CHP’nin mayıs seçimlerinde yaşadığı hezimet, büyük hesaplaşmalara yol açarken, önemli itiraflara da neden oldu. Kendi adına mı, Ekrem İmamoğlu adına mı yoksa Kılıçdaroğlu adına mı aday olduğu kestirilemeyen CHP Grup Başkanı Özgür Özel, partinin içinde bulunduğu durumu anlatırken, Atatürk’ü nasıl istismar ettiklerini de söylemek durumunda kaldı.
Kim gerçekten Atatürkçü, kim Atatürkçülük arkasına sığınarak başka işler görüyor? Bu sorunun uzun bir geçmişi var ve bu, hiç bitmeyen bir tartışma. Soruya cevap bulmak da mümkün değil. Zira Atatürkçülüğün arkasına sığınıldığında önemli bir dokunulmazlık elde ediyorsunuz.
Bu yüzden CHP’nin en önemli kalkanı Atatürkçülük olmuştur. Rakiplerini Atatürkçü olmamakla suçlayarak saf dışı bırakmaktan, yolsuzluğunu Atatürkçülük arakasına sığınarak örtbas etmeye kadar çeşit çeşit istismar görürsünüz CHP’de. En öne çıkan özellikleri ise dini değerlere saldırılarını Atatürkçülük arkasına saklanarak yapmalarıdır.
Son seçimlerde zaten CHP’nin Atatürkçülüğü iyice yara almıştı. Terör örgütü PKK ile ilişkisini hiçbir şekilde inkâr etmeyen, adeta örgütün siyasi uzantısı durumundaki HDP ile birlikte yol yürüyen CHP, aynı zamanda geçmişte anti-Atatürkçülükle suçladığı siyasilerle de kol kola yürüdü.
CHP’nin içine düştüğü bu çıkmazı en anlaşılır şekilde Özgür Özel tarif etti: “En kolay alkışın ‘Atatürk’ denilerek alındığı bir siyasi partinin siyaset üretme pratiğinde sorun var. Sıkışınca Milli Mücadele’den, Atatürk’ten bahsedip alkış alarak ilerlenemez. Bambaşka bir şey konuşuyor olmak lazım. Bunda bir kolaycılık, birbirimizi kandırmak var.” CHP’deki Atatürk istismarcılığını bundan daha iyi tarif edecek fadeler olmazdı.
Evet, CHP sıkışınca Atatürk’e sarılıyor, evet CHP kitleleri galeyana getirmek için Atatürkçülük maskesi takıyor.
Özgür Özel ile eş zamanlı olarak, CHP’den ihraç edilen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’dan da ilginç bir çıkış geldi: “Kılıçdaroğlu’nun içinde Atatürk’e karşı Dersim harekâtından dolayı kin var. Yıllar geçtikten sonra daha iyi anlıyorum. Dersim’de bir harekât yapılıyor. Hukuken CHP’ye üye olup aslında CHP’li olmayanlar ‘Dersim Katliamı’ diyor. Bir bölgede ayaklanma olmuş, buna müdahale ediyorsun. Dersim’de ölen isyancılar, insanlar olmuş. Kılıçdaroğlu’nun içinde bu, ukde olarak kalmış. O yüzden Atatürk’e karşı sempati beslediğini düşünmüyorum.” Evet, Özcan çok daha can alıcı bir şekilde konuyu gündeme getirdi.
Tanju Özcan belli ki konuya bayağı vâkıf. Ancak buradan küçük bir hatırlatma yapmakta fayda var. 30 Kasım 2014 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nde FETÖ kaçağı Can Dündar, “Bir Araştırmacı Gazeteci Olarak Kemal Kılıçdaroğlu” başlıklı yazısında Kemal Bey’in, Dersim araştırmasıyla ilgili şu bilgileri paylaşıyor:
Atatürkçülük demişken, Disney Plus’tan bahsetmezsek ayıp olur. Hani milyon dolarlar verip Atatürk dizisi çektirip sonra da Ermeni diasporasının isteği üzerinde yayınlamama kararı alan dijital platform. İşte o karar da ‘Atatürk’ten geçinenler için önemli bir gösterge oldu.
Disney Plus’ın kararına itiraz edemeyenler, konuyu gündeme getirenlere “Siz de mi Atatürkçü oldunuz” diyerek, meseleyi örtbas etmeye çalıştı. Hâlbuki konunun Atatürkçülük’le ilgisi yoktu. Bir Osmanlı subayı olan ve Kurtuluş Savaşı’nın lideri Mustafa Kemal’in soykırım yapmakla itham edilmesine itiraz edilmişti.
Özgür Özel’in açık itirafı, Tanju Özcan’ın haklı şüphesi ve Disney Plus’ın kararından sonra Atatürk istismarcıları biraz sıkıntıya girmiş gibi görünüyor. Bakalım bu işin içinden neyi istismar ederek sıyrılacaklar.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.