Gürcistan maçından çıkacak derslerin iyi incelenmesi gerektiğinden dem vurmuştum. Takım savunmasının yanı sıra alan ve adam paylaşımlarında yaşanan eksikliklerle geriye koşmak zorunda kalan Türk Milli Takımı'nın yaşadığı sıkıntılardan bahsettim. Yaşanan sıkıntılar belli ki sayın Montella’nın gözünden kaçtı. Takım oyunlarında oyuncu değişse de oyun formasyonunu doğru şekilde sahaya yansıtamadıktan sonra bunun hiçbir hükmü yoktur. Hakan Çalhanoğlu’nun koca bir ilk yarıda sadece 30. dakikada köşe vuruşunda
Gürcistan maçından çıkacak derslerin iyi incelenmesi gerektiğinden dem vurmuştum. Takım savunmasının yanı sıra alan ve adam paylaşımlarında yaşanan eksikliklerle geriye koşmak zorunda kalan Türk Milli Takımı'nın yaşadığı sıkıntılardan bahsettim.
Yaşanan sıkıntılar belli ki sayın Montella’nın gözünden kaçtı. Takım oyunlarında oyuncu değişse de oyun formasyonunu doğru şekilde sahaya yansıtamadıktan sonra bunun hiçbir hükmü yoktur. Hakan Çalhanoğlu’nun koca bir ilk yarıda sadece 30. dakikada köşe vuruşunda gördüğümüze göre bana kimse kadro ve oyun kalitesinden bahsetmesin.
Çabuk oynamaya çalışırken telaş yapan, oyunun bütününde kompakt bir oyun ortaya koyamayan, benden birkaç yaş küçük Pepe üzerine baskı kuramayan, kenar organizasyonlarında bekleri kullanamayan, bu saydıklarımla rakibi arkaya koşturamayan bir anlayışın bırak kazanmayı, puan alma şansıda olmaz. Samet’in geri pası, aylardır oynamayan Altay’ın pozisyon yanlışlığı, Hakan Çalhanoğlu’nun hücumda değil de takım savunmasında kullanılması, mahkumiyetin en önemli göstergesiydi.
Kimin nasıl oynadığı değil, neden ve kimler tarafından oynatıldığı önemli. Yoksa bir turnuvada üç gün ara ile oynanan iki karşılaşmada böyle değişiklikleri kimse izah edemez.