27 Nisan 2020 tarihli köşe yazımızda; ‘’DHKP/C terör örgütünün, Türkiye’deki son eylemi Kovid-19 salgını öncesinde 15 Mayıs 2019 tarihinde başarısızlıkla sonuçlanan TBMM’yi hedef alan terör eylemi girişimi olmuştu. DHKP/C terör örgütünün TBMM’yi hedef alması şüphesiz öncelikle milli iradeye karşı yapılan bir saldırıdır. DHKP/C örgütüne destek veren Lavrion, Kinesa Dileysi ve Orapa kamplarında bu terörist grupları eğitip Türkiye’de siyasi istikrarsızlık yaratma çabası içinde olan Yunanistan ve Güney Kıbrıs, Doğu Akdeniz’de enerji savaşlarında emperyalist güçlerle kurduğu ittifaklarla Türkiye’yi dışlamaya çalışıyor. Uzun zamandan beri büyük bir eylem yapamayan DHKP/C’nin uyandırılmasının asıl nedeni ise Doğu Akdeniz’de enerji savaşlarında Türkiye’yi etkisiz kılma amaçlıydı. DHKP/C terör örgütünün Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Suriye başta olmak üzere Avrupa Gladyosu’ndan ciddi destek aldığı da biliniyor’’ demiştik.
İstanbul Adliyesi’nde görev yapan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz 31 Mart 2015 tarihinde makam odasında avukat cüppesi giymiş DHKP/C‘li teröristler Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol tarafından rehin alınarak silahlı eylem sonrasında şehit edilmişti. Aynı gün Selim Kiraz’ı şehit eden DHKP-C‘li teröristler ile aralarında Ebru Timtik’in de olduğu bir grup görüşmüştü. Ebru Timtik DHKP/C terör örgütü ile organik ilişkisi olan Halkın Hukuk Bürosu’nda avukat olarak örgütsel faaliyetlerini yürütmekteydi. Devletin savcısına FETÖ ve DHKP/C KAOS timi tarafından öldürme amaçlı organize bir tuzak kurulmuştu. Cüppeli teröristler iş başındaydı. KAOS timi tetikçi teröristlerin hiçbir aramaya tabi tutulmadan Adliye’ye girmelerini sağlamıştı. Hem de eylemde kullandıkları silah ile birlikte. Teröristlerle normal bir avukat örtüsü içinde görüşen Timtik hazırlanan eylem planı içinde örgütün daha önce hazırladığı mesajı adliyedeki muhabirlere açıklamıştı.Teröristlerin kararlı duruşundan oldukça memnun ve mütebessim bir suratla, ‘Çocuklar çok kararlı talepleri yerine getirilmezse öldürecekler’ demişti.
Aslında örgüt tarafından şehit savcımız Kiraz için ölüm emri eylem planlaması sürecinde verilmişti. Savcı Kiraz’ın şehit edilmesi ardından güvenlik güçlerince yapılan operasyonlarda terörist Ebru Timtik DHKP/ C terör örgütünün Türkiye sorumlularından terörist Kamile Kayır’la özel bir sığınakta birlikte yakalanmışlardı. ‘Örgüt üyeliği ve çeşitli örgütsel faaliyetleri nedeniyle’ Ebru Timtik 13 yıl 6 ay, hapse mahkûm edilmişti. Ebru Timtik, DHKP-C terör örgütünün talimatıyla girdiği ölüm orucu sonucu 238 gün sonra hayatını kaybetti. Terörist Ebru Timtik için İstanbul Barosu önünde yapılan skandal tören ve eylemde, Timtik’in büyük posterinin baro binasına asılmasına ilişkin yapılan şikâyetler üzerine İstanbul Barosu Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri hakkında savcılıkça soruşturma açıldı. Baro binasına açılan bina büyüklüğündeki posteri kendilerinin asmadığını iddia eden basiretsiz yönetimin hesap vermesi kamuoyunda ve hak ettikleri cezaları almaları en büyük temennimiz.
DHKP/C’li terörist Ebru Timtik’in Savcı Kiraz şehit edilmeden 20 gün içinde ‘’Devlet kimseyi sonsuza kadar koruyamaz ‘’ tehdit mesajı bu terörist yapılanmanın aynı FETÖ terör örgütü gibi başta medya ve siyasi partilere sızdığının açık bir kanıtı gibiydi. CHP’nin Genel Başkanı başta olmak üzere üst düzey yöneticileri DHKP/C terör örgütü militanları için neredeyse seferber oldular. Aynı FETÖ gibi DHKP/C terör örgütü de Avrupa Gladyo’sunun faaliyet gösterdiği AB ülke gizli servisleriyle işbirliği içinde olması CHP ‘nin neden bu terör örgütüne kucak açtığının işaretlerini veriyor. Doğu Akdeniz üzerinden Türkiye’yi terörle istikrarsızlaştırma çabaları karşısında Türkiye genelinde FETÖ, PKK, DEAŞ ve DHKP/ C terör örgütlerine yapılan operasyonlara büyük bir başarıyla devam edilmektedir.
Şehit savcı rehin alındığında teröristlerin kimlikleri bilinmiyordu. Rehin alınma olayının ilk dakikalarında teröristlerin ismini ilk kez FETÖ’den ihraç edilen polis amiri Kadri Cemil Yiğit sosyal medyadan duyurdu. Halen FETÖ tutuklusu polis amiri ‘’Yüzü maskeli teröristi gözlerinden tanımış’’.
Savcı Kiraz’ın şehit edildiği saatlerde adliyede elektrikler kesilmişti. FETÖ’nün firari kalemşorlarından Önder Aytaç, Kiraz savcının şehit edilmesinden 26 dakika önce attığı Tweet’te “Elektrik yokken öldürülen herkesten iktidar sorumludur” demişti, En önemlisi de Kılıçdaroğlu da dahil olmak üzere yapılan Tweet ve açıklamalarda hiçbir zatın şehit savcımız ile ilgili bir başsağlığı dilediğinde bulunmamasının nedeni ne acaba? Sakın DHKP/C’nin siyasi ayağını deşifre etme endişesi olmasın ne dersiniz?
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.