İblis"in çakma ahlâk öğretisi

00:004/08/2012, суббота
G: 6/09/2019, пятница
Hüseyin Hatemi

Allah''dan ancak Sevgi Ahlâkı ve Eşitlik İlkesi kaynaklanır. Eşitlik İlkesi de insan onurunda dil, din, cins, ırk, farkı gözetmemek demektir. Ishak ve oğlu Ya''kub (Israil) soyundan gelen Ul-ul-Azm Peygamber Musa (A.S)ya ve daha önce de Nebi Ya''kub soyundan gelen Sevgi elçilerinin gösterdikleri hidayet yolunda birleşenlere, ırkına bakılmaksızın Yahudi denmiştir. Beni İsrail de bu soydan gelen sevgi elçilerine tâbi olanlar demektir, yoksa "beni"nin dar anlamıyla "Ya''kub soyundan gelenler" demek

Allah''dan ancak Sevgi Ahlâkı ve Eşitlik İlkesi kaynaklanır. Eşitlik İlkesi de insan onurunda dil, din, cins, ırk, farkı gözetmemek demektir. Ishak ve oğlu Ya''kub (Israil) soyundan gelen Ul-ul-Azm Peygamber Musa (A.S)ya ve daha önce de Nebi Ya''kub soyundan gelen Sevgi elçilerinin gösterdikleri hidayet yolunda birleşenlere, ırkına bakılmaksızın Yahudi denmiştir. Beni İsrail de bu soydan gelen sevgi elçilerine tâbi olanlar demektir, yoksa "beni"nin dar anlamıyla "Ya''kub soyundan gelenler" demek değildir. Hidayeti seçenleri hangi asırda yaşamakta, hangi kavme mensup olmakta iseler fark etmeksizin Allah katında takvâları (imanlarının yoğunluğu, Allah''a bağlılıklarının derecesi) ölçüsünde Allah katında değerli olurlar. Ferde ve Devlet''e insan onurunda ayırımcılık yapma izni verilmemiştir.

Musa''nın (a.s), Davut''un (a.s), Süleyman''ın (a.s), Yahyâ (a.s)nın, İsa''nın (a.s) tebliği bu konuda Resûl-i Ekrem''e (s.a) gelen vahyden farklı değildir. Yahya''nın (a.s) buyurduğu gibi, seçkinlik kavm ile, soy ile değil takvâ iledir. Dileyen İncil''e bakabilir. İbrahim (a.s) soyundan insanlık önderlerinin geleceği, İsmail (a.s) kolundan son peygamber Resûl-i Ekrem''in (s.a) ve Âl-i Tâhâ (Âl-i Yâsin) nın geleceği, insan onurunda eşitlik ilkesinin ihlâli anlamında değildir. Allah dilediğini ma''sum sevgi elçisi kılmıştır. İman edenlere de hep birlikte "silm"e, Sevgi''nin Adalet ve Barış düzeni''ne girmelerini, Arz''da bu düzeni kurmalarını buyurmuştur. (Bakare, II/ 208)

Dünya hayatımız bir sevgi sınavı olduğu ve bize seçim yeteneği verildiği için, yazık ki kötü''nün seçilmesi dolayısıyla insanlık Tarihi zulüm ve kanla lekelenmiştir. Bu gözlemi yaptıktan sonra "Lâ İlâhe.." de kalıp "illallah" sonucunu çıkaramayan, "bütünleme"ye kalan materyalistlere telâfi sınavında başarılar dileriz.

Ne var ki "dâlliyn" den başka bir de "magdûb-i aleyhim" vardır ki bunların işi zordur. Bunlar, zulmü, soygunculuğu, bencilliği, iki yüzlülüğü ahlâkı emirler haline getiren, "On emir"i tepetaklak eden, İblis''in çakma Ahlâk telkinini benimseyen zâlim soygunculardır.

Bunlar "silm"e (Pax) "Pax americana" gibi bir yama yapar ve bu sloganın ardına caniliği ve soygunculuğu gizlerler. Ahd-i Atıyk''de Nebi Habakkuk: zulmü, emperyalizmi, kan dökücülüğü Vahy''in diliyle tel''in ediyordu. (Habakkuk, 2/8,12). Bir zahmet bakıversinler burada "sadece Yahudiler''e helaldir istisnası" var mı?

Cem Küçük Bey''in 2 Ağustos 2012 tarihli Yeni Şafak''ta yayımlanan yazısına da dileyen iltifat etsin, dileyen üç maymunun üçünü de oynasın!

Ben de Türkçe''ye çevirilen ve "Kültür ve Turizm Bakanlığı''nın sertifika numarası" da zikredilerek yayımlanan: "Senin Halkın Benim Halkım olacak" (Yazarı: Don Pinto veya Don Finto, Haziran 2011) başlıklı bir kitaptan söz edeceğim.

"Sen" kim? Âlemlerin Rabbi! "Halk"ı kim? "iman edenler" değil, "hidayete erenler" değil, bir "ırk" halinde varsayılan "Yahudiler"! Bu sözü kim söylüyor? Bütün hristiyanlar adına bu Pinto veya Finto! Müslümanlar ne olacak? Onlar Deccal''e (Antichrist) tâbi olanlar! Ya "bütün hristiyanlar" gibi bu sözü söyler ve servetlerini "İsrail''e akıtırlar", yahut helâk olurlar! Esasen "hidayete eren" bu yeni hristiyanların sayısı yılda yüzde 6,9 büyürken, İslâm yüzde 3,2 büyüyormuş. Sonuçta hiçbir "Ulus" (Kavim) İsrail''i sevmedikçe iflah olmayacakmış. "Sevme"nin belirtisi ne? "Ulusların serveti İsrail''e akmalı imiş!". Bir gün tüm dünya (ABD? sen de mi Brütüs, evlâdım?)

İsrail''e karşı kalkacak, "bir gece ansızın gelebilirim!" kavlince, Yazar''ın hayalindeki Mesih gelerekŞeytan''ı yenecek ve sonuçta tüm Ulusların serveti İsrail''e akacakmış! (Oh ! Suyundan da koy!)

Biz ne yapıyoruz? Hiç gam çekmeyin, yetmiş iki millete Türkçe şarkı belletiyoruz. Yahut ağırbaşlı ve ahlâklı Şark Hristiyanları''nın, ortodoks ve katoliklerin müktesep haklarını ihlâl edip, müslümanlarla ilişkilerimizi de yazılan reçeteye göre ayarlıyoruz. Bundan iyisi can sağlığı!

Ciddi bir ahlâk ve iman sorunuyla karşı karşıyayız. Obama''ya, Vezirlerine ve imanlı ve vicdanlı Musevibilgelere soruyorum: - Allah''ın kelamında tenakuz olur mu? On Emir ve Habakkuk mu doğru tebliğ ediyor, yoksa "Ulusların serveti İsrail''e akacak" vaadi mi doğru? İmanlı ve vicdanlı hristiyanlara ve bütün "onlara değilse, bile bize akıvirecek" diyen topluluklara soruyorum: -"İsa''nın Dağ Vaazi ve Akıbet muttakiylerindir" Kur''an vaadi mi doğru, yoksa bu kırk harami sloganı mı doğru? Diyalog böyle olursa ben ona diyalog derim, yoksa "aman gurcalama, ardından çapanoğlu çıhıvirir, al gulüm-ver gulüm, gel bir de çak! yapıvirek, ardından şiş kebabı, baklava – börek, bi de sarmaş – dolaş , olduh işte gardaş!" usûlüyle ancak kendimizi aldatırız. "Sultan Hamid''i birlikte alaşağı etme "sevinciyle ve Tal''at Paşa komutuyla olan 1909 sarmaş dolaşları, sonra pâyimize nice dâmen dolaştırdı.

Adem sonrası beşer (insan) topluluğu olarak ortak bir dersimiz, dershanemiz ve sınav yerimiz var. Hayta, bitirim, serkeş, "vâlidesinin çeşmi", zorba ve serseri öğrenciler, ancak saf oğlanları ve kızları aldatabilir veya suç ortağı yapabilirler. Refikimizi, müttefikimizi iyi seçelim.

Bu Dünya atölyesinden çıkınca bir zorlu mülakat, bir de ondan zorlu nihai (final) mülakat vardır. Atölye''deki malzeme (mâ-lezime), bir gürûha akmış olsa bile ne yararı olur? Selam Gerçekler''e! (Sâdıkıyn)