Geçen hafta Çarşamba günkü “CHP Delegeleri Lejyoner mi” başlıklı köşe yazımızda güvenilir kaynaklardan aldığım bir bilgi doğrultusunda Muharrem İnce’nin bayram sonrası yeni bir parti kuracağını belirtmiştim. Ayrıca köşe yazımda Muharrem İnce’nin kuracağı partinin şifreleri olarak Kılıçdaroğlu CHP’sinin Atatürk’ün kurduğu parti misyonundan çıkmış, siyasi kıblesi değişmiş bir parti olduğunu özellikle belirtmiştim. Kılıçdaroğlu’nun AK Parti’ye karşı 10 seçim kaybettiği halde demokratik hiçbir partide görülmedik bir şekilde genel başkanlık görevine devam ettiği yaklaşık olağan veya olağanüstü yapılan 10 Kurultay’da seçim yenilgilerinin hesabının Kılıçdaroğlu yerine partinin omurgasını oluşturan isimlere sorulduğunu belirterek bu küskünler ordusunun Muharrem İnce yanında yer alacağını örtülü olarak açıklamıştım. Kılıçdaroğlu’nun 2019 yerel seçimlerini kazanmış iktidara oynayan bir parti imajı yerine dostları ile iktidar olmak gibi sonucu ve aktörleri belli olmayan muallak vaadlerle iktidar yürüyüşü yaptığı iddiasına kendisinin de inanmadığı anlaşılıyor. Muharrem İnce’nin Kılıçdaroğlu CHP’sinden ayrılarak yeni bir parti kuracağına yönelik iddialarım çeşitli televizyonlarda tartışma programları içinde de yer aldı. CNN Türk’te Abdülkadir Selvi’nin moderatörlüğünde yapılan Gece Görüşü isimli tartışma programında bir tartışmacı bu haberin doğru olamayacağını Muharrem İnce’nin CHP’de mücadeleye devam edeceğini açıklamıştı. Selvi ise Muharrem İnce’yi aradığını ancak cevap alamadığını bu nedenle bu haberin doğru olabileceğini ifade etmişti. Ahmet Hakan da yazdığı köşe yazısında Muharrem İnce’nin CHP’den ayrılmayacağının altını çizmişti. Şüphesiz güvenilir kaynak açıklamam bazı tartışmacıları nedense kesmemişti. Ancak Sayın Selvi haricindeki tartışmacıların konuyu hiç araştırmadan yorum yaptıkları kamuoyunu yanlış bilgilendirdikleri ortaya çıkıyordu. Programın moderatörü Selvi, Muharrem İnce’nin 2019 yılında da CHP’den ayrılabileceği yönünde yapılan yorumlara o süreçte anında cevap vererek ’’Bu iddiayı yalanlamasını baz olarak niye cevap vermiyor suskun kalıyor” diyerek bu haberin doğru olmadığını iddia eden tartışmacılara karşı çıkmıştı. 2019’da İnce, “Ben bu partiden ayrılamam. Ellerini ovuşturanlar çok beklerler. Ben CHP’nin başarılı olmasını istiyorum. Atatürk’ün emanetine sahip çıkmak istiyorum” demişti.’’ Ancak bu kez durum farklıydı. 37’nci Kongre’de İnce hem rencide edilmiş hem de bu partinin Atatürk‘ün kurduğu parti olmadığı, delegelerin merkezin kontrolünde kurşun asker gibi hareket ettikleri, yaşanan gelişmelerden anlaşılmıştı. İnce’ye parti içinden ve dışından çok sayıda Kılıçdaroğlu CHP’sinden şikayet yağıyordu. 37 Olağan Kuırultay’da Genel Başkanlığa aday olmayan kurultay sonrasında derin bir sessizliğe bürünen İnce’nin parti kuracağı yakın çalışma arkadaşları tarafından bizim köşe yazımızdan 1 gün sonra medyaya açıklandı. Kılıçdaroğlu CHP’sinin Atatürkçü ve CHP ilkelerinden ayrıldığı ifade edilerek “Atatürk’ün kurduğu esas CHP ilkeleri doğrultusunda Hakkari’de 15 Eylül’de yeni bir partinin kurulacağı ve parti isminin de İnce tarafından bu toplantıda paylaşılacağı” belirtildi. “Atatürkçü, laik, ortanın solu, milli değerlere bağlı bir parti...Kılıçdaroğlu CHPsinin yapamadıklarını yapacak bir parti... Üç-beş oy için kendi ideolojisinden ödün vermeyen Atatürkçü bir parti...”
15 Eylül sanırım CHP için bir dönüm noktası olacak. Eğer İnce başarabilirse Atatürk’ün CHP”si, FETÖ, PKK, DHKP/C safralarından temizlenerek darbecilerle yapılan işbirlikleri bitirilecek. AK Parti’nin karşısında yerli ve milli bir muhalefet partisi yer alacak. Yıllardan bu yana milli ve yerli olmayan bir muhalefet partisi AK Parti’yi de aşağı çekiyordu.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun 37. Olağan Kurultayı’nda, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun anahtar listesi dışında, Genel Başkan Yardımcıları Tuncay Özkan ve Yıldırım Kaya’nın yer almadığı 52 kişilik bir alternatif liste hazırlayarak dağıtması dikkat çekmişti. Kaftancıoğlu “Evet bu listeyi İstanbul örgütü olarak biz hazırladık. Bu listede Yıldırım Kaya ve Tuncay Özkan yok. Neden yok? Çünkü onların girmesini istemedim ve onların seçilmemesi içinde elimden geleni yaptım” dediği iddia edilmişti. Bu iddia bile şahsımın Çarşamba günü kaleme aldığı “CHP Delegeleri Lejyoner mi?” başlıklı köşe yazımın ne kadar doğru olduğunu ispatlamıyor mu? Asıl araştırma yapılması gereken konu ise derinlerde, Kılıçdaroğlu CHP’si içindeki kavganın hangi fraksiyon veya hizipler arasında olduğunun ortaya çıkarılması sanırım. Kaftancıoğlu’nun 52 kişilik alternatif listeyi kendi inisiyatifi ile hazırlamadığı Kılıçdaroğlu’nun bilgisi dahilinde hareket ettiği çok açık. Bizzat Genel Başkan’ın da içinde olduğu derin bir savaş yaşanıyor Kılıçdaroğlu CHP’sinde. Yaşanan gelişmeler karşısında CHP’nin bazı ağır topları Özkan’ı CHP’li olarak kabul etmezken Tuncay Özkan’ın “Partimi tartıştırmam” açıklamasını nereye koyacağız. Kılıçdaroğlu’nun bir proje olarak Genel Başkanlık koltuğuna oturduğunu iddia edenler CHP’yi de bitirecek demişlerdi. Ne kadar doğru bir tespit. Bekleyip görelim.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.