“Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?‘Tarih’i “tekerrür” diye tarif ediyorlar;Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?”diyor İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy.Evet,Türkiye’nin başlattığı Barış Pınarı Harekâtı ve sonrasında ABD ile varılan mutabakat, Cumhuriyet tarihinin en kritik hamleleri arasında yerini alacak. Harekât olmadan önce, devam ettiği sırada ve sonrasında dünya emperyalizm şampiyonlarının ve Türkiye düşmanlarının en çok dillendirdiği
“Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!
Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?
‘Tarih’i “tekerrür” diye tarif ediyorlar;
Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?”
IŞİD ilk adıyla İslâm Devleti, 2006 yılında Irak El Kaidesi adıyla ABD’nin Irak’ta ‘astığı astık kestiği kestik’ şeklinde hüküm sürdüğü dönemde kuruldu. Görünürde o tarihte Irak’ın Şiileri ile iş tutan ABD, Irak Sünnileri arasından bir örgüt icat edip, bölgede geriye dönüşü olmayan bir mezhep çatışması fitnesi yerleştirmek istedi. Gel zaman git zaman Irak El Kaidesi 2006’dan 2012’ye kadar Irak’ta özellikle ABD’nin istediği şekilde mezhep fitnesini derinleştirecek çeşitli eylemlere imza attı.
Bu eylemler nedeniyle tutuklananlar, ABD köpeklerinin işkence yaptığı cezaevlerine konuldu. 2006- 2012 yılları arasında cezaevlerine atılanların sayısı on binleri geçti. ABD’de ikinci kez başkan seçilen Obama, Irak’tan çekilme sürecini sürdürürken, ne hikmetse bu insanlar cezaevlerinden kaçtı ve Irak El Kaidesinden ayrılarak IŞİD’in ilk adı olan İslâm Devleti adıyla yeniden örgütlendiler. Cezaevinden kaçanların arasında şu anda buharlaşan DEAŞ’ın lideri El Bağdadi de var tabii.
2012 yılında Irak’ta varlık gösteren IŞİD, 2013’ün ortalarında Suriye’ye sirayet etti. O tarihlerde Suriye rejimi düşmek üzere, muhaliflerin her an Şam’a girme ihtimalleri üzerinde duruluyor. Hatta Şam’ın kırsalı neredeyse muhaliflerin eline geçmiş durumda. IŞİD’in Suriye’ye geçmesiyle dengeler değişti. Sözde Sünni olan örgüt Suriye’de muhaliflere savaş açıp, rejime nefes aldırdı. Rejimin hiçbir cephesine saldırmayan IŞİD, hayalet uçaklar eşliğinde Batı’nın dikkatini Suriye’ye çevirmek için sadece antik Palmira kentine saldırdı. Suriye rejimi askerleri de saldırıya karşı koymak yerine üniformalarını ağır silahlarını bırakıp antik Palmira kentinin IŞİD’in eline geçmesini sağladılar. Tabii o zamana kadar Suriye’de ölen binlerce çocuk, kadının ölümünü umursamayan Batı dünyası Palmira’yı duyunca ayağa kalktı. O saldırıdan sonra Esad rejimi artık Batı’nın yeni müttefikiydi.