Enerjide köşe başlarını tutan küresel güçlerin Türkiye'den rahatsızlık duymalarının tek sebebi, Türkiye'nin coğrafi olarak enerji geçiş güzergâhında sahip olduğu avantaj değil.
Türkiye hem siyasi istikrarıyla hem de ekonomik gücüyle başlattığı TANAP gibi büyük bir projeyle şimşekleri üzerine çekmişti. Azerbaycan ve Türkiye ortaklığındaki TANAP projesi, Azerbaycan'ın Şah Deniz 2 sahasından çıkarılacak doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşınmasını sağlayacak.
TANAP projesinin en önemli özelliği ise Türkiye'nin, hem BOTAŞ vasıtasıyla TANAP boru hattında yüzde
söz sahibi
Bunun anlamı açık. Doğalgaz ve petrol rezervleri olmayan ve bulunduğumuz coğrafyada geçmiş dönemlerde istedikleri gibi at koşturan birçok küresel güçlerin yerine, enerji masasına Türkiye ve Azerbaycan gibi yeni aktörler oturacak.
Hatırlanacağı üzere, Türk Akım projesindeki başlıca sorun Rusya'nın projede Türkiye'nin pay almayarak yalnızca geçiş güzergâhı yani transit ülke olması yönündeki ısrarıydı. Türkiye, böyle bir şartı kabul etmeyerek,
Dolayısıyla, enerji kaynakları olmamasına rağmen özellikle petrol ve doğalgazda yıllarca enerjiyi yöneten ülkeler için bu durum, kendileri açısından büyük kayıp demek.
Bu yüzden, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki güçlü kardeşlik ve tarihsel bağlılıklarının ticari ilişkilere, özellikle de enerjiye yön vermesi bazı çevrelerin rahatsızlık duymasına sebep oluyor.
öncesinde gerçekleşmesi ilginç değil mi?
sorusunun sorulmasının gerekçesi de bu durum.
Neredeyse
çalışılması basit bir tesadüfle açıklanamaz.
Anlaşılan, Türkiye büyük
ın yönünü
küresel güçler de bu saldırılara devam edecekler.
Hatırlayalım, 2013 yılının Mayıs ayında Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) ilk petrol sevkiyatı Türkiye üzerinden gerçekleştiğinde de, yine uluslararası algı operasyonları başlatılmıştı.
Türkiye'nin bölgede güçlü ve istikrarlı bir ülke olmasının istenmediği ortada. Özellikle de
çıktığı ve tüm enerji rotaları için en güvenlikli ve
Türkiye olduğu bir konjonktürde, Türkiye enerjide söz sahibi ülke sıralamasında yukarılara taşınıyor.
engellemek için de hiçbir ahlaki ve insani kural tanımadan hareket edecekler. Siyasi mekanizmada kuramadıkları belirsizliği ekonomide de gerçekleştiremeyince, bu kez toplumsal huzuru hedef alıyorlar.
Bu girişimlere verilecek cevap, tıpkı Gezi'de olduğu gibi, 17-25 Aralık'ta olduğu gibi Türkiye ekonomisini güçlendirmek için atılacak adımlara kararlılıkla devam edilmesidir.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.