Doktorlar ne istiyor peki?
Görüştüğüm tüm hocalar, hekimlerin geçim sıkıntısı yaşadığını dile getirdi.
İlk yazıda da değinmiştim.
Doktor olmak, eğitim hayatından başlayan bir adanmışlık.
Lisede doktor olmaya karar vermeyen bir kimse bu mesleğe son anda giremez. Böylesine meşakkatli bir sürecin sonunda, özellikle de kamuda çalışmaya başlayan doktorların, döner sermaye geliri dahil düşük maaşlara çalıştığını söylemek gerekiyor. Neye göre düşük peki? Bir hocamız şu örneği verdi:
“Bir hastanede 8 bin 500 lira maaş alan doktor da var, aynı hastanede 7 bin 500 lira alan temizlik personeli de.”
Lütfen kıyaslamayı cımbızlamayın, burada temizlik personellerinin yaptığı iş küçümsenmiyor. Sonuna kadar hak ediyorlar. Keşke daha fazla alsalar.
Fakat bu minik farklar doktorluk mesleğine olan ilgiyi azaltıyormuş.
Mesela, günde yüzlerce hastayı tedavi eden uzman hekimler h
er şey dahil 11-12 bin lira maaş
alıyorlar. Hekim Hakları Derneği Başkanı
Dr. Mustafa Şener Hoca bu ilgisizliğin yanı sıra ülkemiz için farklı bir tehlike olduğuna dikkat çekti.
Doktorların branş seçimleri… Şu cümleler Şener’e ait: “Kadın doğum, genel cerrahi ve beyin cerrahisi artık seçilmiyor. Kadrolar bomboş. Tazminat davaları en fazla cerrahlara açılıyor. Şiddet vakası da cerraha oluyor. Türkiye birincisi; cildiyeci, fizik tedavi uzmanı, plastik cerrah olmak istiyor.
Bu tercihlere yönelik önlem alınmazsa 10-15 sene sonra ameliyat olmak için doktor bulamayacağız.
”