Enerji, birçok değişkeni içinde barındırıyor. Bir defa ülkeler açısından dokunulmaz. Alıcı ve satıcı ülkelerin birbirlerine karşılıklı bağımlılıkları var, bu ülkelerin uluslararası hukuka karşı sorumlulukları var.
Ayrıca gelirlerinin büyük kısmını petrol ve doğalgazdan sağlayan ülkelerin enerji gelirine aşırı bağımlılıklarından dolayı, ülkeler savaş eşiğine gelmelerine rağmen farklı siyaset izlemek zorundalar
ülkelerin
Bir de tabi enerjide alışılagelmişin dışında bir dönem yaşanıyor. Öyle ki, dünya petrol
ın düştüğü ve dolayısıyla doğal
nedeniyle piyasa şartları enerji arz eden ülkelerin değil talep edenlerin lehine işliyor.
Ekonomik yapıları ve enerjideki konjonktürün de tetiklediği sebeplerden dolayı, enerji kaynaklarına sahip olan ülkelerin bu kaynakları satma zorunlulukları var.
Türkiye de, enerji kaynakları olmamasına rağmen, ekonomik yapısı ve izlediği enerji politikaları açısından stratejik bir konumda. Rusya ile yaşanan uçak hadisesi ise, enerjide şer gibi görünse de
ı
Enerjide, başta da doğalgazda tek ülkeye olan bağımlılığın azaltılması ve ülke çeşitliliğinin sağlanması için bir uyanışa sebep oldu.
Bu olayın akabinde,
yaptıkları ziyaretler ve ağırlıklı olarak enerji aktörleri ile gerçekleştirdikleri temaslar, enerjide Türkiye'nin çaresiz olmadığını ve alternatif geliştireceğini göstermesi açısından önemli.
Bunun için, yani Türkiye
ya da “
olma yolunda Güney Gaz Koridoru 'nu güçlendirmek adına, Hazar Bölgesi'nde, Kuzey Irak Kürt Bölgesi'nde ve Doğu Akdeniz'de geliştirilecek projeleri hızlandırmalıdır.
Hazar demişken Hazar Bölgesi'nde çıkan doğalgazın, özellikle de Türkmenistan ve İran doğalgazının Asya pazarları yerine Türkiye üzerinden AB ülkelerine taşınması konusunda alternatifler geliştirilmelidir.
Bir de LNG terminalleri ve depolama konusu var. LNG, bu dönem talep güvenliği için öne çıkan en önemli meselelerden birisi. Yeni LNG terminallerin yapımı ile özel sektörün önünün açılması, doğalgaz depolama ile enerji talep güvenliğinin sağlanması,
Akdeniz güzergâhı ise yalnızca Türkiye için değil, küresel enerjide söz sahibi olmak isteyen tüm ülkeler için stratejik.
ının belirlendiği yeni dönemde
taşıdığını hepimiz biliyoruz.
Rusya'nın gerekçesi kendi içerisinde tutarlı. Çünkü,
. Enerji transferini güvenli bir şekilde yapabilme avantajını elinde bulunduran Türkiye, bu avantajını kullanma konusunda pes etmemelidir.
Dolayısıyla, Türkiye bulunduğu coğrafyanın ve bu coğrafyanın kendisine sunduğu avantajı iyi kullanarak dünyada
Konunun yalnızca siyasi arenada değil, akademik düzeyde de tartışılıyor olması, enerji fırsatının kaçırılmaması için yalnızca siyasi mekanizmaların değil üniversitelerin de birikimleriyle sorumluluk aldıklarını ve bu alana katkı sunmak istediğini gösteriyor.
Geçen hafta
başlıklı çalıştay düzenlendi. Benim de katıldığım bu çalıştayda farklı üniversitelerden ve kurumlardan gelen konunun uzmanları tarafından, son dönemde enerji arz güvenliğinde öne çıkan meseleler değerlendirildi.
Enerji konusunda gelişmiş ülkelerde birçok aktör sahada. Bu yüzden Türkiye'de de, yalnızca
üşünce kuruluşları
Türkiye'yi ve dünyayı etkileyen ve etkileyecek konularda daha çok söz söylemleri gerekiyor.
Üniversiteler bulundukları kenti ve bölgeyi değiştirme ve dönüştürme kapasitesine sahip. Enerjide olduğu gibi,
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.