Beşiktaş dün akşam mağlubiyetten çok saha içindeki çaresiz görüntüsüyle taraftarının içini acıttı. Futbolda yenmek de yenilmek de var ancak bir boksör edasıyla ayağa kalkıp 'bir tane de ben vurayım' diyecek kadar mecalin yoksa bu bir mağlubiyetten fazlası oluyor. Hele ki Gedson'un sakatlanarak oyundan çıkması sonrası sahada anlı şanlı Beşiktaş'tan geriye hiçbir şey kalmadı. Kaleci Mert Günok ve Alex Oxlade-Chamberlain dışında takımın genelinde performans anlamında ele alınacak bir veri göremedim.
Beşiktaş dün akşam mağlubiyetten çok saha içindeki çaresiz görüntüsüyle taraftarının içini acıttı. Futbolda yenmek de yenilmek de var ancak bir boksör edasıyla ayağa kalkıp 'bir tane de ben vurayım' diyecek kadar mecalin yoksa bu bir mağlubiyetten fazlası oluyor. Hele ki Gedson'un sakatlanarak oyundan çıkması sonrası sahada anlı şanlı Beşiktaş'tan geriye hiçbir şey kalmadı. Kaleci Mert Günok ve Alex Oxlade-Chamberlain dışında takımın genelinde performans anlamında ele alınacak bir veri göremedim. Yeni başkan Hasan Arat ve ve Rıza Çalımbay'ın şimdiden Allah yardımcısı olsun.
Bu mağlubiyet elbette ne yeni yönetime ne de Rıza Hoca'ya yazar. Belki de bu hikayede yanan bu iki isim oldu. Sezon başı yanlış kadro planlamasıyla Beşiktaş'ın 1 senesi adeta kayıp gitti. Sakatlıklar ise işin tuzu biberi oldu. Öyle ki Rıza Çalımbay da çaresizce sakatlıklardan başını kaldırıp as kadro ile bir türlü sahaya çıkamadı ve takımın gerçek gücünü test edemedi. Transfer döneminin yaklaştığı şu sıralar gönderilecek oyuncuları da parlatıp pazarlayamamak Beşiktaş'ın elini zayıflatacaktır. Birçok ismin ortaya koyduğu mücadele beğenilmezken bir de gönderilmeleri dert olursa bu da zaman kaybı olacak. Gelinen noktada mantıklı bakıldığında elde kalan, lig üçüncülüğü ile Türkiye Kupası. Tabii bu hedeflerin peşinde koşarken gelecek senenin planlamasını yapmak da bu sezonun tek kazançlı görünen noktası olacak.
Beşiktaş, şampiyon olduğu 2020-2021 sezonu sonrası Şampiyonlar Ligi ile ligi birlikte götürememiş ve o sezon da ne yazık ki hüsranla sonuçlanmıştı. Türk takımlarının yaşadığı bu kronik sorun siyah-beyazlıları bu noktaya kadar getirdi. Ortada ne başkan kaldı ne de gelip giden teknik direktörler. Bu coğrafyada başarılar ne yazık ki istikrara dönüşemiyor. Planlı organizasyonlar da olmadığı için kalıcı ve güçlü yapılar oluşmuyor.
Beşiktaş için şimdi hikayeye yeniden başlama zamanı. En dibe vurmadan yukarı çıkamazsın bazen. Dibi yaşamak bazen uzun, bazense kısa sürüyor. İşte buna da sabır deniyor. Sabırla bu sürecin bitmesi beklenmeli ve bu süreçte yapılan hatalar gözden geçirilmeli.
#Beşiktaş
#Fenerbahçe
#Süper Lig
