CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşü amacına çoktan ulaştı. Yani Kılıçdaroğlu, yürüyüşten murad ettiği maksadına çoktan erişti.
Kılıçdaroğlu’nun meselesi, MİT TIR'ları operasyonunun bizzat içinde yer alan Enis Berberoğlu değil. Zaten Enis Berberoğlu meselesi olsaydı, dokunulmazlıkların kaldırılmasında CHP bu kadar iştahlı hareket etmezdi.
Kılıçdaroğlu’nun meselesi adalet de değil.
Kılıçdaroğlu’nun bu yürüyüşle CHP’nin oylarını artırmak gibi bir maksadı da yok.
Yürüyüş kitleselleşmeyecek, Gezi benzeri bir isyan hareketine, bir kalkışmaya da dönüşmeyecek.
Peki Kılıçdaroğlu bu yürüyüşle ne yapmak istedi, ne yapmak istiyor?
16 Nisan halkoylamasından CHP hezimetle çıktı. 16 Nisan öncesinde Kılıçdaroğlu’na sonsuz kredi açılmıştı, rüzgar arkasından esiyordu, FETÖ’cülerden DHKP-C’lilere, PKK’lılardan küskün MHP’lilere, ABD’den Almanya’ya kadar hemen her kesim, Kılıçdaroğlu’na umut bağlamıştı.
Sonsuz, sınırsız bir kredisi vardı Kılıçdaroğlu’nun. Kazanılması en muhtemel seçime girmişti.
Yine de yapamadı. Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti karşısında Kılıçdaroğlu 9 yılda 8’inci yenilgisini aldı.
16 Nisan’da aldığı yenilgiyi önce “oyların çalındığı” iddiasıyla örtmek istedi, ama aradaki fark o kadar fazlaydı ki, partisi ve tabanı bu iddiayla tatmin olmadı.
Nisan ve Mayıs aylarında, Kılıçdaroğlu’na karşı CHP içinden güçlü bir muhalefet yükselmeye başladı. İlk kez Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı bu kadar gür bir sesle eleştiriliyor, seçim sonuçları ilk kez bu kadar yaygın bir şekilde ve cesaretle tartışılıyordu.
İşte tam böyle bir anda, tam da bu sıkıntılı zamanda, Enis Berberoğlu’nun tutuklanması Kılıçdaroğlu’na yeni bir fırsat kapısı açtı, adeta can suyu verdi.
Kılıçdaroğlu İstanbul’a doğru yürüyüşe başladığı andan itibaren, CHP içindeki muhalif sesler de sustu, sular duruldu.
Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’a yürümesindeki tek maksat da zaten buydu, maksadına ulaşmış oldu.
Kılıçdaroğlu’nun kazancı bundan ibaret değil… 16 Nisan halkoylaması öncesinde olduğu gibi, kendisine umut bağlayan, birbirinden tamamen farklı kesimleri de bir araya topladı.
Türkiye siyasetinde geçici de olsa artık sadece 2 kutup var: Erdoğan’a destek verenler ve Erdoğan karşıtları. Erdoğan karşıtları, birbirlerinden ne kadar farklı da olsalar, ortak hedefleri doğrultusunda bir araya gelebiliyorlar. Bir PKK’lı ile bir küskün MHP’li, bir FETÖ’cü ile bir DHKP-C’li, Erdoğan karşıtlığı şemsiyesi altında ortak hareket edebiliyorlar.
Yürüyüş boyunca Kılıçdaroğlu bu farklı kesimleri yanında topladı. “Terör örgütleriyle birlikte hareket ettiği” söylemi ise, Kılıçdaroğlu’nu şu aşamada yıpratacak değil, tam tersine ekmeğine yağ sürecek bir söylem oldu. “DHKP-C ile, FETÖ ile, PKK ile yürüyorsun” dendikçe, Kılıçdaroğlu’nun hoşuna gidiyor; bu küçük öbeklerle ittifakı Kılıçdaroğlu’nun işine yarıyor.
Kılıçdaroğlu’nun “genel başkanlıktan” “liderliğe” bir türlü yükselemiyor olması da bu gündelik, dar siyasi perspektifinden kaynaklanıyor.
Sadece günü kurtarıyor Kılıçdaroğlu. Sadece tartışmaları erteliyor. Bunu yaparken de, CHP tarihini on yıllar boyunca karartacak, lekeleyecek adımlar atıyor.
İstanbul’a ulaşıp yüzbinlerce kişiyle miting yaptığında bir lider olmayacak Kemal Kılıçdaroğlu; olsa olsa, genel başkanlığını bir müddet daha uzatmış, belki de 2019 Cumhurbaşkanlığı adaylığını teyit etmiş bir siyasetçi olacak.
Kısa vadede Kılıçdaroğlu istediğini elde etmiş olabilir. Parti içindeki tartışmaları ertelemiş, terör örgütleriyle ortak hareket etmenin siyasi rantını kullanmış olabilir. Ama orta ve uzun vadede, yolda buldukları, Kılıçdaroğlu’nun olmasa bile CHP’nin ayağına mutlaka pranga olacaktır.
Bundan 10-20 yıl sonra kimse Kılıçdaroğlu’nu hatırlamaz ama, FETÖ, DHKP-C, PKK ile kol kola yol yürümüş olmak, CHP’nin silinmez lekesi, atılmaz safrası olacaktır. Kemalist, ulusalcı, laik CHP tabanı, bir müddet sonra uyanacak, kanlı terör örgütleriyle ittifakı sorgulayacaktır.
İstanbul yürüyüşüyle kendisi için istediğini elde etti Kılıçdaroğlu; ama CHP’yi bitirdiği tartışma götürmez bir gerçek.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.