Mitos ve esâtîr ya da çocuğumuza masal yerine ne anlatalım

04:0019/07/2020, Pazar
G: 19/07/2020, Pazar
Faruk Beşer

Menkıbeyi tarif edip yalan içermeyen menakıbın eğitimde önemli bir araç olduğunu söyledik. Hatta okullarda ‘örnek insanlar’ diye bir dersin bulunması Müslüman gençlik için çok hayati bir meseledir. Bugünlerde çokça sözü edilen ve savrulmuşluğu ifade eden Z kuşağının en muhtaç olduğu şey böyle örnekliklerdir. Çünkü dijital çağda gençliği etkileyenler ve ona yön verenler idol kılınmış sosyal medya fenomenleridir.Bu sebeple ahlakıyla, ilmiyle, edebiyle, kahramanlıklarıyla, kul hakkından ve bütünüyle

Menkıbeyi tarif edip yalan içermeyen menakıbın eğitimde önemli bir araç olduğunu söyledik. Hatta okullarda ‘örnek insanlar’ diye bir dersin bulunması Müslüman gençlik için çok hayati bir meseledir. Bugünlerde çokça sözü edilen ve savrulmuşluğu ifade eden Z kuşağının en muhtaç olduğu şey böyle örnekliklerdir. Çünkü dijital çağda gençliği etkileyenler ve ona yön verenler idol kılınmış sosyal medya fenomenleridir.

Bu sebeple ahlakıyla, ilmiyle, edebiyle, kahramanlıklarıyla, kul hakkından ve bütünüyle haramlardan sakınmasıyla tanınmış simaların hayat hikayeleri, onların yaşanmış menkıbeleri özellikle bugün gençlik için hava kadar su kadar gereklidir. Keşke bunun üzerinde duracak eğitimcilerimiz olsa, dini ve tarihi şahsiyetlerimizi edebi bir üslupla oldukları gibi anlatabilecek müelliflere yazdırılsa ve her kademeden okullarımıza ‘Örnek şahsiyetler’ gibi bir adla böyle dersler konsa.

Mitolojilere gelince. Mit ya da mitos kök anlamı itibari ile söz, söylence, söylenti gibi anlamlara gelir. Aslında mitoloji, mitleri ya da mitosları inceleyen bilimdir ama galat-ı meşhur olarak mitos yerine çokça kullanılır. Mitos kelimesi Yunanca olduğu gibi mitos ya da mitoloji denince de akla kadim Yunan gelir. Terim olarak mitos daha çok Yunan tanrılarıyla ilgili olağanüstü masallar ve anlatılardır. Mitoslarda tanrısal özellikler olduğu gibi korkular, karmaşık aşklar da vardır. Mitoslarda çıkışı itibariyle muhtemelen dinlerden alıntılar da vardır ve dinlerden bozularak ya da din yerine üretilmişlerdir. Ama ölçü kaçınca mitoslara biraz da insanların hayalleri, korkuları, duyguları, istek ve arzuları karışmıştır. Destanlar ve bunların daha hafifletilmiş ve eğlenceli hale getirilmiş hali olan masallar da böyledir. Sonuç itibariyle mitos, destan ve masal, hatta hurafeler aynı kategoride sayılmalıdır.

İnançların ve kültürlerin kökünü sürme açısından mitoslar önemli araştırma konuları olabilir. Ancak destanlar ve mitoslardan milli duygular oluşturmada, olanları canlı tutmada, çocukların hayal gücünü geliştirmede yararlanmanın ben şahsen faydadan çok zarar getireceği kanaatindeyim. Ölçüm de şudur: Yalan hakikatin düşmanıdır ve hangi türden olursa olsun yalanla hiçbir hakikate ulaşılmaz. Değil yalan, zannın bile hakikat adına hiçbir değer taşımadığını bizzat Kuranıkerim söylüyor.

Buna karşılık Kuranıkerim kıssaları masal ya da mitos değildir. Bu kıssaların hakikat olduğunu Allah pek çok ayette söylüyor. Allah bir yerde ‘biz bu kıssaları sana hakikat olarak anlatıyoruz’ dedikten sonra, artık falan kıssada ‘bu da hakikattir’ denmediği için bu bir mitos olabilir demek delilsiz bir iddiadan ibarettir. Mesela ‘Hızır mitosu’, ‘Zül-karneyn mitosu’ demek Kuranıkerim’in ruhuna zıttır.

Kuranıkerim masal, destan ya da mitos türü anlatımlardan ‘esâtîru’l-evvelîn’ diye söz eder ve onları olumsuzlayarak Kuran’ın anlattıklarının karşısına koyar. Resulüllah zamanındaki müşrikler bile Kuranıkerim’i reddederken o da ‘esâtîru’l-evvelîn’, yani önceden beri söylene gelen ustûreler ve masallardan ibarettir diye reddediyorlardı. Esatîr kelimesi Arapların bildiği satırdan/yazıdan, yani yazıya dökülmüş anlatılardan geliyordu, eski İran masalları başta olmak üzere eskiden beri yazılagelen şeyleri anlattığı kastediliyordu. Bu kelimenin dahi yine Yunanca history ya da story’den geldiğini söyleyenler vardır. Kısaca bu tür anlatımların cahiliye müşriklerinin gözünde bile bir değersizlik ifade ettiği açıktı.

“Mitos’a Herodot, tarihi değeri olmayan güvenilmez söylenti gözüyle bakarken, Platon gerçeklerle ilişkisi olmayan uydur­ma, boş ve gülünç masal şeklinde tanım ge­tirir. Nitekim Homeros’u tanrılar konusun­da yalanlar uydurduğu insana ve topluma zarar verici masallar veya efsaneler düzdüğü için eleştirir ve suçlar. Hatta ideal devle­tinde Homeros’un okunmamasını şart ko­şar” (Sosyal Bilimler Ansiklopedisi, Mitos md.).

O halde Kuranıkerim kıssalarını ve büyük insanların yaşadıkları örnek davranışları yani yaşanmış menkıbeleri mitoslarla, masallarla, destanlarla ve uydurma menkıbelerle aynı kefeye koymamak lazım. Meseleye yalan açısından bakıyorduk. Yalanın her türlüsü haramdır ve eğitimde bile yalandan medet ummamalıyız. Peygamberimiz’in ‘şaka ile dahi olsa yalanı terk etmedikçe gerçek mümin olamazsınız’ sözünü bir kez daha hatırlayalım.

#Mitoloji
#Herodot
#Kuran-ı Kerim
#Masal