Kirli paraya açılan Panama Kanalı..

04:0010/04/2016, Pazar
G: 13/09/2019, Cuma
Abdullah Muradoğlu

Panama, vergi kaçırmak isteyenler için öteden beri cazip bir adres. 42 ülkede faaliyet gösteren Panama bandıralı yüzer-gezer hukuk şirketi “
Mossack Fonseca
”ya ait kırk yıllık belgelerin sızdırılmasıyla küresel suç ekonomisinin bir ayağı daha deşifre edildi. Bunun bir örneğini 1991'de patlak veren
“BCCI Skandalı
”yla görmüştük. Pakistan'lı banker
Ağa Hasan Abedi
tarafından kurulan ve 1980'de İngiliz Merkez Bankası'ndan lisans alarak 69 ülkede şube açan
“Uluslararası Kredi ve Ticaret Bankası(BCCI
)'nın kara para akladığı, gizli servisleri ve uyuşturucu baronlarını finanse ettiği ortaya çıkmıştı. New York Savcısı
Robert Morgenthau
ise, “
Bu dünyada şimdiye kadar tanık olduğumuz en büyük mali sahtekârlıktır”
demişti.


Cayman Adaları'ndaki gizli hesaplardan beslenen “

banka(BCCI) içindeki banka

” kıtalar arası uyuşturucu madde, silah, vergi kaçakçılığından veya rüşvetten gelen milyarlarca doları aklayıp yeniden yatırıma dönüştürüyordu. Böylece vergi cennetlerinde biriken sermaye kirli parayla karışıp harmanlanıyordu. “Banka içindeki banka” dünyaca ünlü sanayi ve ticaret kuruluşları ve bankayı da satın almıştı. Bu bankalar arasında 3 ABD bankası da vardı. Uzun yıllar CIA ajanı olarak beslenen, sonra da uyuşturucu kartellerinden rüşvet aldığı gerekçesiyle ABD tarafından devrilen Panama Devlet Başkanı

Manuel Norieg

a'nın değişik isimlerle bu bankada gizli hesapları vardı.

“Suçun Derebeyleri

” kitabının yazarı

Jean Ziegler

'in dediği gibi örgütlü suç, her türlü şeffaflığın dışında ve neredeyse mükemmel bir gizlilikte çalışıyor, böylece kâr maksimum seviyeye ulaşıyor ve baş döndürücü bir hızla artı değerini yaratıyordu.



“Mossack Fonseca belgeleri

”nin skandal boyutunun “BCCI”den yüzlerce kat daha büyük olduğu tahmin ediliyor. 11 milyondan fazla belgenin sızdırıldığı belirtiliyor. Ülkelerindeki vergi sisteminden kaçan paralar “off shore” hesaplarda yatırımlara dönüşerek çifte kâr sağlanmış gözüküyor. Her yıl milyarlarca dolar para “offshore hesaplar” ve kağıt üstündeki şirketler aracılığıyla yasal finans kurumlarında açılan tünellerden kılık değiştirmek suretiyle gözden kayboluyor. Bu işlemler için büyük paralar, rüşvetler, komisyonlar dönüyor ortada.



Panama belgelerinde

Vladimir Putin
ve Beşşar Esed

başta olmak üzere birçok hükümet ve devlet başkanının isimleri geçiyor. “BCCI Skandalı”na da Afrika, Asya ve Latin Amerika'dan birçok diktatörün adı karışmıştı. Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nden

General Mobutu

, Liberya'dan

Samuel Doe

ve “

Körfez

”den birçok şeyh BCCI içindeki bankanın seçkin müşterileriydiler. İktisatçı

Ha-Joon Chang'

ın “

Sanayileşmenin Gizli Tarihi”

kitabında verdiği bilgilere göre, her ikisi de darbeyle işbaşına gelerek 30 yıldan fazla iktidarda kalan General Mobutu 5 milyar dolar, Endonezya devlet başkanı

General Suharto

ise 25 milyar doları iç etti. Ülke hazinesini boşaltarak halkını yoksullaştıran diktatörlerden biri de Filipinler diktatörü

Marcos

'tu Marcos ve karısı İmelda'nın iç ettiği paralarsa Batı bankalarındaydı.



“Sosyalist Enternasyonal

”ın önde gelen simalarından, Peru'nun 1985-1990 yılları arasında devlet başkanı olan

Alan Garcia

da BCCI'nin müşterilerinden biriydi ve Abedi'nin de yakın dostuydu. Garcia, Peru hazinesini yağmalamakla suçlanmıştı. Suçlamalar New York savcısı

Robert Morgenthau

tarafından 1991'de hazırlanan soruşturma raporuyla da doğrulanmıştı. Gökkubbe altında olan biten hiçbir şey ilânihaye saklı kalmıyor. Bütün bunlara küresel sistemin patronları tarafından bir süre niçin göz yumulduğuysa ayrı bir yazının konusu.




#Panama
#vergi kaçırmak
#Sosyalist Enternasyonal
#Alan Garcia
#Mossack Fonseca belgeleri