- 2021 nasıl yaşandı? 2022’de neler olacak? - Gücün, bilginin, hızın sınırları zorlanacak. - Bir mucize kapısı açıldı. 2022’ye birlikte girelim.

04:0031/12/2021, Cuma
G: 31/12/2021, Cuma
İbrahim Karagül

2021, insanlık tarihinin en kırılgan yıllarından biri oldu. Covid-19 salgınının yol açtığı olağanüstü durum, kontrol edilemez kibrine rağmen, insanlığın aslında ne kadar zayıf ve savunmasız olduğunu gösterdi.En büyük ülkeler çaresiz kaldı. En zengin ülkeler paniğe kapıldı. En güçlüler dize geldi. Özellikle Batılı ülkelerin dünyayı sömürerek kurdukları refah düzenleri sarsıldı.BATI’YI GELECEK KORKUSU SARDI.Bütün Batı dünyasını bir gelecek korkusu sardı. Doğu’nun ve Güney’in “zavallı, fakir, zayıf”

2021, insanlık tarihinin en kırılgan yıllarından biri oldu. Covid-19 salgınının yol açtığı olağanüstü durum, kontrol edilemez kibrine rağmen, insanlığın aslında ne kadar zayıf ve savunmasız olduğunu gösterdi.

En büyük ülkeler çaresiz kaldı. En zengin ülkeler paniğe kapıldı. En güçlüler dize geldi. Özellikle Batılı ülkelerin dünyayı sömürerek kurdukları refah düzenleri sarsıldı.

BATI’YI GELECEK KORKUSU SARDI.

Bütün Batı dünyasını bir gelecek korkusu sardı. Doğu’nun ve Güney’in “zavallı, fakir, zayıf” toplumlarının direncinin Batılı toplumlardan daha sağlam olduğu ortaya çıktı.

Güçlüler gücünün sınırlarını gördü. Zayıflar dünyanın adaletsizliklerine daha bir tanık oldu.

Gücün ve zenginliğin zirvesindeki ülkelerin, kendi halklarını nasıl da çaresiz bıraktıkları ortaya çıktı. Korkunç bir acımasızlığa, bencilliğe, terk edilmişliğe tanık olduk.

İnsanlar huzurevlerinde ölüme terk edildi, ağır sağlık maliyetleri yüzünden ölüme gönderildi. Çok övündükleri sistemleri tek bir salgın karşısında çöktü.

DOĞU’DAN GELEN VİRÜS BATI’YI KÜÇÜK DÜŞÜRDÜ.BATI ÜSTÜNLÜĞÜ ÇÖKTÜ.

Toplumsal uyumları bozuldu. Kitlelerin öfkesi büyüdü. Devlete inanç zayıfladı. Kurumlara inanç tükendi. İtalya’dan İngiltere’ye, Almanya’dan ABD’ye Batı dünyasının büyüsü yerle bir oldu.

Doğu’dan gelen bir virüs Batı’yı, modern tarihte görülmedik ölçüde küçük düşürdü. Bunun sonuçları sadece sağlık alanında olmayacaktı. Güç, refah, zenginlik alanına yansıyacaktı.

Yirmi yıldır her gün izlediğimiz büyük güç kayması daha da hızlanıyor, farklı alanlara yayılıyordu. Batı’nın gücü, Batı’nın üstünlüğü, Batı’nın zenginliği, Batı’nın karşı konulamaz oluşu, Batı’nın dünya düzeni gibi kavramlar ve inançlar yerle bir oluyordu.

AYIPLARI GİZLEME TELÂŞI. 10 YILLAR 2021’E TAŞINDI.

Avrupa içine kapandı. ABD içine kapandı. Hem durumu kontrol altına almak, hem de başarısızlıklarını, ayıplarını ve utançlarını gizlemek için kendi içine kapandı. Aslında bütün Batı kendi havzasına çekiliyor, küresel iddialarını azaltıyordu.

Otuz yıldır gözle görülür bir şekilde izlenen büyük değişim, zihinsel dönüşüm, gücün dağılışı 2021’de olağanüstü bir hıza ulaştı. Belki on yılları bir yıla, 2021’e taşıdı.

Artık dünyanın yeni merkezleri vardı. Yükselen yeni ülkeler vardı. Güçlenen yeni bölgeler vardı. Batı’yı merkeze alan yüzyılların düzeni dağılmıştı. Bir zihinsel devrim gerçekleşti ve artık kimse Batı’yı “merkez”e almıyordu.

EKONOMİK BAĞIMLILIK “ULUSAL TEHDİT” OLDU.

Salgının jeopolitik etkileri şoke edici oldu. Birçok ülke iddialarını kaybetti. Dünyanın her yerine ayar vermeye kalkan ülkeler, kendi ayarlarının bozulduğunu keşfetti. Zayıflıklarını, sınırlarını gördü.

Ekonomik bunalımlar başladı. ABD ve Avrupa gibi küresel ekonominin merkezleri bile enflasyonla, gıda krizleriyle boğuşur hale geldi. Üreten ülkeler yükseldi, tüketenler bunalıma girdi.

Çin-Avrupa tedarik koridoru çöktü. Avrupa’da fiyatlar patladı. Ülkeler arası ekonomik bağımlılık yeni bir “ulusal tehdit” olarak öne çıktı. Gücünü kaybeden ülkelerle yükselen ülkeler arasında yeni tür güç savaşları başladı. Hesaplaşmanın mahiyeti, niteliği değişti.

PEKİ, TÜRKİYE NE YAPTI?

Türkiye; bu bunalımı en az hasarla atlattı. Salgına hazırlıkta, sağlık sistemindeki düzen ve verimlilikte ABD ve Avrupa’nın bile önüne geçti. Türkiye’nin son yıllarda elde ettiği güç yükselişi, yeni bir alana, bir üst lige taşındı.

Askeri/güvenlik alanında olağanüstü iddia ve başarılara imza atan, siyasi etkileri kıtalara yayılan, Afrika’dan Asya’nın derinliklerine ulaşan yeni bir “Türkiye etkisi” küresel ölçekte yeni bir faktör olarak öne çıktı.

Bir taraftan salgının etkilerini kontrol altında tutup diğer taraftan oluşan yeni güç boşluğunu hızla doldurması, Türkiye’yi yükselen bir yıldız haline dönüştürdü.

TÜRKİYE NASIL DURDURULUR?

Siyasi akıl, sistemik dönüşüm, büyük geleceğe yönelik altyapı hazırlıkları Türkiye’yi Doğu-Batı arasında merkez ülkeye dönüştürdü.

Türkiye’nin yaydığı güç ve etki dalgaları Afrika’dan Asya’ya çok geniş coğrafyalara yayılırken, üretim ve tedarik konusunda da Avrupa için bir kaynağa dönüştürüyordu.

İşte bu yüzden, bu yükselişi durdurmak için, eskinin sömürgeci güçleri Türkiye’yi “kontrollü bir alanda tutmak için” çabalıyorlardı. Bunu da içerideki muhalefeti örgütleyerek, siyasi çevreleri birleştirerek yapıyorlardı.

SADECE SAĞLIK KONUSU DEĞİL! HARİTALAR DEĞİŞİR!

Ama başaramazlardı. Çünkü dünyanın değişimi, güç kaymaları, “Türkiye etkisi”nin kalıcı niteliği bunu başarısız kılacaktı. Çünkü kendi güçleri azalıyordu. Rejim değiştirme, hükümet değiştirme, ülke formatlama etkileri zayıflıyordu.

Türkiye, pandemi sonrası yükselişini olağanüstü hızlandıracak. Merkez güçlerin etkisi zayıflarken Türkiye gibi ülkelerin hareket alanı genişleyecek.

Pandemi bir salgındı. Ama sadece sağlık konusu değildi. Jeopolitik sonuçlar üretecekti ve üretiyordu. Güç kaymalarını hızlandıracaktı, haritasını değiştirecekti ve değiştiriyordu.

2022’DE NELER OLACAK? SEFERBERLİK, TEYAKKUZ…

Bunun asıl sonuçlarını 2022’de göreceğiz. Her ne kadar içeride siyasi çatışmalar şiddetlense de, dışarıdan baskılar yoğunlaşsa da, 2022’de Türkiye çok daha çarpıcı jeopolitik sarsıntılar oluşturacak.

Enerji, gıda, teknoloji, savunma, Doğu-Batı tedarik hattı konularında çok daha kilit bir konuma yükseleceğine tanık olacağız.

Pandeminin yol açtığı küresel daralma ve içe kapanma özellikle Batı için 2022’de daha da belirgin hale gelecek. ABD gücünü Çin’e karşı, Avrupa Rusya’ya karşı seferber edecek.

Bu boşluğu büyük oranda Türkiye dolduracak. Avrupa’nın Türkiye karşısındaki teyakkuz hali devam edecek. Bu da içeriye siyasi hesaplaşma olarak yansıyacak.

GÜCÜN, BİLGİNİN, HIZIN SINIRLARI ZORLANACAK.

2022, insanlık için gücün sınırlarına, aklın sınırlarına, hızın sınırlarına ulaşılacağı baş döndürücü bir yıl olacak. Zihinsel dönüşümler, sosyal değişimler, yaşam tarzları, siyasi algılar, güç alanlarının yeniden tanımlanması konularında baş döndürücü gelişmeler yaşanacak.

Hız, 2021’de başladı. 2022’de zirveye ulaşacak. İnsanlığın büyük dönüşümünün, iddialı ulusların dönüşünün eşiğindeyiz. Buna 2022’de çok daha açık tanık olacağız.

Türkiye’yi el üstünde tutalım. Anadolu’daki bin yılımızın, en kritik tarihlerinden birini daha yaşıyoruz.

Yüzyılların mucizesi için bir kapı açıldı. Bu kapıyı kapatmayalım. 2022’ye hep birlikte girelim…

#Covid-19
#ABD
#Avrupa