15 Temmuz’da Türkiye kardeşliğine sahip çıktı

04:0022/07/2019, Pazartesi
G: 22/07/2019, Pazartesi
Bülent Orakoğlu

3 yıl önce 15 Temmuz’da FETÖ tarafından gerçekleştirilmek istenen hain’’ kalkışma, iç savaş ve Türkiye’yi işgal senaryosu’’ başarılı olsaydı biz şu anda bu mekanlarda konuşamıyor veya yazamıyor olacaktık. Şüphesiz Türkiye’de 10 binler gözaltına alınacak, binlerce kişi idam edilecek veya kurşuna dizilecekti.15 Temmuz Kalkışması’nın merkezi Mürted veya Akıncılar Üssü’nde Akın Öztürk ve Adil Öksüz başkanlığında 6-13 Temmuz tarihlerinde Yurt’ta Sulh Cuntası ile yapılan toplantılarda hangi şehirlerde

3 yıl önce 15 Temmuz’da FETÖ tarafından gerçekleştirilmek istenen hain’’ kalkışma, iç savaş ve Türkiye’yi işgal senaryosu’’ başarılı olsaydı biz şu anda bu mekanlarda konuşamıyor veya yazamıyor olacaktık. Şüphesiz Türkiye’de 10 binler gözaltına alınacak, binlerce kişi idam edilecek veya kurşuna dizilecekti.


15 Temmuz Kalkışması’nın merkezi Mürted veya Akıncılar Üssü’nde Akın Öztürk ve Adil Öksüz başkanlığında 6-13 Temmuz tarihlerinde Yurt’ta Sulh Cuntası ile yapılan toplantılarda hangi şehirlerde hangi birliklerin harekete geçirileceği, ilk gözaltına alınacaklar ve darbe bildirisi hazırlanmıştı. TSK içine sızmış FETÖ’cü terörist robotların katliamlar için toplu mezarlar hazırladığı yönünde güçlü iddialar ortaya atılmıştı. Türkiye açık bir şekilde iç savaşın eşiğine getirilerek Batılı idarecilerin iki dudağı arasına hapsedilecekti. Tüm bu kanlı planları Cumhurbaşkanı Erdoğan ve millet bozdu. 15 Temmuz Kalkışması’nı planlayanlar cuntacıları binlerce insanı öldürmek üzere programlamışlardı. Bu KAOS stratejilerini kurgulayan sistemin Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak suretiyle ‘Türkiye’nin birlik ve beraberliğini kardeşliğini hedef aldığını görüyoruz. Kalkışma başarılı olsaydı Suriye sınırında bekletilen PKK/PYD,DEAŞ terör örgütleri ve Pentagon’a bağlı devlet dışı aktörlerin çeşitli nakil araçlarıyla Türkiye sınırları içine geçirilerek işgal ve iç savaş başlatılacağına yönelik önemli bilgilendirmeler vardı. Bölgede PKK ve FETÖ’nün işbirliği yaptığı hatta iki terör örgütü arasında ‘darbe sözleşmesi ‘bile yapıldığı ortaya çıkarılmıştı. PKK’nın sözde üst düzey yöneticilerinin telsizle PKK’lı teröristlere kalkışma öncesi ve gecesi askerlere eylem yapmama talimatı verdikleri de tespit edilmişti. Bölgede NATO ve Pentagon’un kontrolündeki terör örgütleri ve devlet dışı güçlerin ve istihbarat birimlerinin Alevi-Sünni, Kürt-Türk çatışması çıkarmaya yönelik faaliyetlerine karşın Türkiye bu oyuna gelmedi ve cevabını şer güçlere en net bir şekilde alanlarda vererek kardeşliğine sahip çıktı.

FETÖ İLE MÜCADELEDE ALINMASI GEREKEN ACİL ÖNLEMLER!

FETÖ ile mücadele edilirken, FETÖ’nün yurt içi ve dışı örgütlenme yapısını da dikkate alarak bilhassa dış ülke gizli ve derin yapıları ile ilişkilerinde bu yapının kazandığı reflekslerin incelenerek tespit edilmesi ve mücadelenin buna göre yapılması gerekiyor. 163 ülkede ABD, İngiltere ve İsrail gizli servisleri ile ilişkili ‘Küresel Sermaye’nin tetikçisi FETÖ, Gladyo B olarak da üst aklı oluşturan devletlerin etki nüfuz ajanları olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Bu terörist yapı Türkiye dışındaki ülkelerde de faaliyetleri açısından açık bir tehdit olma özelliğini de sürdürüyor. FETÖ’nün masonik bir örgütlenme bir organizasyon olduğu ortaya çıkmış gerçeklere işaret ediyor. Gizlilik, şifreleme, semboller.dışa kapalılık gibi kriterler FETÖ yapılanmasının masonik organizasyonu rol model aldığının bir ispatı sanki. Medya öncelikle reyting uğruna ülkenin milli güvenliğini ilgilendiren psikolojik harp metotlarına karşı uyanık olmalıdır.

Öncelikli olarak FETÖ ile sistematik ve etkili bir mücadele yapmak üzere kesinlikle bu yapı için özel eğitilmiş birimlerden oluşan müstakil bir bakanlık kurulmalıdır. Örgütle mücadele yolu örgütün tüm yönleriyle ve dış bağlantılarının ve finans kaynaklarının deşifre edilmesiyle doğru orantılıdır. Öncelikle FETÖ’nün ilişkili olduğu düşünülen terör eylemleri üzerindeki sis bulutlarının dağıtılması için gereken hukuki önlemlerin alınması şarttır. Örnek verecek olursak Gaffar Okkan, Yazıcıoğlu ve Hablemitoğlu suikastları her yönü ile FETÖ’ye işaret ederken bu suikast’larda adaletin tecelli etmesi açısından net bir sonuç alınamaması yargıya olan güveni sarsmaktadır.

FETÖ ile ilgili olarak yapılan analizlerde uzmanlar FETÖ tehlikesinin geçmediğini iddia etmektedirler. Bu nedenle 2013 Mısır ve 27 Mayıs 1960 darbelerini kendilerine rol model alan FETÖ drijan kadrolarını ve kriptoları deşifre etmemiz güvenliğimiz açısından önemli sanırım.

#FETÖ
#15 Temmuz