Hamas lideri İsmail Haniye’nin Tahran’ın göbeğinde İsrail tarafından düzenlenen bir terör organizasyonuyla katledilmesi, bölge ve dünya geneli için yeni bir ‘ kırılma noktası’dır . Birinci Dünya Savaşı’nı tetiklediği iddia edilen Avusturya Macaristan İmparatorluğu Veliaht Prensi Franz Ferdinand’ın Saraybosna’da öldürülmesine benzetsek yeridir… İş, ilişki ve iletişim dünyası belirsizliği sevmez. Belirsizlik her türlü spekülasyona açık olduğu gibi gelecek tasarımı konusunda da sistemlerin ve kişilerin
* İran savunma sistemi çalışmıyor mu?
* Saldırıda Haniye ve koruması dışında zarar gören olup olmadığına dair bilgiler neden bir türlü paylaşılamıyor?
* İsrail tarafının “Haniye’nin ölümü dünyayı daha güzel hâle getirecek. Artık hayali barış anlaşmaları yok” açıklamasının amacı kimleri tahrik etmektir? (Türkiye’yi olmasın?)
“Kediler için yüzmek neyse, insanlar için de düşünmek odur. Yapabilirler ama yapmamayı tercih ederler.”
Daniel Kahneman
İletişim Aklı, beğenmek ile sevmenin birbirinden tamamen farklı iki kavram olduğunu bilir. Tabii bir de iletişimde aslolanın sevmek değil, beğenmek olduğunu da… Çünkü beğenmek, aklın ürünüdür ve doğru olanı arar. Sevmek ise ruha ilişkindir, doğru olması da gerekmez…
Galatasaray’ın yıldız futbolcusu Mauro Icardi ve eşi Wanda Nara’nın, 2023 Aralık’ta ZEN Pırlanta’nın marka yüzü oldukları açıklanmıştı. İkilinin rol aldığı reklam filmini en son Pazartesi akşamı TV’de izledik… Fakat bir sorun var; evliliklerinin sallantıda olduğu haberleri bir süredir magazin gündemini meşgul ediyor. Firmanın Icardi ve Nara’yı seçmesinin nedenleri vardı; en önemlisi de ‘çift’ olmalarıydı… Şimdi geriye, reklam filminin ve markanın bir ayrılığın akla getireceği olumsuzluklarla özdeşleştirilme riski kaldı… Ünlülerle çalışmak zordur, insan faktörü iş süreçlerinin soğuk ve somut dünyasına her zaman uyum sağlamayabilir. O zaman yapılacak şey, önlem almaktır. Icardi ve Nara’nın bu iletişim kampanyası için imzaladıkları sözleşmede, kampanya süresince ilişkilerine dair herhangi bir olumsuz detayın kamuoyuyla paylaşılmaması eklenmiştir inşallah…
Türk Telekom, 10 yılı aşkın süredir hızlandırma programı PİLOT ile yenilikçi girişimlerin büyümelerinde rol oynarken, girişim sermayesi şirketi Türk Telekom Ventures ve TT Ventures GSYF ile geleceğin teknolojilerine odaklanan girişimlere yatırım yapıyor. PİLOT’un 12. dönemine seçilen girişimler; stres ve anksiyeteyi azaltarak, odaklanmayı ve iş performansını artırmadan, istenmeyen işten ayrılmaları önceden belirleyemeye, performans ve bağlılıkları güçlendirmeye kadar çeşitli çözümleri yapay zekâ teknolojisi ile üretiyormuş. Türk Telekom’un, ABD Silikon Vadisi’nde girişimlerin dünyaya açılmasında köprü görevini üstlenen bir de ofisi var. Yapay zekâ, mevcut veriden beslenen bir teknoloji. Böyle olduğu için bakış açısının fazlasıyla Batılı, başka bir deyişle ‘tek yönlü’ ve ‘taraflı’ olduğunu düşünen pek çok akademisyen var. Ülkemizden çıkan bu tür uygulamaların desteklenmesi, nesnel ve insanlığın yararına çalışan bir teknolojiye herkesin erişebilmesi için çok değerli.
Üniversite sınavına girenlerin tercihlerini tamamlamaları için son tarih yarın… Hâlâ vakit varken gençlerimize ipucu olabilmesi umuduyla Kariyer.net’in yayınladığı “İşverenlerin Tercihi (İşveren İlgi Endeksi)” analizinin sonuçlarını paylaşıyoruz. Buna göre; en hızlı işe giren mezunlar, Matematik Mühendisliği bölümünü başarıyla tamamlayanlarmış. Listede Almanca İşletme ikinci sırada yer alırken onu sırasıyla; İşletme Mühendisliği, Enformasyon Teknolojileri ve İspanyol Dili ve Edebiyatı bölümü takip etmiş. Listenin ilk sıralarındaki bölümlerin, daha az mezun veren, daha az üniversitede bulunan bölümler olması dikkat çekmiş. İspanyol Dili ve Edebiyatı bölümü geçen yıl olduğu gibi yine yükselişteymiş. İlk 10 arasındaki diğer bölümler ise sırasıyla İşletme Enformatiği, Finans Matematiği, Mütercim Tercümanlık (Çince), Bilgisayar Mühendisliği ve Otomasyon Mühendisliği imiş (Bircem Kartal, Excel).