Rusya’nın Ukrayna’yıişgaliile başlayandönemde AB ülkeleri,enerjide Rusya’ya yüksek bağımlılıkları nedeniyle çok hazırlıksız yakalandılar.ABülkeleri özellikleAlmanya gibi bağımlılığı daha yüksek olanülkelerher ne kadar kısa süredeRusya’dan doğalgazı tamamen kesemezlerse de alternatif ülke kaynakları için çabalarını hızlandırdıkları ve mevcutdışa bağımlılıktablolarını değiştirmekonusunda kararlı olacakları görülüyor.Çünkü, Rusya’nınUkrayna’yıişgaliile Avrupa ülkelerinin enerjide Rusya’ya bağımlılıkları,
Rusya’nın Ukrayna’yı
işgali
ile başlayan
dönemde AB ülkeleri,
enerjide Rusya’ya yüksek bağımlılıkları nedeniyle çok hazırlıksız yakalandılar.
AB
ülkeleri özellikle
Almanya gibi bağımlılığı daha yüksek olan
ülkeler
her ne kadar kısa sürede
Rusya’dan doğalgazı tamamen kesemezlerse de alternatif ülke kaynakları için çabalarını hızlandırdıkları ve mevcut
dışa bağımlılık
tablolarını değiştirme
konusunda kararlı olacakları görülüyor.
Çünkü, Rusya’nın
Ukrayna’yı
işgali
ile Avrupa ülkelerinin enerjide Rusya’ya bağımlılıkları, siyasi olarak da
AB ülkelerinin manevra alanını daralttığı ve güvenlik açısından da ciddi sorunlara neden olduğunu gösterdi.
AB ülkelerini ekonomik ve siyasi olarak olumsuz etkileyen mevcut tablonun değişeceğinden
şüphe yok.
Bu nedenle, AB ülkeleri doğalgaz ve petrolde Rusya’ya bağımlılıklarını sonlandırma konusunda bir yandan yeni kaynak ülke arayışını hızlandırırken diğer yandan alternatif enerji kaynakları geliştirme konusunda geçmişe nazaran çabalarını arttırdığını
söyleyebiliriz
.
Bu çabalar, hem
bölge enerji denkleminde hem de AB enerji politikalarında önemli bir değişimin de
işaretidir.
AB VE TÜRKİYE’NİN ORTAK NOKTASI
Türkiye, bir çok Avrupa ülkesi kadar tek başına Rusya’ya yüksek oranda bağımlı olmasa da,
AB ülkeleri ve Türkiye’nin doğalgazda Rusya’ya bağımlılıkları iki tarafın enerjide beraber hareket etme konusunda önemli bir gerekçe olduğu açıktır.
Türkiye ve AB ülkeleri arasında enerji alanında gerçekleşecek işbirliği ve enerji arz güvenliğinde Türkiye’nin rolünün artması, son dönemde Türkiye ve AB ülkeleri arasında yaşanan gerginliklerin bitirilmesinde ve
Türkiye -AB ilişkilerinde yeni bir
dönemi başlatmada önemli bir adım olacaktır.
Çünkü biliyoruz ki enerji, siyasi ilişkilerde” dokunulmazlığı” olan önemeli bir alandır.
ENERJİDE REKABET YERİNE İŞBİRLİĞİ
Enerjide yeni denklemin kurulduğu bu dönemde
özellikle Türkiye’nin son yıllarda sürekli dile getirdiği doğu-batı arasında köprü ve merkez ülke olma düşüncesi hem
doğudaki kaynak ülkeler hem de batıda bulunan tüketici ülkeler açısından
stratejik açıdan çok
önemli.
Bu hatta Türkiye’nin merkezde bulunması nedeniyle,
Ortadoğu’da ve Doğu Akdeniz’de mevcut ve keşfedilecek kaynakların Türkiye üzerinde
Avrupa
ülkelerine
taşınması sağlanacaktır. Özellikle de bölgesel
olarak yeni bir enerji kaynağı olan
Doğu Akdeniz’de kaynaklar için yeni bir dönemin de başlangıcı olacaktır.
Son yıllarda Doğu Akdeniz’de Türkiye olmadan planlanan East- Med doğalgaz boru hattı projesi, Doğu Akdeniz Gaz Forumu ve diğer anlamsız çabaların çökmesiyle,
Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi merkeze alan yeni girişimler enerjide dengeleri tamamen değiştirecektir.
Ayrıca, Doğu Akdeniz’deki
bölge
ülkeleri arasında yaşanan enerji kaynaklı gerilim de yerini bölgesel işbirliğine bırakacaktır.
En önemlisi de Doğu Akdeniz’de oluşacak yeni işbirliği bölge ülkeleri için talep güvenliği sağlarken, AB ülkelerinin de enerji arz güvenliklerini sağlamaları daha güvenli olacaktır.
Türkiye ise hem enerji arz güvenliğini ve merkez ülke olma konumunu güçlendirecek hem de bölge ülkeleri ve AB ülkeleri ile ilişkilerini rekabetten çok güvenli bir işbirliğine dönüştürme imkanı elde edecektir.
#Rusya
#Ukrayna
#AB
#Doğu Akdeniz
