CHP bunu hep yapıyor... İşi otomatiğe bağladılar. Her seçimi kaybediyor ve her defasında itiraz ediyor...
“Mühür” mevzuna hiç girmeyeceğim... Zira filigranlı pusula sayısı belli, zarf sayısı belli, seçmen sayısı belli, her seçmenin attığı imzalar da, her partiden üyesi bulunan 'sandık kurullarının' imzalı tutanakları da belli... Ve dahi YSK gerekli açıklamayı yapmış ve bu iş bitmiştir... (İyi ki mevzuya girmedik!..)
Evet, CHP yine kaybetmiştir ve yine hazım sorunu yaşamaktadır…
Ee kolay değil tabii, bolca sıkarken iyiydi…
Kılıçdaroğlu; “Evet”i hiç düşünmeyin adım gibi eminim “Hayır” çıkacak!..” dedi... (“Benim adım Kemal” deyip duruyordun.., Emin misin Kemal abi?!..)
Böke de iddialıydı, o da; “Biz esas kutlamayı 17 Nisan sabahı yapacağız” dedi…
Hüsnü durur mu, rakam bile verdi; “60-65 Hayır çıkacak!..” (Sordum, Samsun'a henüz çıkmamış… Ama ben her ihtimale karşı ördekli can simidimle bekliyorum sahilde!..)
Bir de “Kur'an okursanız, “Hayır” oyu verirsiniz diyen Hacı Muharrem var… (O da şimdi tespih elinde; “Yenmiş de yenmiş.., yenmiş de yenmiş.., yenmiş de yenmiş.. ilâ âhiri, çekiyor!..)
Velhasıl travma büyük…
Evet 51,4 – Hayır 48,6 çıkmış, ama referandumun galibi CHP'ymiş…
Normaldir!..
Zira yüzde 25 aldıklarında da seçimin gerçek galibi CHP'dir demişlerdi... (Sonucu Stockholm sendromuna, kömüre, makarnaya bağladıkları da görülmüştür…)
Bir sonraki seçimde 26 alınca, yine kaybetmediler… “Oylarımızı belirgin bir şekilde arttırdık!” dediler… (Üst üste kaybettikleri 10 seçimde oylarını üst üste “belirgin bir şekilde” arttırsalardı, şimdiye iktidardalardı?!..)
Bu seferki tabii ki daha çok koydu…
Öyle ya, oylar birbirine yakın… Az oy farkıyla alınan kararın meşruiyetini tartışıyorlar…
Mevcut kanunlara uygun… Evrensel demokratik normlara uygun… Kural dünyanın her tarafında aynı…
50+1 kazanır... Nokta…
Siz hiç, “Sonuçlar yakın çıktı.., Bu sayılmaz.., Aradaki fark iyice açılana kadar referandumu tekrarlayalım..' diye bir şey duydunuz mu?...
Şimdi Kılıçdaroğlu çıkmış, “Bu seçimi tanımıyoruz, tanımayacağız..” diyor…
E mevcut sistemde “yüzde 43-44” alan bir parti tek başına (276 vekil ile) hükümet kurabiliyor, kanun çıkartıyor, ülkeyi yönetiyor…
Geriye “yüzde 56-57” alan 274 vekillik muhalefet kalıyor… (Resmen 2 vekillik fark!..)
O zaman söyleyin bakalım muhalefet ne yapabiliyor?...
Hiç..
Peki meşruiyetini sorguluyor musun?..
Yok…
Tüm demokrasilerde referandumlar böyle midir?...
Evet… (Bak yine 'Evet' çıktı!..)
%51,9'la Bileşik Krallık “Brexit” ile AB'den çıktı… Polonya 51,5 ile cumhurbaşkanı seçti, Danimarka referandumda 51,4 ile karar verdi…
Hillary'den daha az oy alan Trump (delege sistemi olduğu için) ABD'nin Başkanı oldu!...
Ama kimse meşruiyet tartışması yapmadı…
Neymiş?... Seçimi tanımıyorlarmış, tanımayacaklarmış…
Tanımayın zaten…
Karadenizlinin dediği gibi; “Ula biz de sizi hiç tanimayiruk!..”
Sandık deyirum, sandık..
Boru deyul daa!...
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.