İsrail’in çağrı cihazı saldırılarının gizemi ortaya çıktı, patlayıcılar neredeyse görünmez olmuş?

04:009/10/2024, Çarşamba
G: 9/10/2024, Çarşamba
Bülent Orakoğlu

Orta Doğu’yu savaşa sürükleyen İsrail, Lübnan’da 17 ve 18 Eylül tarihlerinde Hizbullah’a ait olan 5 binden fazla çağrı cihazına siber saldırı düzenledi. Binlerce kişinin yaralandığı 40 kişinin ise hayatını kaybettiği saldırıyla ilgili ABD merkezli Washington Post gazetesi dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Saldırı iki yıl önce planlanmış. Hem Hizbullah mensupları hem de Lübnanlı sivillerin ölümüne yol açan patlamalar, Hizbullah’ın güvenlik uygulamalarını sorgulattı. Washington Post, İsrail’in karanlık

Orta Doğu’yu savaşa sürükleyen İsrail, Lübnan’da 17 ve 18 Eylül tarihlerinde Hizbullah’a ait olan 5 binden fazla çağrı cihazına siber saldırı düzenledi. Binlerce kişinin yaralandığı 40 kişinin ise hayatını kaybettiği saldırıyla ilgili ABD merkezli Washington Post gazetesi dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Saldırı iki yıl önce planlanmış. Hem Hizbullah mensupları hem de Lübnanlı sivillerin ölümüne yol açan patlamalar, Hizbullah’ın güvenlik uygulamalarını sorgulattı. Washington Post, İsrail’in karanlık istihbarat servisi MOSSAD’ın, Gazze savaşından bir yıl önce, 2022’de çağrı cihazlarını patlayıcılarla doldurma planına başladığını bildirdi. Bu planı uygulamaya koyma fikri, MOSSAD’ın, 2015 yılı gibi erken bir tarihte Hizbullah’ın telsizlerini patlayıcılarla doldurduğu ve patlatılması gereken tarihe kadar onlara dokunmadığı planın ardından geldi. Uzun zamandır İsrail’in düşmanı olan Hizbullah, düşmanlarının istihbarat toplamasını engellemek amacıyla düşük kaliteli teknoloji cihazları kullanıyordu. Ancak düşük kalite cihazlar İsrail’in istihbarat toplamasını engelleyemedi. Washington Post, MOSSAD’ın dokuz yıl önce Lübnan’a bubi tuzaklı telsizler yerleştirmeye başladığını, her cihaza büyük boy bir pil takımı, gizli bir patlayıcı ve İsrail’in iletişimleri dinlemesine olanak tanıyan bir iletim sistemi yerleştirdiğini ortaya koydu. İsrailliler, birkaç yıldır Hizbullah’ı dinlemekle ve istedikleri zaman bombaları patlatma seçeneğini ellerinde tutmakla yetiniyorlardı.


MOSSAD YENİ BİR FIRSAT YAKALADI! HİZBULLAH BÖYLE KANDIRILDI?

Ancak yeni bir fırsat gören MOSSAD, planı büyütmeye karar verdi. Dünya çapında dağıtımı olan bir ürün buldu. Bu ürün Hizbullah’ın şüphelerini uyandırabilecek İsrail veya Yahudi çıkarlarıyla hiçbir bağlantısı olmayan tanınmış bir ticari markanın Tayvan menşeli Apollo çağrı cihazıydı. MOSSAD, hemen bu cihazları satın aldı. Hizbullah’a yapılan satış teklifi, onların güvendiği ve Apollo ile bağlantıları bulunan bir pazarlama yetkilisinden geldi. Pazarlama yetkilisi, Hizbullah ile temas halindeydi ve onlara yeni çağrı cihazının çok daha iyi olduğunu aktardı. Washington Post’un görüştüğü bu yetkilinin ismi kaynaklar tarafından açıklanmadı. İsrailli bir yetkiliye göre, Hizbullah’a AR924 modeli satıldı. Yetkili, AR924’ün en önemli satış kozlarından birinin “kabloyla şarj edilebilmesi” olduğunu bildirdi. Ayrıca pillerin daha uzun ömürlü olduğunu da ekledi.


PATLAYICILAR NEREDEYSE GÖRÜNMEZ! SİNSİ PLAN ORTAYA ÇIKTI, SİYONİST KATİLLER ÇOCUKLARI DA HEDEF ALDI?

Her biri hafif olan MOSSAD çağrı cihazları, pil takımının içinde ciddi hasara yol açabilecek ve görünmeyecek kadar küçük güçlü bir patlayıcıya sahipti. Bomba bataryası bileşeninin o kadar dikkatli bir şekilde gizlendiği bildiriliyor ki, Hizbullah cihazları söküp incelemeye alsa dahi göremeyecekti. MOSSAD’ın mümkün olduğunca çok sayıda insanı yaralamak veya öldürmek için başvurduğu bir diğer taktik ise patlayıcıları tetikleyen sinyalin iki ele aynı anda ihtiyaç duymasıydı. Çağrı cihazlarının, yalnızca kullanan kişi, iki eliyle tuttuğunda erişilebilen özel bir “şifreli mesaj” işlevi vardı ve Mossad bunu patlayıcıyı patlatma talimatını gizlemek için kullandı. Yetkili, meydana gelen patlamada kullanıcıların büyük ihtimalle iki elini de yaralayacağını ve dolayısıyla savaşamayacaklarını ifade etti. Ancak saldırıda sadece Hizbullah mensupları öldürülmedi. Sekiz yaşındaki Fatima Abdullah da dahil olmak üzere çocuklar da çağrı cihazı patlamalarında öldürüldü. Genç kız, Lübnan’ın Bekaa Vadisi’ndeki Saraain El Faouqa köyündeki ailesinin evindeki mutfakta ders çalışırken kablosuz çağrı cihazının bip sesini duydu. Dokuz yaşındaki arkadaşı Ali Abdullah, “Fatima’nın kanepede oturduğunu ve ders çalışırken çağrı cihazının öttüğünü, ardından dışarıdaki babasına vermek için harekete geçtiğini, ancak cihazın elinde patladığını” bildirdi 17 ve 18 Eylül’deki patlamalardan bu yana Hizbullah ile İsrail arasındaki şiddet önemli ölçüde arttı, iki grup şu anda Lübnan’ın güneyinde şiddetli bir şekilde çatışıyor.


FETÖ'YÜ ÖLÜM KORKUSU SARDI! HASTA BEZİ BİLE ÇÖPE ATTIRILMIYOR?
FETÖ, hastalığı ilerleyen elebaşı Gülen’i tam anlamıyla izole etti. Demans olan elebaşının hasta bezi çöpe bile attırılmıyor.
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in ilerleyen hastalığı, örgütte paniğe neden oldu. Örgüt içinden edinilen bilgilere göre ileri seviye demans hastası olan elebaşı, yanında biri olmadan hareket edemiyor, kimseyi de tanımıyor.

MONTAJLA KESİLİYOR

Örgüte inananlar, Gülen’in varlığı için bağış yapmaya devam ederken, para musluğunun kesilmemesi için de örgüt üst yönetimi adeta bir tiyatro sahnesi ortaya koyuyor. Gülen’in ölmediğini kanıtlamak için örgüt ara ara video ve fotoğraf yayınlıyor. Videolarda konuşturabilmek için Gülen’e ilaç veriliyor. İlaçların etkisiyle konuşan Gülen’in gelgitleri videolarda montajla kesiliyor. Birkaç kare ile sözde iyi olduğu imajı sunulmaya çalışılıyor. Fetullah Gülen’in son paylaşılan fotoğrafı bunu kanıtlar nitelikte. FETÖ elebaşı Gülen’in birçok hastalığı var. Bunlardan biri demans; beyin hücrelerinin zarar görmesinden kaynaklı yaşanan hafıza kaybı. Gülen, demansın son safhasında. Yanında biri olmadan hareket edemiyor. Kimseyi tanımıyor, sıklıkla unutkanlık yaşıyor. Gülen, yürüyemediği için tekerlekli sandalyeye muhtaç. Tuvalete bile gitmekten aciz. Bakımında yetişkin bezi kullanılıyor. Bu acizliği zayıflık gibi gördüğünden dolayı psikolojisi de iyice bozulmuş durumda. Kendini hep yıkılmaz gören Gülen etrafındakilere de sürekli agresif tavırlar gösteriyor. FETÖ elebaşı Gülen’e yeni ikametinde bakanlar da durumun farkında.

FETÖ elebaşı Gülen’in bakımında kullanılan hasta bezleri ise örgüt üst yönetimi tarafından hastalığını saklamak için çöpe bile attırılmıyor.

#fetö
#israil
#Bülent Orakoğlu