S-400’lerde FETÖ ihaneti

04:0029/05/2019, Çarşamba
G: 29/05/2019, Çarşamba
Bülent Orakoğlu

S-400, F-35 ya da Türkiye aleyhine bütün kararlar Temsilciler Meclisi ve Senato’dan oluşan Kongre’de alınıyor. Temsilciler Meclisi ve Senato üyelerine sürekli Türkiye aleyhine bilgi akışını sağlayanlar da 15 Temmuz kalkışması sonrasında firar ederek NATO, ABD ve Avrupa’ya sığınan ve bu ülkelerde koruma altına alınan FETÖ’cü üst düzey askerler.Bu hainlerin büyük bir bölümü daha önce NATO’da görev yaptığı için S-400 ve F 35’ler konusunda yeterli bilgi ve donanıma sahip olarak Kongre üyelerini Türkiye

S-400, F-35 ya da Türkiye aleyhine bütün kararlar Temsilciler Meclisi ve Senato’dan oluşan Kongre’de alınıyor. Temsilciler Meclisi ve Senato üyelerine sürekli Türkiye aleyhine bilgi akışını sağlayanlar da 15 Temmuz kalkışması sonrasında firar ederek NATO, ABD ve Avrupa’ya sığınan ve bu ülkelerde koruma altına alınan FETÖ’cü üst düzey askerler.


Bu hainlerin büyük bir bölümü daha önce NATO’da görev yaptığı için S-400 ve F 35’ler konusunda yeterli bilgi ve donanıma sahip olarak Kongre üyelerini Türkiye aleyhine kışkırtmada bir zorluk çekmiyorlar. Tabii ki Amerikan Kongresi’nde CIA- PENTAGON ve GLADYO işbirliğini ve Türkiye düşmanlarının faaliyetlerini de yabana atmamak lazım. ABD Kongresi’ni oluşturan Senato ve Temsilciler Meclisi’nde Türkiye dostları neredeyse yok denecek hale geldi. Son olarak Türk düşmanı Pelosi’nin Temsilciler Meclisi Başkanlığı’na getirilmesi FETÖ’nün Türkiye aleyhindeki faaliyetlerine yeni bir ivme kazandırdı diyebiliriz. FETÖ’cülerin

Türkiye

karşıtı

lobi
faaliyetleri

dikkate alındığında... Öyle ki ABD, NATO ve GLADYO-B arasında yaşanan kirli ilişkilerin geçmişe göre katlanarak artması nedeniyle bu şer güçler arasındaki bağlar daha da sıkılaşmış durumda. Amerika istihbarat birimleri ve GLADYO-B arasındaki örtülü ilişkiler Amerika’nın menfaatlerini Orta Asya, Uzak Doğu ve Ortadoğu’da en üst düzeyde korumak üzerine şekillenmeye devam ediyor. Amerikalı tarihçi ve gazeteci-yazar William Engdahl, “Tanrıların Gazabı/Kaybolan Hegemonya” kitabında bu ikilinin neden kopmayacağını şöyle anlatmış: “… CIA tarafından desteklenen Gülen, Türkiye’deki tüm okullar ve ‘medreseler’ aracılığıyla ahtapot kollarını açarak Orta Asya’ya yayıldı. CIA ve NATO, Afganistan üzerinden Orta Asya’da yeni eroin laboratuarı kurmakla ve transit güzergahlar yaratmakla meşguldü. Her yerde okulları olan böylesine ‘dini’ bir hareket, eroin ticareti için mükemmel bir örtü görevi yapacaktı. FETÖ, NATO’nun gizli orduları olarak bulunduğu konumundan mütevellit CIA, PENTAGON ve küresel sermaye gruplarının da desteğini alarak Avrupa’da müze açıyor. Konferanslar düzenliyor. Avrupa Parlamentosu’nda konuşmalar yapıyor. Bütün bu göstergeler FETÖ’nün NATO GLADYOSU olma konumunu örgüt lehine ciddi anlamda kullandığına işaret ediyor. ABD ve NATO’nun başını çektiği bazı Avrupa ülkeleri, Cemaat ve dini kılıflı bu terör örgütüne kol kanat gererek arkadaki azmettirici gücün güçlü desteğini ortaya koyarlarken örgütün yurt içi ve dışında neden bitirilemediğinin nedenlerini açıkça ortaya koyuyorlar sanırım.

FETÖ GLADYO’sunun ABD Kongresi’nde Türkiye’nin S-400’leri alması halinde Türkiye’ye uygulanacak yaptırımları da Temsilciler Meclisi ve Senato’da satın aldığı veya sızdığı FETÖ’cü senatörler vasıtasıyla dizayn ettiği kirli ilişkileri deşifre eden fotoğraf ve açıklamalarla deşifre oldu. S-400 ve F-35 şantajında Ankara, Rusya ve İran ile ilişki kurmak ve Kıbrıs’ı işgal etmekle suçlanmıştı.

F-35’LERİN TÜRKİYE’YE TESLİM EDİLMEMESİ HAYIRLARA
VESİLE Mİ OLDU?

Pazartesi günkü köşe yazımızda ABD’nin S-400 ve F-35 şantajında esas meselenin Evanjelist-Neocon ve Körfez çetesinin Türkiye’nin önünü kesme operasyonu olduğuna işaret etmiştik. Bu kapsamda son günlerin en çok tartışılan sorusu, “F-35’ler sahip oldukları yapay zeka teknolojisi ile Türk Hava Kuvvetleri’nin tüm operasyonel bilgilerini ABD’ye anlık olarak sızdıracak mı?” olmuştu. Türkiye kendi milli uçağını tamamlamadığı sürece bu ihtimalin hep var olacağı uyarısında bulunan uzmanlar, S-400 ve F-35 gibi konuların ABD’nin hedefine giden yolda birer ‘araç’ olduğuna dikkati çekerek asıl amacın Türkiye’nin ‘koşulsuz biat’ etmesi olduğuna vurgu yaptı.

Devletin en üst katlarından en alt birime Yeni Türkiye’nin stratejilerinde ‘biat’ olmadığı defalarca kamuoyuna açıklanan bir düstura işaret ediyor. Hal böyle iken 2023 ideallerinin anahtarı bağımsız Türkiye Düsturu’ndan sapmamaktan geçiyor. Böyle biline!

#ABD
#FETÖ