabalıklar… Zaten bunu da yapıyor. Milyonlarca insanı sürüp yüzbinlerce insanı öldürdü.
Ülkeyi, o toprakları
insansızlaştırıyor
. Ülkeyi
İsrail yayılması için hazır
hale getiriyor. Kuzey’de, Türkiye sınırı boyunca Araplar yurtlarından sürüldü,
demografik düzenlemeler
yapıldı.
Ülkenin önemli şehirleri de nüfustan arındırılıyor
. Belki de Suriye savaşının başlatılma sebebini bu
insansızlaştırma programlarına
göre anlamalıyız.
“TÜRKİYELİ” HİSSETMİYOR, BU ÜLKEYE SİLAH ÇEKİYOR. SURİYE’NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ DİYOR!
İdlib saldırısından hemen sonra Türkiye’de,
“asla Türkiyeli hissetmeyen”
çevreler
“Suriye’nin toprak bütünlüğü”
demeye başladılar. Onlara göre
Şam yönetiminin Türk askerine yönelik saldırıları meşru!
Orası Suriye toprağı ve Türkiye oradan çekilmeli
.
CHP ve çevresi
büyük oranda böyle düşünüyor.
Peki, soralım;
“Hangi Suriye?” “Suriye dediğiniz ne ve kim?
”
Esad ve ailesi mi? Lazkiye çevresi mi?
Halep’in, Hama’nın ve diğer şehirlerin halkları, insanları ne diyor bu işe?
Milyonlarca Suriyelinin, ülke nüfusunun büyük çoğunluğunun
fikrini
soran var mı?
“İÇERİDEKİ CEPHE”YE GÖRE ASKER İŞGALCİ! REZİLSİNİZ! HADİ İRAN’A, ABD’YE DE SÖYLE BUNU!
“İçeriden cephe”
kuranlar güya Türkiye’ye dolambaçlı yollarla
“işgalci”
diyor. Utanmadan bunu söyleyebiliyorlar.
Rusya’nın orana ne işi var? İran’ın orada ne işi var? ABD’nin orada ne işi var?
Onlara niye işgalci demiyorsunuz?
Hadi göreyim sizi,
“İran Suriye’de işgalci” deseniz
e! On binlerce İranlı silahlı kişi Suriye’de ne yapıyor?
Hani Suriye bağımsız bir devletti!
İdlib’de Türk askerini vuran
Şam yönetimi, İsrail’e tek bir saldırı yaptı mı?
ABD askerlerine tek bir saldırı yaptı mı? Onlar yabancı güçler değil mi?
ABD ülkenin büyük bölümünü işgal altında tutuyor. İsrail her sabah Suriye’ye saldırıyor. Tek bir cevap duydunuz mu?
Hadi Şam rejimi bir şey demiyor? İçeride cephe kuranlardan tek bir şey duydunuz mu? Ellerinden gelse
İdlib’e, Afrin’e, Azez’e
gidip Türk askeri avlayacak onlar!
ŞAM DUKALIĞI’NI, LAZKİYE AZINLIK HÜKÜMETİNİ DEĞİL, SURİYE’Yİ SAVUNUYORUZ.
Suriye diye bir şey kalmadı
. Bu ülkeden en büyük tehdidi Türkiye görüyor.
En meşru savunma hakkına sahip ülke Türkiye
.
Yüzlerce kilometrelik sınır terör örgütlerine
devredildi ve tek yaptıkları bu ülkeye saldırmak.
Ne yani, bu ülke kendini savunmayacak mı?
Gelsinler istedikleri gibi saldırsınlar mı?
Bunu mu istiyordunuz?
Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunuyoruz.
Ama Suriye halkını da savunuyoruz. Nüfusunun üçe ikisine savaş açan bir rejimi,
Şam Dukalığı
’nı değil,
Lazkiye azınlık hükümetini değil, Suriye’yi ve Suriye halkını savunuyoruz
.
ONLARA GÖRE BİR SURİYE VE SURİYE HALKI YOK. MİLYONLAR ÜLKEYE DÖNSÜN, SURİYE’Yİ O ZAMAN KONUŞALIM.
Suriye halkının üçte ikisinin evet demediği bir ulusal sınır ve Suriye devleti bizim için meşru değildir
. Eğer Suriye devleti diyeceksek, eğer Suriye diye bir varlıktan söz edeceksek, onu koruyacaksak
milyonlarca insanın ülkesine dönmesi, yönetime katılması, Esad ailesinin ve istihbarat çetesinin imtiyazının sona ermes
i gerekiyor.
Maalesef
ortada
bir Suriye bırakmadınız.
Sadece
Şam Dukalığı
ve
Lazkiye azınlık hükümetini Suriye diye yutturmaya çalışıyorsunuz. Onlara göre Suriye halkının bir vatanı yok
. Vatan da millet de her şey de o dar çevrenin malı. Suriye ordusu diye bir şey yok. Suriye halkını temsil etmeyen
Lazkiye hükümeti
nin silahlı güçleri var.
Biz Suriye’yi savunuyoruz ve savunacağız.
ABD oradayken, Rusya oradayken, İsrail ve İran oradayken kimse Türkiye’ye had bildirmesin.
Kimse “iç cephe”den bu ülkeye saldırmasın
.
#Suriye
#Şam
#ABD
#Türkiye
#Lazkiye
