ABD’nin uydusu NATO’dan çıkacak mıyız?

04:0015/08/2018, Çarşamba
G: 15/08/2018, Çarşamba
Bülent Orakoğlu

ABD ve uydusu NATO stratejik olarak uzun zamandan bu yana Türkiye’yi tehdit olarak algılıyor. Zira ABD’nin yüzyıllık KAOS planlarında güçlü bir Türkiye’ye yer yok.Suriye, Irak, İran ve Türkiye bölünecek ülkeler listesinin başında yer alıyor. Bu durum ABD’nin çeşitli yıllarda hazırladığı haritalarda deşifre ediliyor. Oysa Türkiye NATO ittifakı içinde ve ABD ile en üst düzeyde güvenlik ve istihbarat alanlarında stratejik ortaklık yapmış bir ülke. Türkiye NATO’ya 1952 yılında katılmıştı. Bu dönemde

ABD ve uydusu NATO stratejik olarak uzun zamandan bu yana Türkiye’yi tehdit olarak algılıyor. Zira ABD’nin yüzyıllık KAOS planlarında güçlü bir Türkiye’ye yer yok.


Suriye, Irak, İran ve Türkiye bölünecek ülkeler listesinin başında yer alıyor. Bu durum ABD’nin çeşitli yıllarda hazırladığı haritalarda deşifre ediliyor. Oysa Türkiye NATO ittifakı içinde ve ABD ile en üst düzeyde güvenlik ve istihbarat alanlarında stratejik ortaklık yapmış bir ülke. Türkiye NATO’ya 1952 yılında katılmıştı. Bu dönemde neden NATO’ya katıldı tartışması yapılabilir, ancak komünist Sovyetler Birliği tehdidine karşı katıldığı aşikar gözükse de yağmurdan kaçarken doluya yakalandığı da açık bir duruma işaret ediyor. Zira Türkiye NATO ittifakı içinde yer aldıktan sonra NATO’nun yani Amerika’nın en doğu ucunda Sovyetler tehdidine karşı kullanılan sınır bekçisi veya başarılı veya başarısız darbelerle anılan bir ülke konumunda kalmıştı. Ne hazin ki darbelerin arkasında Komünist Sovyetler yerine aynı ittifak içinde yer alan ABD, İngiltere, İsrail ve NATO azmettirici güçler olarak yer almıştı. Üstelik ABD’nin yer altı paramiliter örgütü Gladyo yapısı ve FETÖ Türkiye’nin en önemli kurumlarına TSK, MİT Emniyet ve Yargı’ya sızarak paralel bir devlet yapılanması oluşturmuşlardı. NATO’nun Türkiye’de Adana İncirlik Malatya Kürecik başta olmak üzere birçok ilimizde üsleri NATO’ya bağlı birleştirilmiş Hava Harekat Merkezleri bulunuyor. Ayrıca ABD’nin resmen açıklanmayan Irak, Suriye sınırları başta olmak üzere bir takım gizli anlaşmalar ile kurulmuş Amerikan Özel Kuvvetleri’nin operasyonlarına(!!!) imkan tanıyan askeri işbirliği ve istihbarat paylaşımlarının yapıldığı üsler de söz konusu.

17/25 Aralık ve 15 Temmuz 2016 tarihli kanlı kalkışmayı gerçekleştiren CIA hesabına çalışan FETÖ’cü hainlerinde arkasında ABD ve NATO’nun açık izlerinin ortaya çıkması bu tarihten sonra ABD’nin Türkiye aleyhindeki 5’nci kol ve algı operasyonlarını aleni bir şekilde gerçekleştirmelerine neden olmuştu. ABD’nin PKK/YPG’ye verdiği askeri eğitim destekleri 30 Milyar dolar civarında yeni nesil silahlar ve tank ve Füzeler ABD’nin Ortadoğu’daki kirli savaşın devamını isteyen hamleleri Türkiye tarafından iki kez akamete uğratılarak Cerablus-Azez Mare hatların ve Afrin işgal edilerek terör koridorları engellenmişti. Türkiye’de FETÖ üzerinden 4 başarısız darbe teşebbüsünde bulunan NATO ve ABD, bu kez Küresel Finans Çetesi’nin Londra merkezi üzerinden planlandığı anlaşılan dolar veya finans darbesini 15 Temmuz Kalkışması’nın devamı ve intikamı niteliğinde Türkiye’yi ve bağımsız ekonomisini hedef alarak ülkemizi dize çöktürmek amacıyla planlamışlardı. Türkiye’yi ekonomik saldırılarla felç etmek isteyen ABD’li bankaların mesken tuttuğu İngiltere’nin başşehri Londra’da ABD bankası Morgan Stanley başta olmak üzere bazı bankaların hazine birimleri Türkiye saati ile 20.00’den itibaren 3 saat boyunca spekülatif alım yaparak sığ piyasalarda dolar kurunun 7.22 TL’ye çıkmasını sağlamışlardı. Türkiye’ye karşı yapılan dolar operasyonu ’’Asya piyasaları açıldı, dolar fırladı’’ şeklinde asparagas haberler servis edilerek gerçekleşti. Morgan Stanley en çok işlem yapan banka olurken elinde olmayan TL ile borçlanıp işlem yaptı.

Türkiye’de ekonomik saldırıya çanak tutarak ekonomik güvenliği tehdit eden 346 sosyal hesabın sahipleri vatan hainlerine karşı MASAK harekete geçerken Ankara ve İstanbul Başsavcılıkları soruşturma başlattı. MASAK özellikle ‘Dövizlerin devlet eliyle TL’ye çevrilmesi ve dolar kurunun sabitlenmesi iddialarının yalan haber olduğunu bu tarz haberleri yayan kişi ve kuruluşların tespit edilerek cezalandırılacağını açıkladı. Bu operasyonun yurt içi ve dışındaki merkezlerinde FETÖ-NEOKON-SİYONİST EVANJELİST işbirliğinin olması herhalde kimseyi şaşırtmaz.

Türkiye’de ekonomik KAOS yaratarak ülkemizi hedef alan Küresel Finans Sistemi’nin arkasındaki küresel çete bu operasyondan umduğunu bulamadı. Türkiye Yenikapı ruhu ile bu alçak saldırıyı da gögüsledi. Genel olarak döviz kuruna yönelik milletimiz alım talebinde bulunmadı. Bankalardan mevduat çekme işlemleri ise yok denecek kadar azdı. Almanya başta olmak üzere birçok AB üyesi ülke Azerbeycan,Pakistan,İran ve Rusya,Çin Kanada ABD’nin Ekonomik darbe teşebbüsüne karşı Türkiye lehine tepki koydular.

Türkiye İnşallah çok az bir kayıpla bu finans darbesini de atlatacak güçlü ve büyük bir ülke. Ancak ABD’ye ve TRUMP manyağına da gerek dersin verilmesi gerekiyor. Öncelikle Türkiye NATO ittifakını ve bu ittifakın Türkiye’deki örtülü ve açık üslerini disipline edecek tedbirleri almalıdır. 15 Temmuz’dan 1 ay sonra Türkiye’ye gelen ABD İngiltere ve İsrail üst düzey yetkilileri bu kez hak ettikleri muameleye tabi tutulacakları Başkan Erdoğan’ın şu açıklamalarında saklı: ’’Hukuk namına hukuksuzlukları bize kimse dayatamaz. Bizim kırmızı çizgilerimiz bellidir. Gazi Mustafa Kemal’in ifadesiyle ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ temel prensibimizdir. Devletlerin başarısının sırrı savaşa hazır olmaktır. Biz hazırız, her şeyimizle hazırız.’’

#​ABD
#NATO