PKK’nın silah bırakma veya yok olma ihtimali birilerini öteden beri çok fena korkutuyor. 28 Şubat 2015'de Dolmabahçe’de HDP’li yöneticilerle hükümet yetkilileri adasında varılan mutabakatın ardından paniğe kapılanlar, “Kürtler bizi satıyor mu” telaşıyla sağa sola saldırmışlardı. PKK’yı vekil güçleri olarak görenlerin yaşadığı telaşı, o dönem Milliyet Gazetesi Ankara Temsilcisi olan Aslı Aydıntaşbaş köşesinde taşımıştı. Aydıntaşbaş, 1 Mart 2015 tarihli “Kürtler Bizi Sattı mı” başlıklı yazısında malum
PKK’nın silah bırakma veya yok olma ihtimali birilerini öteden beri çok fena korkutuyor. 28 Şubat 2015'de Dolmabahçe’de HDP’li yöneticilerle hükümet yetkilileri adasında varılan mutabakatın ardından paniğe kapılanlar, “Kürtler bizi satıyor mu” telaşıyla sağa sola saldırmışlardı.
Başlıktan da anlaşılacağı üzere kaygılanan Kürtler değil, kaygıları da Kürtler için değil. PKK silah bırakırsa Kürtlerin kendilerini satmış olacağını düşünenler, bir yolunu bulup çözüm sürecinin bitirilmesini sağladı. Şüphesiz o işin başını ABD adına hareket eden devletin kılcal damalarına sızan Fetullahçılar çekti. Zira 15 Temmuz’dan sonra gördük ki 2. Ordu Komutanı dahil bölgedeki birçok üst düzey askeri yetkili Fetullahçı Terör Örgütü mensubuymuş. Sınır boylarındaki tugay komutanlarının tamamı FETÖ’den ihraç edildi.
ÖNÜMÜZE BİR KEZ DAHA BULUNMAZ BİR İMKÂN ÇIKMIŞTIR
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamaları “Acaba yeni bir çözüm süreci mi başlıyor” sorularına neden oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuyla ilgili “Terör belası başta olmak üzere kronik sorunlarımızı çözmek, kardeşliği pekiştirmek, Türkiye’yi ‘kardeşlik ekseninde’ büyütmek için, bugün önümüze bir kez daha bulunmaz bir imkân çıkmıştır. Buradan, Cumhur İttifakı’ndaki yol arkadaşımız, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye selam ve şükranlarımı tekrar ifade ediyorum” ifadelerini kullandı.
Geçmişte olduğu gibi bugün de PKK’nın silah bırakması veya Kürtlerin kendileri adına hareket etmesini isteyenler, bugün tekrar paniğe kapıldı. Eminim yine birilerine soruyorlardır: “Kürtler bizi satıyor mu?!”