85 yıllık ‘dezenformasyon’ stratejisi

04:0021/11/2023, Salı
G: 21/11/2023, Salı
Ali Saydam

GZT ’nin YouTube kanalında müthiş bir çalışma yayınlandı; adı “İsrail’in 85 yıllık planı: Adım adım anlatım”. Editör Nazif Menteş’in araştırmasıyla hazırlanan videoda İsrail’in medya aracılığıyla yürüttüğü dezenformasyonun , deyim yerindeyse ‘ şifreleri ’ çözülüyor. Menteş, bu şifrelerin aslında 19 yıl önce, 2004’te yayınlanan “İsrail’in Halkla İlişkiler Stratejisi” başlıklı bir makalede ortaya konulduğunun altını çizmiş ve pek çok kaynaktan yararlanmış. Yani, yeni bir şey yok. İsrail bunu hep yapıyor.


GZT
’nin
YouTube
kanalında müthiş bir çalışma yayınlandı; adı “İsrail’in 85 yıllık planı: Adım adım anlatım”. Editör
Nazif Menteş’in
araştırmasıyla hazırlanan videoda İsrail’in medya aracılığıyla yürüttüğü
dezenformasyonun
, deyim yerindeyse ‘
şifreleri
’ çözülüyor.

Menteş, bu şifrelerin aslında 19 yıl önce, 2004’te yayınlanan “İsrail’in Halkla İlişkiler Stratejisi” başlıklı bir makalede ortaya konulduğunun altını çizmiş ve pek çok kaynaktan yararlanmış. Yani, yeni bir şey yok. İsrail bunu hep yapıyor.

İsrail’in bu
dezenformasyon
stratejisini, oradan oraya geçerek,
7 adımda
yönettiği tespit ediliyor.
İlk Adım
: “Herhangi bir ölüm haberi duymadık, araştıracağız” açıklaması… 7 hamlenin ilki; 17 Ekim’de
el-Ehli Baptist Hastanesi
’ni vuran İsrail’in ‘burayı biz vurmadık’ deyişine fazlasıyla benziyor.

Amaç; tüm dünyadan binlerce insana “İsrail’in bu işte parmağı yok” dedirtmek… Malumunuz, kısa zamanda “Takke düşüyor, kel görünüyor”.

İkinci adım:
“İnsanlar öldü, ancak bunu Filistin yaptı.”

Hastane saldırısının ardından ortaya atılan “Hamas yaptı, işte videosu” denilerek dolaşıma sokulan gönderilerin farklı tarihlere ve farklı konumlara ait olduğu analistler tarafından ispatlandı. O hâlde yeni taktik devreye sokulmalıydı…

Üçüncü adım
: “Evet, biz vurduk; ancak onlar sivil değil, teröristti...” Saldırıyı Hamas yapmış gibi göstermek için hazırlanan videolar deşifre olduktan hemen sonra bu kez İsrail “Hastanenin garajında teröristler vardı” iddiasıyla, bombalanan noktanın kasıtlı olarak seçildiğini, siviller zarar görmesin diye garajın vurulduğu dillendirmeye başladı. Tabii yüzlerce sivilin öldürüldüğü
Birleşmiş Milletler
raporlarına dahi girince, ağız değiştirmek bir kez daha şart olmuştu…
4. adım
: “Öldürdüklerimiz sivildi; ancak teröristler onları canlı kalkan olarak kullanıyordu...”
İsrail Ordu Sözcüsü
“Hastanedeki insanlar Hamas unsurlarını saklamak için çaba sarf ediyordu” dedi. Fakat
BBC
bile “Hamas izine rastlayamadık” açıklaması yapmıştı. Yani bu adım da boşa atılmış gibi görünüyordu…
5. adım
: “Bölgede hiç savaşçı olmadığını kabul ediyoruz. Sivilleri yanlışlıkla vurduk. Ancak savaştığımız insanlar sivilleri bilerek öldürüyor.” Biz ulvi bir amaç için savaşıyoruz, arada böyle ‘
zayiat
’ olabiliyor tabii, anlamında okunması planlanan bu söylem, İsrail’in eylemini
mazur
ve
makul
gösterme niyetiyle ortaya atılıyor…
6. adım
: “Siz asıl kendinize bakın.”
Netanyahu
basına yaptığı açıklamalarda 16. yüzyıla kadar giden atıflarda bulunarak “Siz yapınca tamam da biz yapınca mı sorun” demeye getiriyor. O da tam istenen sonucu vermezse, başka bir planları daha var elbette…
7. adım:
“Sen Yahudi karşıtı mısın?” İsrail, ne zaman dara düşse hemen antisemitizm, ırkçılık, Hitler soykırımı gibi konuları masaya getirir, ‘
ısı kalkanı
’ gibi kullanır.

İsrail’in PR stratejisinin şifreleri deşifre olduysa… Yalan oldukları sonradan ortaya çıkmasına rağmen 7 adım, temcit pilavı gibi ısıtılıp sunuluyorsa... Peki İsrail neden bu yoldan vazgeçmiyor? Yanıt çok basit; bazı çevreler bu tezleri ‘satmaya’ ve ‘satın almaya’ hazır da ondan…

Peki, Filistin tezleri ne olacak? Türkiye’den başka ağırlığını koyan kaç ülke var sizce?..

Günün sözü
“Propagandada kullanılan yalanlar ne kadar büyük olursa insanların onlara inanması kolaylaşır, yalanın etkisi artar.”

Joseph Goebbels Nazi Almanyası Propaganda Bakanı

Gözümüze takılanlar…

* Kişisel temizlik ve bakım şirketi Evyap, Duru ve Arko Men markalarıyla deprem bölgesinde duş ve mobil berber projelerini hayata geçirmiş. Duru ayrıca İhtiyaç Haritası iş birliğiyle kurduğu konteyner kentte, 6-10 yaş için “Mutlu Çocuklar Atölyesi” projesini de başlatmış. Evyap Kurumsal İletişim Müdürü Elif Sözer Dumlu, “Deprem döneminde çalışma arkadaşlarımızdan oluşan gönüllü ekiplerimizle sahadaydık. Zaman ilerledikçe ihtiyaçlar da değişiyor” demiş. Elif Hanım çok haklı; hava şartlarından çocukların sınav dönemlerine kadar pek çok faktör bölgede yeni ihtiyaçlar ortaya çıkarabiliyor. Firmaların bu duyarlılıkla hareket etmesi çok önemli. (Nisan Kaynar, Lea İstanbul)

* İhtiyaç olmayan ya da hiç kullanılmayan ürünleri markalardan ve kullanıcılardan alarak tekrar döngüsel ekonomiye dâhil eden Nivogo, bu yolla kazandırdıkları 1 milyon 162 bin ürünle 9,4 milyon kg. karbon emisyonunun engellediğini ve 7,3 milyar lt. su tasarrufu sağladıklarını açıklamış. Nivogo, bu konudaki kişisel sorumluluğumuza dikkat çekmek için kısacık bir de test hazırlamış. “Moda Ayak İzi” (www.modaayakizim.com) testiyle karbon ayak izimiz ölçülebiliyor. Küçülen kıyafetlerin kardeşlere kaldığı, kuzenlerle, arkadaşlarla takas edildiği bir kültürden gelen bizlerin, gençlerin de bu alışkanlıklara sahip olması için bir şeyler yapması gerek. (Burçin Aşabay, Salt)

* RTÜK’ün “Gençlerin Medya Kullanımı ve Dijital Okuryazarlık Araştırması”na göre; 15-21 yaş grubundaki neredeyse her 2 gençten 1’inin ekran başında geçirdiği süre her gün artıyormuş ve gençlerin yüzde 42,8’i çok uzun süre ekrandan uzak kaldığında huzursuz hissettiğini belirtiyormuş. Bir haftalık ara tatili geride bıraktık. RTÜK’ün araştırması ışığında çocuklarımızın tatili nasıl geçirdiklerini değerlendirmekte yarar var. Eğer ellerinden telefon, tablet, bilgisayar düşmediyse, onlarla birlikte çözüm üretmenin tam zamanı…

#Ekonomi
#Siyaset
#Ali Saydam