Gelecek neslin sermayesi

04:0016/10/2018, Salı
G: 16/10/2018, Salı
Hatice Karahan

Geçtiğimiz Cuma, Nobel Ödülü alan Paul Romer’dan yola çıkarak işlediğim “uzun vadede büyüme” konulu yazıda geçen unsurlardan biri de beşeri sermayeydi. Ülkelerin kalkınmasında kritik rol oynadığı nicedir bilinen bu faktörün önemi, ekonomilerin bir dönüşüm yaşadığı ya da yaşaması gereken mevcut dönemde giderek odak noktası haline geliyor. Bu bağlamda Dünya Bankası’nın da, yürüttüğü Human Capital Project kapsamında birkaç gün önce Bali’de ilk kez yayımlamış olduğu Beşerî Sermaye Endeksi’ne (Human

Geçtiğimiz Cuma, Nobel Ödülü alan Paul Romer’dan yola çıkarak işlediğim “uzun vadede büyüme” konulu yazıda geçen unsurlardan biri de beşeri sermayeydi. Ülkelerin kalkınmasında kritik rol oynadığı nicedir bilinen bu faktörün önemi, ekonomilerin bir dönüşüm yaşadığı ya da yaşaması gereken mevcut dönemde giderek odak noktası haline geliyor. Bu bağlamda Dünya Bankası’nın da, yürüttüğü Human Capital Project kapsamında birkaç gün önce Bali’de ilk kez yayımlamış olduğu Beşerî Sermaye Endeksi’ne (Human Capital Index-HCI) değinmekte fayda var.



Endeksi kısaca tanıtmak gerekirse; çalışma, bugün doğan bir bebeğin 18 yaşına ulaştığında sahip olması beklenen beşerî sermayeyi, ülkeler bazında ifade ediyor. Bu ise, üç ana ayak üzerine kurulu bir dizaynla ortaya çıkıyor: Hayatta kalma, eğitim ve sağlık…

Daha kapsamlı bir ifadeyle; doğan çocukların okul çağına kadar hayatta kalmaları, sağlıklı bir şekilde okulu bitirmeleri, yetişkinlik döneminde işgücünde kalınan sağlıklı dönem, tamamlanan okul süresi ve eğitimin kalitesi, endeksin hesaba kattığı göstergeler…

İşin yorumlama kısmına gelecek olursak; HCI’dan çıkan skorlar 0 ile 1 arasında seyrederken, 1 gelecekteki en iyi senaryoya işaret ediyor. Örneğin, x ülkesinin skoru 0,50 çıkarsa, şartlar nedeniyle orada uzun vadede ekonomik potansiyelin %50’sinden feragat edileceği anlamına geliyor. Diğer bir deyişle, x ülkesindeki mevcut vaziyet devam ederse, gelecek nesil ancak potansiyelin yarısı kadar üretken olabilecek. Öte taraftan aynı ülkede mükemmel bir ortam sağlanması halinde ise, uzun vadede gelirin ciddi boy atması gibi bir yorum da söz konusu…

Bu bağlamda, endekste ilk sırada konumlanan Singapur 0,88’lik, en sonda yer alan Çad ise 0,29’luk skorlarıyla dünyanın iki ucuna dikkat çekiyor. HCI’da dünya geneline bakarsak da, ortalama skor 0,57 olarak karşımıza çıkıyor. Bir diğer ifadeyle, bugün global ölçekte tam manasıyla bir sağlık ve eğitim hizmeti mevcut olsa, dünyanın gelecek nesli çok daha üretken olabilir. Bu noktada endeks çalışmasının ana bulgularından biri, dünya genelinde bugün doğan çocukların %56’sı için potansiyel hayat boyu kazançların yarısından çoğunun heba olacağı yönünde…

HCI listesinin ilk sıralarını Asyalı gelişmişler domine ederken, ardından Avrupa ağırlıklı bir tablo gözleniyor. Türkiye ise 0,63 puanla 157 ülke arasında 53. sırada ve genel itibariyle Orta Avrupa’nın yükselen birtakım ekonomileri ile Çin, Malezya, Şili gibi diğer bazı yükselenlerle aynı kategoride bulunuyor.

Öte yandan rapor, Beşeri Sermaye Endeksi’nin özündeki sağlık ve eğitim göstergelerinde özellikle gelişmekte olan ülkelerde son on yıllarda kaydedilen ilerlemeleri hatırlatarak geleceğe umut tutuyor. Şüphesiz böylesi bir pozitif tecrübeyi, Türkiye’de de yaşadık. Endeks detaylarında yer alan üst düzey sağlık performansı ile yükselmiş okul yılları da, bunu ortaya koyuyor. Bununla birlikte HCI çalışmasından çıkan temel sonuç, ülkelerin bundan böyle daha ziyade modern iş hayatının gerektirdiği yetenekleri kazandırmaya odaklanması olarak göze çarpıyor.

Sonuç olarak bu tür çalışmaların amacı, bahsedilen ilgili alanlarda gerekli adımları “bugünden atmamanın maliyetleri” konusunda tüm ülkelerin farkındalığını artırmak … HCI Raporu’nda da belirtildiği gibi, “insana yatırım” bugünden yarına karşılığı hemen alınacak bir süreç değil ancak vakit kaybetmeden atılan adımların yarınları şekillendireceği ve hatta ayrıştıracağı dev bir gerçek… Neticede kişi başına reel gelir ile beşeri sermaye skoru grafikte bir araya geldiğinde, aradaki pozitif ilişki net bir şekilde görülüyor.

Son söz ise, cinsiyet eşitliği meselesine gelsin. HCI, çoğu ülkede kız çocuklarının erkeklerden (birkaç tık da olsa) daha yüksek beşeri sermaye skorlarına sahip olduğunu ortaya koyuyor. Bu vesileyle, geride bıraktığımız bir Dünya Kız Çocukları Günü daha, gelecek neslin sermayesinin kıymetinin daha iyi ve eşitlikçi bilinmesi dileğiyle kutlu olsun.

#Gençlik
#Sermaye