Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Ağustos günü AK Parti’nin 23. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle yaptığı, bizce tarihi ve önemli konuşmada dedi ki: “‘ Zamanın ruhu ’ toplumu dönüştürürken; siyasal alanı yeni baştan tanımlamakta, alışılagelmiş siyaset tarzlarını da değişime zorlamaktadır. Dünyanın ve ülkemizin şartları, ihtiyaçları, imkânları değiştikçe, biz de buna uygun politikalar geliştirmek mecburiyetindeyiz.” Almanca bir kavram olan Zeitgeist’ı (zamanın ruhu), ilk kez 1769 yılında şair ve filozof Johann
Bizim “ruh” (geist) ile karşıladığımız kavram, Batı dillerinde olduğu gibi Arapça’da da iki farklı kelimeyle/kavramla karşılanır. Örneğin Yunanca’da “nous” ve“psyche”, Latince’de “spritus” ve “anima”, İngilizce’de “spirit” ve “soul”, Fransızca’da “esprit” ve “l’âme”, Almanca’da “Geist” ve “Seele”, Arapça’da ise “ruh” ve “nefs” kelimeleri, iki kavram arasında bir ayrıma işaret edecek biçimde kullanılır...
Bizde ise ruh kelimesi iki anlamı da kapsarken bir de felsefecilerin kullandığı “tin” vardır ki halk diline yansımamıştır.
Yalnız unutmamak gerekir ki; değişimin ayrılmaz parçası, değişime karşı dirençtir...
“Değişmek için kollarınızı açın ama değerlerinizin uçup gitmesine izin vermeyin.”
Dalai Lama
Her yerde olan hiçbir yerde değildir. İletişim Aklı, belli bir amaca hizmet etmeyen, rastgele yapılan irili/ufaklı işlerin yolunu kaybetmek anlamına geldiğinin farkındadır. Yolunu kaybetmemenin ise sadeleşmekten geçtiğini, sadeleşmenin hem stratejik bir gereklilik hem de verimlilik olduğunu bilir.
TAB Gıda, Burger King, Popeyes, Arby’s, Subway, Sbarro, Usta Dönerci ve Usta Pideci’de sunduğu tüm ürünlerin içeriğini paylaştığı “Ne Yediğini Bil” platformunu yenilediğini duyurmuş (Gizem Çimen, Ünite). Yıllardır tekrarlanan “İçinde ne olduğunu bilmiyoruz” ya da “Hangi yağda kızarmış” gibi ifadeler ‘fast food’ sektörünün belki de en büyük düşmanı... Söz konusu ürünlerin sağlıksız olduklarına dair algılamayı değiştirmek için yapıldığını düşündüğümüz bu hamle son derece yerinde olmuş. Bu yöndeki iletişim zenginleştirilerek sürdürülürse, hem söz konusu algılamanın yanlış olduğu hem de firmanın şeffaflık yaklaşımıyla hareket ettiği gösterilerek itibara katkı sağlanabilir.
Kalyon Enerji, 600 bin nüfuslu bir şehrin elektrik ihtiyacını karşılayacak dev projesi için Birleşik Krallık’tan UKEF ve Polonya’dan KUKE garantörlüğünde İngiltere merkezli Standard Chartered Bankası’ndan 249 milyon euro tutarında kredi temin etmiş. Kalyon Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Elvan şunları söylemiş: “Aldığımız yeşil finansman sayesinde, sadece sürdürülebilir enerji çözümleri sunmakla kalmıyor aynı zamanda istihdam oluşturuyor, toplumsal fayda yaratacak projeler geliştirip yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak Türkiye’nin enerji bağımsızlığına katkı sağlıyoruz” (Özlem Kamer Tercanlı). Bu, yalnızca Kalyon Enerji’nin kredibiltesinin değil, Türkiye’nin yurt dışında ve yatırımcılarda uyandırdığı güvenin de bir sonucudur...
Dijital Pazarlama Okulu kurucusu Yasin Kaplan, web sitesi hızı 1,5 saniyeden fazla olan işletmelerde, müşterilerin yüzde 20’sinin olumsuz geri dönüş yaptığını belirtmiş (Yasin Görmez). İş, ilişki ve iletişim süreçleri için bazı altın kurallara sık sık atıfta bulunur, ipuçları vermeye çalışırız. Ancak bunların en üstünde ise ‘olmazsa olmazlar’, yani standart hareketler yer alır. Başka bir deyişle web sitesinizin hızı kullanıcıyı tatmin etmiyorsa ya da ürününüzün fiyatı hedef kitlenin alım gücünü aşıyorsa, ağzınızla kuş tutsanız da artistik hareketlere dünyanın yatırımını yapsanız da nafiledir...
