Yeni Şafak

Bürokraside her zaman şeref verilmez bazen hesap da verilir

01:0028/04/2025, Pazartesi
G: 27/04/2025, Pazar
Ahmet Ünlü

Üst düzey bürokratlar makamın sihrine kapılarak zaman zaman yanlış güzergaha girebilmektedir. Kamu gücünü kullananların her zaman şeref vermeyeceği bazen de hesap vereceğini unutmaması gerekiyor. Daha önceki yazımda İmamoğlu vakasından bürokrasinin çıkarması gereken dersleri 16 maddede açıklamıştım. Gelinen noktada yapmış olduğumuz analiz her geçen gün tek tek ortaya çıkıyor. Bu yazımda konuyu farklı boyutlarıyla açıklamaya devam edeceğim. Bürokraside rahatlık isteyenler şeffaflığı merkeze koyacaktır

Üst düzey bürokratlar makamın sihrine kapılarak zaman zaman yanlış güzergaha girebilmektedir. Kamu gücünü kullananların her zaman şeref vermeyeceği bazen de hesap vereceğini unutmaması gerekiyor.

Daha önceki yazımda İmamoğlu vakasından bürokrasinin çıkarması gereken dersleri 16 maddede açıklamıştım. Gelinen noktada yapmış olduğumuz analiz her geçen gün tek tek ortaya çıkıyor. Bu yazımda konuyu farklı boyutlarıyla açıklamaya devam edeceğim.

Bürokraside rahatlık isteyenler şeffaflığı merkeze koyacaktır

Bu köşeyi takip edenler bir belediye başkanının göreve başlar başlamaz makam odasının kapısını söktürdüğünü yazdığımı hatırlayacaktır. Bu adam boşuna kapıları söktürmedi. Biliyor ki kendisine çok fazla usulsüz talep gelecek. İşte bu talepleri ortadan kaldırmak için kapıları söktürüyor. Çünkü insanlar uluorta yerde usulsüz talepte bulunamazlar.

En ahlaksız insan dahi yaptığı bir fuhşiyatı aleni yapmaktan çekinir. Bir yerde ne kadar gizli saklı işler yapılmaya çalışılıyorsa bilin ki orada büyük ihtimalle yanlış işler yapılıyordur.

Elbette devlette Devlet sırrı mahiyetinde işler vardır ve bunların nasıl yapılacağı bellidir. Bu tür işlerin şeffaflık adına davulla zurnayla duyurulması yapılmaz.

Devlet yönetiminde ne kadar şeffaflık varsa bürokrat o kadar rahat eder. Birilerini rahatlatmak için yapılan yanlışlar bir gün gelir ortaya çıkar ve hesabının verilmesi gerekir. Bürokrasi ile siyasetçi arasındaki en temel ayrım birisi anlık çözüm isterken diğeri zaman alan kalıcı çözüm peşindedir.

Gök Kubbenin altında gizli hiçbir şey kalmaz

Kamu gücü kullananların ister istemez içerden ve dışarıdan çok sayıda rakibi olur. Bir de kullanılan güç büyüdükçe rekabette kızışır. İşte İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kaçırdığı nokta burada yatmaktadır.

Son olarak Ekrem İmamoğlu’nun kameraların kayıt almaması için yaptığı karartmalar ortalığa düşünce demek ki gizli saklı işler bir gün ortaya çıkıyormuş. İşin içine birde sinyal kesiciler girince hayrola diye soruluyor.

İmamoğlu, beni 16 milyon İstanbullu seçtiğine göre ben istediğimi yaparım ve bana da kimse hesap sormaz demeye getiriyor. Zaman ilerledikçe böyle bir dünyanın olmadığı görülecektir. İnanın büyük veya küçük kamu gücü kullanan herkes gün geliyor hesap veriyor. Bundan şuana kadar kaçınan kimse yok. Sadece bazen zaman uzuyor.

Bir dönem gözde bürokrat olan Can Akın Çağlar birilerinin gazına gelerek İmamoğlu ile aynı yolda yürümeye başladı ve şuan kan ter içinde hesap veriyor. Öyle ya çamurda yürüyüp te üzerine çamur bulaşmayan olmaz.

Bir de bürokraside vefa çok zayıftır. Atalar düşenin dostu olmaz diye boşuna söylememiştir. Bürokraside düşenin ise hiç dostu olmaz. İsterseniz eski anılarını anlatan üst düzey bürokratları dinleyin. Aradıkları telefonların biranda aradığınız numaraya ulaşılamıyor sinyali ile yankılandığı çok olur. Bu nedenle hısımların hasım olması bürokraside çok sıradandır.

Daha Ekrem İmamoğlu’nun iyi günleri. Her geçen gün itirafçılar ortaya çıktıkça ve itiraflar ve belgeler ortalığa saçıldıkça ve belgeler havada uçuştukça yalnızlık artacaktır. Meydanlardaki kalabalıklar yanıltıcı olabilir. Meydanlardakilerin her birinin farklı bir derdinin olduğu bilinmelidir. Kimileri ah derken kimileri de oh der. Zannedilmesin ki herkes İmamoğlu için vah tüh diyor. Anlayacağınız herkes kendi derdine ağlıyor.

Cenaze evine gidenler çok iyi bilir. Bazıları diğerlerinden çok fazla ağlar ve feryat ederler. Biraz araştırınca bakarsınız ki bu kişinin geçmişte çok sevdiği birisi ölmüştür veya başına ağır bir bela gelmiştir. Kalabalıklar da böyledir. Kalabalıkları en iyi analiz eden rahmetli Osman Bölükbaşıdır. İsteyen anılarını okuyabilir.

Daha önce bürokrasinin çıkarması gereken dersleri açıklamaya çalışmıştım. Olaya sadece İmamoğlu olayı olarak bakılırsa çok büyük bir yanlış yapılmış olur. Olaya kamu gücü ve kamu kaynağı kullanan herkesin farklı boyutlardan bakması gerekiyor. Kamu kaynağını sahiplenen ve kendi malı gibi kullananların günün birinde kapısının çalınacağının bilinmesi gerekiyor.

Anlayacağınız kamu kaynağı kullanan her bürokrat veya siyasetçiden yaptığı yanlışların hesabı bir gün sorulur. Sadece siz hesap zamanını kestiremezsiniz. Bu nedenle kamu kaynağı kullanan herkesin hesap verecek şekilde iş ve işlemlerini yapması gerektiğini bilmesi gerekiyor. Bu konuda “Kamu yönetiminde ihsan, şeffaflık ve hesap verebilirlik ya da tefekkür vakti” başlıklı yazımı okumalarını öneririm. Yani hesaba çekilmeden önce bürokratların kendilerini hesaba çekmesi gerekir.
Bürokraside her zaman şeref verilmez bazen hesap da verilir

Siyasette olduğu gibi bürokraside de ciddi bir rekabet vardır. Dün astınız olarak birlikte çalıştıklarınız bir anda sizin makamınıza talip olabilir ve sizi yerinizden de edebilir. Ya da dün iyi olduğunuz kişilerle sonradan aranız bozulabilir. Böyle zamanlarda kıyıda köşede kalmış evraklar bir anda savcılara ulaşabilir. Bunun için siz siz olun hesabını veremeyeceğiniz işlere girişmeyin.

Kamu görevi, kamu gücü ile kamu kaynağının kullanmasına imkan sağladığı gibi sonucunda da hesap vermeyi gerektirmektedir. Yani nimet külfet dengesi vardır. Bu nedenle kamu gücü kullananlar, buna göre davranmak zorunda olduklarını unutmamalıdır. Gittiği yerlere şeref verdiğini düşünenlerin bir zaman sonra hesap vermesi gerektiğini bilmeleri gerekiyor.

Kamu gücü kullananlar, etrafında pervaneler gibi dolaşanların şahıslarındaki kerametten ziyade kullandıkları kamu gücü ve kaynağından dolayı olduğunu bilerek buna göre hareket etmeleri gerektiğini unutmamalıdır. Kerameti kendinden görenlerin kendinden önce bu makamlarda oturanların akıbetine bakmalarını öneririz. Öyle zamanlar gelir ki karşınızda el pençe divan duranların sizi tanımadığına şahit olursunuz. İnanmayanlar eski siyasetçi ve bürokratlara bakabilir.

Bir de kamu gücü kullananların önünden büyük bir rant akıp gider. Bu rantın kamuya ait olduğunu bilerek ve emanetçi olduklarını unutmayarak yanlışa kapı aralamamaları gerekir. Zaman zaman bu tür yanlışlara göz kırpanlar olduğunu görürsünüz. Ancak bu kişilerin dünyada da ukbada da akıbetlerinin berbat olduğunu/olacağını bilmemiz gerekiyor.

Sonuç olarak Gök Kubbenin altında hiçbir şeyin gizli kalmayacağı ve bir gün ortaya çıkacağı bilinmelidir.

Üstlerinin yanlış talimatlarını korkarak veya daha büyük makamlar umarak yapanlar bir müddet sonra bazı yanlışları alışkanlık haline getirerek kendilerine bazı imkanlar sağlayabilirler. Siz siz olun ne başkaları ne de kendiniz için yanlışa tevessül etmeyin. Kamu yararını bütün davranışlarınızın merkezine koyun. Gün gelir sizin görmeyi unuttuğunuz şeyleri gören birileri çıkar ve faturayı siz ödemek zorunda kalırsınız. Unutulmamalıdır ki yerin kulağı vardır ve verilen yanlış talimatlar bir yerlere kaydedilmiş olabilir. Son olarak rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun dediği gibi bir saniyesine bile hâkim olamadığımız, hükmedemediğimiz bir hayat için bu kadar fırıldak olmanın anlamı yoktur vesselam.
#bürokrasi
#kamu
#Ahmet Ünlü
Yorumlar

Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.

https://lh3.googleusercontent.com/a/ACg8ocLAwP7eVnpkeuHGxnkRzbBc4R6cvJzCUK7bi-2PrcR8=s96-c
faruksaban010172205

Doğruluk erdemdir,Herkes erdemli olamıyor,makam mevki sahibi olanlar ders alır mı?

19 g önce
Kapat

Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.

Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.