Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna yönelik olarak başlattığı Barış Pınarı askeri harekatına ABD ile Türkiye arasında yapılan mutabakatla 120 saatlik ara verilmişti. ABD ile Türkiye arasında varılan Mutabakat metnine göre YPG/PKK terör örgütü 5 gün içinde Kuzey Suriye’de işgal ettiği bölgelerden çekilecekti. Bu köşe yazısının kaleme alındığı saate göre terör örgütünün çekilmesi için 22 saatten az bir süre kalmıştı. YPG/PKK terör örgütü belirlenen süre içinde ağır silahları bırakacak, tahkimatlar yok edilecekti.
Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna yönelik olarak başlattığı Barış Pınarı askeri harekatına ABD ile Türkiye arasında yapılan mutabakatla 120 saatlik ara verilmişti. ABD ile Türkiye arasında varılan Mutabakat metnine göre YPG/PKK terör örgütü 5 gün içinde Kuzey Suriye’de işgal ettiği bölgelerden çekilecekti. Bu köşe yazısının kaleme alındığı saate göre terör örgütünün çekilmesi için 22 saatten az bir süre kalmıştı. YPG/PKK terör örgütü belirlenen süre içinde ağır silahları bırakacak, tahkimatlar yok edilecekti. Çekilme sürecinde sorumluluk ABD’de olacaktı. Herhangi bir nedenle anlaşmaya uyulmazsa askeri harekat kaldığı yerden devam edecekti. Terör örgütü tam anlamıyla Türkiye’nin belirlediği güvenli bölgeden çekilirse harekat sona erecek, güvenli bölgenin kontrolü TSK’da olacaktı. Ancak çekilme 120 saatlik anlaşmanın 3’üncü gününde başlamıştı. İlk 2 gün Terör örgütü PKK-YPG/PYD’nin yaralı teröristler dışında, anlaşmada belirlenen bölgeden henüz çekilmediği anlaşılmıştı. Zira terör örgütünün, bu sürede Türkiye aleyhinde kara propagandayı sürdürme amacıyla beklediği istihbar edilmişti. Zira Kandil’de PKK’nın bazı elebaşlarının devreye girerek bölgeden çekilmesi beklenen teröristlere bölgeden çıkmayın talimatı verilmişti. Sonraki günlerde yetkililerden alınan bilgilerde YPG’nin işgal ettiği bölgelerden çekildiği açıklanıyordu. Eğer YPG/PKK terör örgütü 120 saatin sonunda tam anlamıyla çekilmeyi gerçekleştirirse dünyanın gözü kulağı Soçi’de olacak. Zira Rusya Devlet Başkanı Putin ile Cumhurbaşkanı Erdoğan Soçi’de Fırat’ın doğusuna yapılacak operasyon ve güvenli bölge başta olmak üzere birçok kritik konu masaya yatırılacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Soçi’de Putin ile yapacağı görüşmelerde tek şartının “Rejimin bulunduğu tüm bölgelerin PKK/YPG terör örgütünden temizlenmesi” olduğunu açıklamıştı. Bu şart içinde PKK/YPG’den temizlenen bölgelerin rejimin kontrolüne girmesini de doğal karşılıyor. Bazı Rus uzmanlara göre ise Putin “Ortadoğu’ya barış getiren lider” imajını güçlendirerek çatışma ortamından uzak durmak istiyor. Bu nedenle hem rejimi hem de Türkiye’yi memnun edecek bir yaklaşım sergileyebileceği belirtiliyor. Putin ile Erdoğan arasındaki sıcak ilişkiler de çok önemli sanırım. Bugüne kadar iki lider önlerine konan güçlükleri birlikte aştılar. Ancak bu son durum biraz farklı görünüyor. Ortada ABD ile Rusya arasında Türkiye’nin Fırat’ın Doğusu’nda başlattığı operasyonların devam etmemesi yönünde örtülü veya zımni bir anlaşma olduğuna yönelik açık işaretler görülebiliyor. İnşallah yanılmışızdır. Zira Türkiye bekasını tehdit eden YPG/PKK terör örgütü kanalıyla kurulmak istenen terör koridorunu paramparça etmesine rağmen işi ciddi bir şekilde sağlama almak istiyor. Bu da diplomasi ile olmazsa askeri harekatın devamına yeşil ışık yakıyor.